Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/1653 E. 2023/1505 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1653
KARAR NO: 2023/1505
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 15.05.2023
NUMARASI: 2020/309 Esas – 2023/421 Karar
DAVA:İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Halkalı Şubesi ile davalılar arasında kredi genel sözleşmesi imzalandığını, kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi nedeniyle kredi hesabı kat edilerek borçlulara Beşiktaş … Noterliğinin 24.01.2019 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, verilen süre içerisinde borcun ödenmediğini, alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, borca itiraz edildiğini, icra takibinin itiraz üzerine durduğunu belirterek, yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve davadan sonra yapılacak tahsilatların icra memurluğunca dikkate alınmasına, takibe haksız bir şekilde itiraz eden davalıların takip konusu borcun %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;
Yargılama devam ederken, dosyanın 13/02/2023 tarihinde yapılan duruşmasına taraflarca katılan olmamış, herhangi bir mazeret bildirimine de rastlanmamış olup, davacı vekiline duruşma gününün tebliğ edildiği, yeni duruşma gününden haberdar olduğu tespit edilmiş, davayı takip eden taraf bulunmadığından HMK m.150 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK 150. maddesi “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş taraflar gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar süresinin dolduğu gün itibariyle açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” hükümlerini ihtiva etmektedir.Dosya kapsamında davacı veya davalı tarafından dosyanın işlemden kaldırıldığı 13/02/2023 tarihli duruşmadan itibaren üç aylık yasal süre içerisinde dosyanın işleme konulmasının talep edilmediği, bu nedenle 13/05/2023 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılması koşulu oluştuğu…” gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece 15/05/2023 tarihli, 17/05/2023 karar yazım tarihli gerekçeli kararın taraflarına 18/05/2023 tarihinde e-tebligat yoluyla gönderilmiş olup, süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurduklarını beyan ettiklerini, 13/02/2023 tarihli duruşmada taraflar katılmadığından dolayı dosyanın işlemden kalktığına, üç ay içinde yenilenmezse dava açılmamış sayılacağına dair karar verildiğini, Bu kararın taraflarına hiçbir yolla tebliğ edilmemiş olup, verilen süre hiçbir şekilde işlemediğini, dolayısıyla taraflarına tebliğ edilmeyen ara karardan dolayı 15/05/2023 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz bir karar oluşturduğunu, kaldı ki 13/02/2023 tarihli duruşmada taraflarına e-duruşma talebi de gönderilmiş olup, gerekçe sunulmayan reddedildiğini, bununla da kalınmayıp duruma ilişkin bir tespitin 13/02/2023 tarihli celsede zapta geçilmediğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kaldığı yerden devamına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılması na karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya kapsamından, 23.09.2022 tarihli celsede davacı vekilinin mazeretinin kabulü ile yeni duruşma günün davacı vekiline tebliğine karar verilerek duruşmanın 13.02.2023 saat 10.00 tarihine talik edildiği, uyupta yapılan denetimde mahkemece ara kararına uygun olarak davacı vekili Av. … 23.09.2022 tarihli duruşma zabtının tebliğ olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 13.02.2023 tarihli oturuma davacı ve davalılardan katılan olmadığı belirlenerek davanın HMK’nın 150. maddesi uyarınca taraflarca takip edilmediği için yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Sonrasında ise mahkemece 15.05.2023 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. HMK’nın 150. maddede tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması düzenlenmiştir. Maddenin 1. fıkrasında, usulüne uygun olarak davet edilmiş olan tarafların duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği, 5. fıkrada ise işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davaların sürenin dolduğu gün itibarı ile açılmamış sayılacağı, mahkemece kendiliğinden karar verilerek kaydın kapatılacağına yer verilmiştir. 6. fıkrada ise “İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi halde dava açılmamış sayılır “ düzenlemesine yer verilmiştir. Davacı vekilince 13.02.2023 tarihli duruşma için e- duruşma talebi gönderildiği, bu talebin gerekçesiz reddedildiği, bununla da kalmayıp duruma ilişkin bir tespitin 13.02.2023 tarihli duruşma zabtına da geçirilmemiş olduğu ileri sürülerek karar istinaf edilmiştir. Uyupta yapılan denetimde davacı vekilinin 13.02.2023 tarihli duruşma için e- duruşma talebi bulunmadığı, 13.02.2023 tarihinde yapılacak duruşma için aynı gün Çorlu’ daki ihaleye katılım sebebiyle katılamayacağını belirterek mazeretli sayılmaları ve yine duruşma gününü uyuaptan öğrenmelerine karar verilmesi talebine ilişkin talepte bulunduğu, ancak talebini duruşma saati saat 10.00 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, 13.02.2023 günü saat 12.05.07 de ( duruşma saatinden ve mahkemenin işlemden kaldırma saatinden sonra) uyaptan yaptığı anlaşılmaktadır. Buna göre davacı vekilinin aksi yöndeki istinafı yerinde değildir. Her ne kadar davacı vekilince 13.02.2022 tarihli dosyanın işlemden kaldırılma kararının kendilerine tebliğ edilmediği ileri sürülerek karar istinaf edilmiş ise de, yukarıda açıklanan işlemlerde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı, mahkemece 13.02.2023 tarihli işlemden kaldırma kararının tebliği zorunlu olmamakla, bu yöndeki davacı vekili istinaf başvurusu da yerinde görülmemiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b1 maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,3-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,4-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 28.09.2023 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava değeri itibariyle karar kesindir.