Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/145 E. 2023/240 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/145
KARAR NO: 2023/240
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 15.09.2022
NUMARASI: 2020/125 D.İş – 2020/125 Karar
DAVA: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden, talep dilekçesinde özetle; 26/10/2018 tanzim, 26/11/2018 vade tarihli 325.000 TL bedelli bono nedeniyle davalıdan 325.000,00 TL alacaklı olduğunu vadesinde borcun ödemediğini, borçlunun borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin değerlendirildiği 26.06.2022 tarihli kararla; “…İhtiyati haciz isteyenin, borçlu/borçlular hakkındaki talebinin %15 teminatla kabulü ile; İ.İ.K’nın 257. maddesi gereğince yukarıda yazılı alacak miktarı kadar borçlunun gerek elindeki gerek üçüncü kişilerdeki menkul ve gayrimenkul malları ile hak ve alacaklarının borca yetecek miktarının ihtiyati haczine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, borçlu vekili tarafından itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili, itiraz dilekçesinde özetle; her ne kadar aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmiş ise de bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,, ihtiyati haciz talep eden senede dayanmışsa da bu senedin iradesinin sakat şekilde tarafınca imzalandığını, … ve …’ın yeğenleri olduğunu, kendilerinin kefil olmasını istediklerini, kefalet için kendisinden imza istediklerini, ancak gerçekte ise kendisini …ya borçlandırdıklarını, Ekte sunulan evrakta ise hayatın olağan akışına aykırı olarak …’nın …’tan bağımsız bölüm satın aldığını ve …’ya borçlandığı görüldüğünü, ancak para veya senet karşılığı olarak söz konusu bağımsız taşınmazı edinmediğini ve taşınmazın kendisine ait olmadığını, …’nın aldığı taşınmazın borcunun kendisini aldatarak şahsına yüklendiğini, senetin iradeye sakata uğratılarak hile ve hata ile imzalandığını, Senet ve protokol tarihinde 82 yaşında olduğunu, söz konusu kişilerin fiilleriyle dolandırdıklarını, savcılığa şikayette bulunduğunu, söz konusu nedenlerle mağdur olduğunu, bu nedenle itirazın reddine dair ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ek kararın kaldırılmasına ve itirazın kabulüne, ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, ihtiyati hacze itirazı değerlendirdiği 15.09.2022 tarihli ara kararla; “…Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; İtiraz eden borçlu tarafından itirazında iradesinin sakatlanarak senedi imzaladığı, yeğenlerinin kendisinden kefil olmasını istedikleri, bu amaçla imza attığı, ancak gerçekte …’ya borçlandığının gözüktüğü, senedin hata ve hile ile imzalandığının ileri sürüldüğü, itiraz üzerine Mahkememizce yalnızca ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, Mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itirazlar yönünden kısıtlı inceleme imkanının bulunduğu, sair hususların ancak esasa ilişkin bir yargılamanın konusu olabileceği kanaati ile ve bundan başka itiraz eden vekilince itirazından da feragate ilişkin beyan sunulmuş bulunduğu belirlenmekle…” ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz talep edenin senede dayanmış ise de bu senedin iradesi sakatlanarak imzalatıldığını, … ve … ‘ ın yeğenleri olup, kendilerine kefil olmasını ve kefalet için kendisinden imza istediklerini, ancak gerçekte ise kendisini, …’ya borçlandırdıklarını, …’ın …’tan bağımsız bölümü satın aldığı ve …’a borçlandırıldığını, …’ın aldığı taşınmazın borcunun kendisini aldatarak böylece kendisine yüklendiğini, senedi iradesi sakatlanarak hile ve hata ile imzaladığını, senet ve protokol tarihinde 82 yaşında olması sebebi ile söz konusu kişilerin fiilleri ile dolandırıldığını, bu hususta savcılığa şikayette bulunduğunu, mağduriyetinin devam ettiğini ve giderilmediğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına yöneltilen itirazın reddi kararının istinafına ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati haciz talebinin kabulü kararına, karşı taraf/borçlu tarafından yapılan itirazın reddine dair verilen ek karara karşı, borçlu ve alacaklı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.İhtiyati haciz talep eden alacaklının her biri 26.10.2018 düzenleme tarihli ve 26.11.2018 vade tarihli, 325.000 TL tutarlı senede dayanarak alacağın vadesinde ödenmemesi üzerine ihtiyati haciz talep ettiği, senette düzenleyenin borçlu/karşı taraf, lehtarın ise ihtiyati haciz isteyen/alacaklı olduğu, mahkemece ihtiyati haciz isteminin alacağın %15’si oranındaki teminat karşılığında kabulüne karar verildiği, bu karara borçlu asil tarafından itirazı edilmesi üzerine , mahkemece murafaalı yapılan inceleme sonucu itirazın reddine karar verilmesi üzerine bu ek karara karşı istinaf isteminde bulunulduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesi gerekçesinde de işaret edildiği üzere, İtiraz eden borçlu tarafından itirazında iradesinin sakatlanarak senedi imzaladığı, yeğenlerinin kendisinden kefil olmasını istedikleri, bu amaçla imza attığı, ancak gerçekte …’ya borçlandığının gözüktüğü, senedin hata ve hile ile imzalandığının ileri sürüldüğü, ihtiyati haciz kararına karşı itiraz nedenlerinin sınırlı olduğu, buna göre yalnızca ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itirazlar yönünden kısıtlı inceleme imkanının bulunduğu, sair hususların ancak esasa ilişkin bir yargılamanın konusu olabileceği gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmesi isabetli olup, borçlu asilin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Yukarıdaki açıklama ışığında borçlu asilin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca, ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-İhtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına,3-İhtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 16.02.2023 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU:HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca karar kesindir.