Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/1416 E. 2023/1509 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1416
KARAR NO: 2023/1509
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 07.03.2023
NUMARASI: 2022/808 Esas – 2023/155 Karar
DAVA: Haksız Rekabetin Tespiti, Meni ve Tazminat
Taraflar arasındaki Haksız Rekabetin Tespiti, Meni ve Tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin “…” markası ile kendine özgü tekstil ürünlerini tasarlayan, tüketicilere bu ürünlerin satış ve pazarlamasını yapan ve bu alanda faaliyet gösteren şirket olduğunu, davalı şirket ise müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği alanda … markası adı altında “https://www…..com.tr/” ve https://www…..com….tr/ siteleri aracılığı ile, bununla birlikte www…com uzantılı internet sitesinde “…” mağazasında ürün satışları gerçekleştirdiğini, müvekkili şirketin orijinal ve özgün tasarımının davalı şirket tarafından birebir kopyalanmak suretiyle satışa çıkarıldığı haricen tespit edildiğini, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen haksız rekabet eylemlerinin tespiti, önlenmesi ve kaldırılması adına işbu davayı ikame ettiklerini, müvekkili şirket yetkilileri tarafından yapılan piyasa araştırmaları esnasında davalı şirket tarafından müvekkilinin orijinal ve özgün tasarımı olan … modelinin birebir kopyalanmak suretiyle tasarlanıp satışa arz edildiği tespit edildiğini, bahsi geçen ürün, davalı şirket internet sitesinde “…” adı altında satışa sunulduğunu, davalı şirket tarafından satılan ürün görselleri ile müvekkili şirket’e ait orijinal tasarım ürün yan yana getirildiği zaman, davalı şirket ürününde yer alan kuşak haricinde ayırt edici bir unsur olmadığını, davalı şirkete ait üründe yer alan kuşak detayının da kuvvetle muhtemel çıkarılabilir bir parça olduğu düşünüldüğünü, iki ürün arasında gözle görülebilir herhangi bir ayırt edici unsur bulunmadığını, tescilsiz bir tasarımın; büyük emekler harcanarak tanıtılması ve tasarımı tanıtan şirket tarafından Türkiye’de ilk defa kullanılması halinde, aynı tasarımın bir başka şirket tarafından iltibasa sebebiyet verecek şekilde kullanılması, TTK 255.maddesi kapsamında haksız rekabet oluşturduğunu, tescilsiz tasarımlar emek ilkesi kapsamında haksız rekabet hükümleri ile korunmakta olduğunu, Beyoğlu … Noterliği’nin 27.08.2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete işbu davamıza konu tasarımı satışa sunmasının müvekkili şirket aleyhine haksız rekabet oluşturduğu detaylıca izah edilmesine rağmen davalı şirket ürünün satışını kaldırmamış ve kendileri tarafından satışa sunulan ürünün müvekkil şirkete ait tasarımdan belirgin şekilde ayrışmakta olduğu ve önemli nitelikte farklılıklar taşıdığı yönünde gerçeğe aykırı beyanlarla İhtarname’ye cevap verdiğini, davalı şirket tarafından ihtarname sonrasında davamıza konu tasarımın satışlarına devam edilmesi sebebiyle tarafımızca arabuluculuk başvurusu gerçekleştirilmiş olup süreç sonunda davalı şirketle anlaşma sağlanmadığını, arabuluculuk sürecinin sona ermesinden sonra davalı şirket tarafından internet sitesi üzerinden tasarımın kaldırıldığını, davalı şirket eylemlerinin 6102 Sayılı TTK kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, haksız rekabet teşkil eden eylemlerin men’ine (önlenmesine) ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet teşkil eden eylemlerin devamına yönelik ürünün yer aldığı içeriklere yönelik erişim engeli ve içeriklerin kaldırılmasına ilişkin tedbir kararı verilmesini, fazlaya ilişkin dava ve talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla HMK madde 107 kapsamında şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; davacının, tasarımı müvekkil şirkete ait olan “…” cinsi ürünün çalıntı olduğunu iddia ettiğini, asılsız iddialarla dolu Beyoğlu … Noterliği’nin 27.07.2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini müvekkili şirkete göndererek işbu dava konusu haksız iddialarını ilettiğini, davacının bu ihtarnamesine davalı tarafından Beşiktaş …. Noterliği’nin 29.07.2022 tarihli ve … sayılı ihtarıyla cevap verildiğini ve davacının iddialarının asılsız ve kötü niyetli olduğunu, satışa sunulan ürünün, davacının özgün tasarımı olduğu iddia edilen üründen belirgin biçimde ayrıştığı davacıya bildirildiğini, İhtarnameyle istediğini elde edemeyen davacının son çare olarak işbu davayı ikame ettiğini, satışa sunulan ürünlerin müvekkili şirketin bünyesinde tasarlanıp, yine kendi bünyesinde üretilmekte ve kendi markasıyla satıldığını, davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiğini tasarımın, genel çizgileri itibariyle dünya çapında pek çok şirket ve marka tarafından kullanılmakta olan, son dönemin trend akımının bir parçası olduğunu, müvekkili şirketin satışa sunmuş olduğu ürün, davacıya ait olduğu iddia edilen tasarımdan belirgin biçimde ayrışmakta, önemli nitelikte farklılıklar taşıdığını, davacı tarafın bu iddialarını hiçbir biçimde kabul etmediklerini, davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…HMK’nın dava şartlarını düzenleyen 114 ve 115. Maddeleri uyarınca re’sen yapılan inceleme sonucunda somut olayda davaya bakma görevinin özel görevli ve yetkili olan İstanbul Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu, mahkememizin davaya bakmaya görevinin olmadığı kanaatine varıldığı… ” gerekçesiyle, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine, HMK’nın 20.maddesindeki usul çerçevesinde talep hâlinde dosyanın, görevli İstanbul Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın haksız rekabetten kaynaklı olduğundan görevli mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, TTK’nın 56/1 maddesinde, kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, haksız rekabetle ilgili davalarda görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi’nin olduğu görüldüğünü, davacı tarafın iddiasına ve dava dilekçesi ekinde sunulan belgelere göre, davaya konu uyuşmazlık …. Ltd. Şti. ve …. Ltd. Şti. arasında olduğunu, TTK’nın 4/1 maddesine göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava olup, ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, bu kapsamda görülmektedir ki bakılmakta olan dava bakımından asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın 56. maddesi uyarınca haksız rekabetin tespiti meni ve tazminat istemlerine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda fikri sınai haklar mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı vekili eldeki davada, müvekkilinin Moeva markası ile kendine özgü tekstil ürünlerini tasarlayıp satış ve pazarlama yaptığını, davalının da … markası adı altında ürün satışı yaptığını, müvekkili şirketin orijinal tescilsiz tasarımı olan … adlı tasarımının müvekkiline ait koleksiyonlarda tanıtımının yapıldığını, … modelinin davalı tarafından birebir kopyalanarak satışının yapıldığının tespit edildiğini ileri sürerek 6102 sayılı TTK 54 vd. Maddeleri uyarınca haksız rekabetin tespiti, meni ve tazminata karar verilmesi talep edilmiştir.Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 1.maddesi ile bu Kanunun marka, coğrafi işaret, tasarım, patent, faydalı model ile geleneksel ürün adlarına ilişkin başvuruları, tescil ve sonrası işlemleri ve bu hakların ihlaline dair hukuki ve cezai yaptırımları kapsadığı hüküm altına alınmıştır. Sınai mülkiyet hukukuna dair uyuşmazlıklarda ise görevli mahkeme Fikri ve Sınai Haklar Hukuk mahkemesidir. Ancak talebin hukuki niteliği itibariyle bu kanun kapsamında kalması, ayrıca hukuki korumanın bu kanun kapsamında talep edilmiş olması gerekir.Ancak somut olayda davacı taraf, dava dilekçesinde Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleri uyarınca tescilli markadan kaynaklanan öncelik ya da üstünlük haklarına dayanmamıştır. Dava dilekçesinde açıkça davacı şirketin tescilsiz tasarımı olduğu ileri sürelen … adlı tasarımının davalı yanca kopyalanarak satıldığı iddia edilmiş ve davacı iddialarını TTK’nın 54 ve devamı düzenlenen haksız rekabet hükümlerine dayandırmıştır. Dosya kapsamında davacının, sicilde kayıtlı tescilli marka veya tescilli ürün tasarımına dayalı olarak talepte bulunduğuna dair bir bilgi veya belge de bulunmamakta olup davacının hukuki koruma talebinin içeriğine göre görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi olmasına rağmen mahkemece bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararı veren mahkemenin görevli olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu görevsizlik kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-Görevsizlik kararı veren ilk derece mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından, HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu görevsizlik kararının kaldırılmasına, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyasının, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davalı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep hâlinde, ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,4-Davalı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair;HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 28.09.2023 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.