Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/1278 E. 2023/1528 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1278
KARAR NO: 2023/1528
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17.11.2022
NUMARASI: 2022/453 E. – 2022/894 K.
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki şirketin ihyası davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, tasfiye memuru vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına …, … A.Ş ve S.G.K Başkanlığının hasım gösterilerek Bursa 6. İş Mahkemesinin 2014/83 Esas sayılı dosya ile hizmet tespit davası açıldığını, … Ticaret A.Ş ‘nin ticaret sicilinden resen terkin edildiğinin Yargıtay bozması sonrası öğrenildiğini, açılan davada taraf teşkilinin sağlanması açısından Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 26.02.2020 tarih ve 2019/2642 E. 2020/1688 K sayılı kararı doğrultusunda mahkemece ihya davası için süre verildiğini, şirketin terkin öncesi muamele merkezinin Fatih ilçesi olması nedeniyle mahkemenin yetkili olduğunu, şirketin 31.07.2013 tarihinde resen terkin edildiğini ileri sürerek, şirket kaydının ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı sicil müdürlüğü davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Mahkememizce kaldırma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiş, ihyası istenen …’nin ticaret sicil müdürlüğünde bulunan şirket sicil dosyası, ihtar ve tebliğ evrakları getirtilmiş, şirketin resen terkinine ilişkin hazırlanan belge ve kayıtlar incelenmiştir. Şirketin 5174 sy TOBB kanunu 10.md gereğince ‘adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi nedeniyle oda kaydının silinmiş olması’ ve ‘sebebi ne olursa olsun son 5 yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan şirketlerden olması’ nedeniyle TTK 7/2 maddesi kapsamında münfesih sayılarak terkin edildiği belirlenmiştir.İhyası istenen şirketin ortağı … ve … nun ( TC no: …) nüfus kaydı dosyaya alınmıştır. Mahkememizce davacı tarafça davalı … Sicil Müdürlüğü nün yaptığı res’en terkin işleminin; şirket hakkında devam eden bir dava olması konusunda müdürlüğe yapılmış bir bildirim bulunmadığı, müdürlükçe yapılan tebligat ve res’en terkin işlemlerinin usulsüz olduğu konusunda davacı tarafça bir iddia da bulunulmadığı dikkate alınarak; değerlendirme yapılmamıştır.İhyası istenen…’nin hakkında; Bursa 6. İş Mahkemesi nin 2020/238 esas sayılı dosyasında devam eden dava bulunduğu, davacının ihya istemekte hukuki yararı olduğu anlaşılmış olmakla, bu dava dosyası ile sınırlı olmak üzere terkin kaydının iptaline karar verilmiştir.Şirket münfesih sayıldığından ve şirketin diğer ortağı … 1927 doğumlu olup 90 yaşın üstünde olduğu gözetilerek, şirket ortağı … nun ( TC no:…) ek tasfiyeyi yapmak üzere tasfiye memuru olarak atanmasına…” gerekçesiyle, davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı iken terkin edilen … Ticaret AŞ’nin terkin kaydının Bursa 6. İş Mahkemesinin 2020/238 Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ek tasfiye gerçekleştirildikten sonra kapatılmak üzere iptaline, ek tasfiye için şirket ortağı …’nun tasfiye memuru olarak atanmasına, karar verilmiştir. Bu karara karşı, tasfiye memuru vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Tasfiye memuru olarak atanan … vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen 04.07.2022 tarihli ara karar ile müvekkilinin dosyaya tasfiye memuru olarak eklenmesine karar verilmesine rağmen, bu hususta herhangi bir tebligat yapılarak beyanda bulunmasına imkan verilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin … Ticaret AŞ’nin yönetim kurulu üyesi olmadığını, şirketin eski yönetim kurulu üyelerinden olduğunu, şirketin sonraki yönetim kurulu üyelerinin …, … ve … olduğunu, bu kişiler yerine uzun yıllardır şirket ile bir bağı bulunmayan eski yönetim kurulu üyesinin tasfiye memurluğu atanmasının hatalı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilmiş olan şirketin ihyası talebine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile şirketin ihyasına, tasfiye memuru atanmasına karar verilmiş; bu karara karşı, tasfiye memuru vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İhyası istenilen şirketin, 31.07.2013 tarihinde, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicil kaydının resen silindiği anlaşılmakla birlikte, dosya kapsamında Bursa 6. İş Mahkemesinin 2020/238 Esas sayılı dosyasında davacı tarafından, terkin edilen şirket aleyhine hizmet tespiti davası açıldığı, anılan mahkemece ihya davası açılması için süre verilmesi nedeniyle eldeki ihya davasının açıldığı anlaşılmıştır. İlk derce mahkemesince de davacının davalı aleyhine açmış olduğu dava kapsamında ihyasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilince, 04.07.2022 tarihli ara kararla tasfiye memuru olarak …’nun eklenmesine karar verilmiş ve ek tasfiye için anılan kişi görevlendirilmiştir. TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden terkin edilmiş olan bir şirketin ihyasına karar verildiğinde, ayrıca tasfiye memuru atanmamalıdır. Çünkü şirket, tasfiyesiz olarak sicilden terkin edilmiştir. Buna rağmen ilk derece mahkemesince ihya kararıyla birlikte tasfiye memuru atanması usul ve yasaya aykırı olduğundan, tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir. Çünkü ihya kararıyla birlikte şirket, varsa terkin öncesi organlarıyla temsil edilecektir. Yöneticilerin süresi dolmuşsa, şirket kendi organlarını seçebileceği gibi, bunun gerçekleşmemesi hâlinde, şirket aleyhine açılan dava içinde, esas davayı gören mahkemece bir temsil kayyımı atanması suretiyle yargılamaya devam edilebilecektir. Şirketin veya bir mal varlığının tasfiyesi söz konusu olmadığından, tasfiye memuru atanması da söz konusu değildir. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının düzeltilmesi gerekmiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinaf konu kararının düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve davanın esası hakkında yeniden hüküm verilmesine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; 1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nın Geçici 7.maddesi uyarınca sicil kaydı resen terkin edilmiş olan … Ticaret AŞ’nin sicil kaydının, Bursa 6. İş Mahkemesi nin 2020/238 esas sayılı dosyasının görülmesi ve infazı işlemleriyle sınırlı olmak üzere İhyasına, 2-Karar kesinleştikten sonra ticaret siciline tescil ve Ticaret Sicil Gazetesinde ilanına, 2-Davalı … Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan ve ticaret sicil müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerin usulsüzlüğü davacı tarafından iddia edilmediğinden, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 3-HMK’nın 333. maddesi uyarınca, bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine, 4-İstinaf aşamasındaki harç ve yargılama giderleri yönünden: a-Tasfiye memuru vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; istinaf peşin karar harcının, karar kesinleştiğinde ve talep hâlinde, ilk derece mahkemesince tasfiye memuruna iadesine,b-Tasfiye memuru tarafından karşılanan 492,00 TL başvuru harcı gideri ile 72,00 TL posta gideri olmak üzere, toplam 564,00 TL kanun yolu giderlerinin davacıdan alınarak tasfiye memuruna verilmesine,5-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair;HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 05.10.2023 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.