Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/836 E. 2022/788 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/836
KARAR NO: 2022/788
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/145 E.
TARİHİ:04/03/2022 Tarihli ara karar
DAVANIN KONUSU: Çek istirdadı
Taraflar arasındaki çek istirdatı davası içerisinde ihtiyati tedbir talep edilmekle; ilk derece mahkemesince tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, davasında özetle; davalı … firmasının keşideci olarak çeki ödemekle yükümlü olduğunu, davalı … firmasının dava sonuna kadar çeki ödemekten men edilmesi gerektiğini, aksi halde çekin davalı … firması tarafından ödenmesi durumunda davanın konusuz kalacağına, bu nedenle … Bankası A.Ş. Denizli şubesine ait 25.02.2022 keşide tarihli … Tic.Ltd.Şti.’nin 2417686 çek nolu ve 100.000.00. TL meblağlı çeke dava sonuna kadar el konulmasını ve çekin mahkemenin kasasında saklanılmasını, ayrıca çekin icraya konu edilmemesini ve keşidecinin çeki ödemekten men edilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN İSTİNAFA KONU ARA KARARI İlk derece mahkemesi, ihtiyati tedbir talebini değerlendirdiği 04.03.2022 tarihli ara kararıyla; “…Somut olayda davalıların davaya konu çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğuna ilişkin dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı lehdarın haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde delil bulunmadığından (İstanbul BAM 12. HD., 2021/1124 E., 2021/822 K.sayılı Kararı) ve icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemez’ düzenlemesinin bulunması, davacı tarafından takipten önce dava açılmış ise de başlamayan icra takibinin durdurulmasına ya da icra takibi yapılmamasına dair İİK 72/2 . Maddesi doğrultusunda tedbir kararı verilemeyeceğinden, davacı hakkında icra takibi yapılırsa o halde tedbirin kabulü yada ya da reddi yönünde karar verilmesi gerektiğinden davacı vekilinin taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir. ( Antalya BAM. 6. HD. 12/07/2019 tarih ve 2019/829 E. 2019/ 821 K. Sayılı Kararı).” gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; Önceki beyanlarını tekrarlamış ve müvekkilinin çekin ikinci cirantası olduğunu, müvekkilinden önce … firmasının cirosunun bulunduğunu, müvekkilinin çeki … firmasına iade etmek için kendi cirosunu iptal ederek çeki kargoya verdiğini, çek kargoya verildikten sonra kimliği meçhul …’in … cirosu ile çeki davalı …’ye ciro ettiğini, davalı …, kendisinden önceki cirantanın kimlik numarasını almadığından yani kontrol etmediğinden ağır kusurlu olduğunu, müvekkilinin ticaret yaptığı … firmasının Maraş adresine gönderilmek üzere çeklerin … Kargo firmasına 07.02.2022 tarihinde teslim edildiğini ancak teslim edilen çeklerin kargo firması elemanları tarafından çalındığını, bu hususta suç duyurusunda bulunduğunu, ve dosyasının yetkisizlikle Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/5319 soruşturma numaralı dosyasına gönderildiğini, kargo firmasının çalışanın çaldığı çekin …’nin evinde çıktığını ancak çeki ibraz eden …’nin ödeme yasağı sebebiyle çeki tahsil edemediğini, davalı … hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/44831 yürütülen soruşturma olduğunu, somut olayda; …’nin kendisinden önce … ve … isimli kişilerin cirosu varmış gibi çek üzerinde sahtecilik yaptığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararının kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı tarafından davalı aleyhine TTK’nın 792. maddesi uyarınca açılan çek istirdadı davası içinde, HMK’nın 389 vd maddeleri uyarınca talep edilen ihtiyati tedbirin reddine dair ara kararına karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususuyla sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya içerisindeki çek fotokopisinin incelenmesinde; … Bankası’nın Denizli şubesine ait çekin keşidecisinin … Tekstil İnşaat, lehtarının … Konfeksiyon Tekstil, keşide tarihinin 25.02.2022, keşide yerinin Denizli, bedelinin 100.000 TL olduğu, çekin arka yüzünün fotokopisinin incelenmesinde, ilk cirantanın … Konfeksiyon, ikinci cirantanın … olduğu, ikinci cirantanın cirosunun iptal edildiği, sonraki cirantaların sırasıyla …, … ve … oldukları, …’nin çeki bankaya 23.02.2022 tarihinde ibraz ettiği, çekin ibraz anındaki hesap bakiyesinin 99,27 TL olduğu, ancak ödeme yasağı sebebiyle herhangi bir işlem yapılamadığının belirtildiği görülmüştür. Dosya içerisinde… tarafından … Konfeksiyon tarafından keşide edilen e faturaların bulunduğu, söz konusu faturaların düzenleme tarihlerinin 01.11.2021, 26.10.2021, 18.10.2021, 16.10.2021, 15.10.2021, 14.10.2021, 13.10.2021, 12.10.2021, 25.09.2021, 17.09.2021, 06.08.2021, 28.07.2021, 01.07.2021, 30.06.2021 ve 15.06.2021 olduğu, dosya içerisinde …’a ait müavin defterine ilişkin çıktıların bulunduğu, 01.01.2021-31.12.2021 tarihleri arasında … Konfeksiyona ilişkin borç kayıtlarının oluşturulduğu ve yine söz konusu firmaya keşide edilen satış faturalarının kur değerleriyle birlikte kayıt altına alındığı görülmüştür. TTK’nın 792. maddesinde, ”Çek, herhangi bir surette hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu taktirde o çeki geri vermekle yükümlüdür. ” hükmü yer almaktadır. Davacı, öncelikle, TTK’nın 790. maddesi gereğince yetkili hamil olduğunu ve çekin rıza hilafına elinden çıktığını, akabinde çeki elinde bulunduranın kötü niyetli hamil olduğunu veya çeki iktisabında ağır kusuru bulunduğunu ispat etmelidir. HMK’nın 389/1.maddesinde” (1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir… ”; 390/3. maddesinde “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır”; 391/1.maddesinde” Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir” düzenlemelerine yer verilmiştir. Dosyanın mevcut aşaması itibariyle, davacı davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat edememiştir. Davanın ilerleyen aşamalarında sübut durumuna göre, mahkemeden her zaman tedbir talep edilmesi mümkündür. İstinafa konu ara karar tarihi itibariyle, HMK’nın 390. maddesi uyarınca, yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemiş ve istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3. maddeleri uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin ve başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın, ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 391/3. maddesi uyarınca karar kesindir.