Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/628 E. 2022/807 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/628
KARAR NO: 2022/807
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DAVA: Tazminat
Taraflar arasındaki tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … Anonim Şirketi/… Ticaret Anonim Şirketi ile davacı arasında 2007 yılında 1 yıl süreli yetkili servis sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin sürekli yenilendiğini, sözleşme ayaktayken … A.Ş ile … arasında gizli anlaşma yapıldığını, davalılardan …’un yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkili ile … Yetkili Servisleri arasında haksız rekabet ortamı yarattığını, güven ve dürüstlük ilkesine aykırı olarak sözleşmeyi feshettiğini ve haksız rekabet hükümlerini davalıların ihlal ettiğini, … şirketleri ve … şirketlerinin, müvekkili ile yapılan sözleşme yürürlükteyken müvekkilinin haklarını yok sayarak yetkili olduğu servis hizmetlerini yapmasını engellediğini ve bu işlerin … şirketlerine gördürülmesi konusunda anlaştıklarını, müvekkili ile aralarındaki sözleşmenin henüz feshedilmemişken, … A.Ş. ile … A.Ş. gizli olarak anlaşma yaptıklarını, dolayısıyla Rekabet Kanunu m.57 uyarınca; … A.Ş.’nin, dava konusu yetkili servis sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle müvekkilinin uğradığı tüm zararlardan … A.Ş. ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davacı şirketin sözleşmenin haksız olarak feshedilmesinden dolayı şimdilik 10.000-TL maddi , 10.000-TL manevi zararın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu davalılardan tahsilini davalı şirketin menkulleri, gayrimenkulleri, banka hesapları ve sair tüm alacakları üzerinde ihtiyati tedbir uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Ticaret A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; Davacının temelde sözleşmeye aykırılık iddialarına dayandığı anlaşılan tazminat taleplerinin sözleşmenin tarafı olmayan müvekkili şirkete yöneltmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirket ile … Ticaret Anonim Şirketi arasındaki ticari ilişkinin haksız rekabet teşkil etmediğini ve Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’a aykırılık teşkil etmediğini, öncelikle pasif husumet yokluğundan davanın reddini talep ettiğini, davacı şirket ile müvekkil şirket arasında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığını, … ile davacı arasındaki sözleşmenin feshine dair iddiaların müvekkil şirkete yöneltilemeyeceğini, dolayısıyla haksız rekabete dair taleplerin müvekkil şirkete yöneltilemeyeceğini, öncelikle davanın pasif husumet yokluğundan reddini, ve sonra da davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Davalı … Ticaret A.Ş vekili cevap dilekçesinde; Davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, dava değerinin düzeltilmesi ve eksik olan harcın tamamlattırılmasını, HMK 119 ve 194’ uygun olmayan dava dilekçesi için kesin süre verilmesi gerektiğini, davalı … ile Davacı arasındaki sözleşmenin haksız fesih dolayısıyla feshine dair davanın müvekkili şirkete yöneltilemeyeceğini, müvekkili şirketin haksız rekabete yol açtığına dair somut delillerin olmadığını, davacıda bir zarar söz konusu ise buna dair taleplerin müvekkil şirkete yöneltilmesinin kabul edilemez olduğu belirtilerek öncelikle davanın usulden reddini yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Tüm dosya kapsamından; Davacı tarafın ara karar gereği ve duruşmada kendisine yapılan ihtarat gereği bilirkişi ücretini verilen kesin süre içerisinde ve sonrasında Mahkeme veznesine depo ettirmemiştir. Bu nedenle davacı taraf bilirkişi deliline dayanmış olmaktan vazgeçmiş sayılmıştır. Davacı vekilince adli yardım talebine dair dosyaya herhangi bir delil de sunulmamıştır. Dava konusu uyuşmazlığın çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerden olup bilirkişi incelemesi gerekmektedir. (HMK md. 266) HMK md 190 uyarınca İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Eldeki dava da ispat yükü davacıya ait olup ve ispat için bilirkişi incelemesi zorunlu olmasına karşın bilirkişi ücretinin yatırılmaması ve diğer delillerin alacağın varlığını ve miktarını ispatlayamaması nedeni ile davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalılar vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalılar vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacının müvekkillerine yönelik hem maddi hem de manevi tazminat talepli dava açtığını, yapılan yargılama sonucunda yargılama gideri ve 2 farklı vekalet ücreti masraflarının karşılanması gerektiğini, fakat mahkemece 2021/871K. nolu gerekçeli kararında lehlerine yalnızca bir vekalet ücretine hükmedildiğini, iş bu sebepten dolayı maddi tazminat talebi ve manevi tazminat talebi için ayrı ayrı olmak üzere yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu yönde karar çıkmamasının kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, ekte sunulan Yargıtay kararlarının da iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönünde olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava sözleşmenin haksız feshi ve haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davalılar … Tic. AŞ ve … Ticaret A.Ş. vekili tarafından, sadece vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalılar … Tic. AŞ ve … Ticaret A.Ş. vekili tarafından karar vekalet ücreti yönünden istinaf edilmiştir. Davacı, davada maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuş olup, yargılama sürecinde davanın ispat edilmemesi nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda reddedilen maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden, bu haklarından vazgeçtiklerini açıkça bildirmeyen davalılar yararına maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalılar … Tic. A.Ş. ve … Ticaret A.Ş. lehine sadece bir tek vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Bu nedenle davalılar … Tic. AŞ ve … Ticaret A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi hükmünün vekalet ücretine ilişkin 3 nolu bendinin HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca düzeltilmek üzere, ilk derece mahkemesinin istinafa konu hükmünün kaldırılmasına ve davanın esası hakkında Dairemizce yeniden aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre; HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilmek üzere kaldırılmasına, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; 1-Davacı vekilinin Adli Yardım Talebinin REDDİNE, İspat edilemeyen davanın REDDİNE, 2-Harçlar Kanununca alınması gerekli 59,30-TL ilam harcının peşin yatırılan 341,55-TL harçtan mahsubu ile bakiye 282,25-TL harcın davacıya iadesine, 3-Davalılar … Tic. A.Ş. ve … Ticaret A.Ş. Kendilerini avukatla temsil ettirdiklerinden, hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca; reddedilen maddi tazminat istemi yönünden 5.100,00 TL ve reddedilen manevi tazminat istemi yönünden 5.100,00 TL olmak üzere, toplam 10.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu iki davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 6-Taraflarca yapılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, 7-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden: a-Davalılar tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 80,70 TL istinaf peşin karar harcının, talep halinde davalılara iadesine,b-Davalılar tarafından sarfedilen 220,70 TL başvuru harcı ile 54,00 TL posta gideri toplamı olan 274,70 TL istinaf kanun yolu giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 8-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 09.06.2022 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun konusu olan vekalet ücretinin değerine göre karar kesindir.