Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/254 E. 2022/705 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/254
KARAR NO: 2022/705
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2021
NUMARASI: 2021/422 E. – 2021/917 K.
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
Taraflar arasındaki şirketten çıkmaya izin davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … San Tic Ltd Şti’nin müdürü olduğunu, ancak şirkette müdür olarak görünmesine rağmen şirketin bütün işlerinin boşanma aşamasında olduğu diğer ortak … tarafından yürütüldüğünü, defalarca şirketin kapatılmasını talep etmesine rağmen davalının, bu talebe karşılık vermediğini, hiçbir geliri olmamasına rağmen şirket çalışanlarının ödenmeye SGK prim ödemelerini ödemek zorunda kaldığını, şirketin tasfiyesinin boşanma davasında kullanılmaya çalışıldığını, şirketle kağıt üzerinden müdür görülmesi dışında hiçbir ilişkisi bulunmadığını, şirketin devamının imkansız olduğunu ileri sürerek, TTK’nın 638. maddesi gereğince … San Tic Ltd Şti’ndeki ortaklıktan ve müdürlükten ayrılması yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Davacının çıkmak istediği şirket ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde, davacının limited şirketin ortağı ve yetkili müdürü olduğu görülmüştür. Dava, şirket ortaklığından ve müdürlük görevinden çıkarılmasına karar verilmesi istemine ilişindir. Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Türk Ticaret Kanunun 638,639 ve 640. Maddelerinde düzenlenmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında da açıklandığı üzere şirket ortaklığından çıkmaya izin istemine ilişkin davaların da husumetin şirkete yöneltilmesi gerekmekte olup, şirket ortaklarına husumet yöneltilemez. Davacı, davasını çıkmasına izin verilmesini istediği limited şirkete karşı açması gerekir iken, ortaklara karşı davasını açmış olması nedeni ile davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine ” gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece, husumetin şirket yerine diğer ortağa yöneltildiği gerekçesi ile davanın reddine ilişkin verdiği kararın Yargıtay’ın içtihatlarına da açıkça aykırı olduğunu, davacı sıfatı (aktif husumet) dava konusu hakkın sahibine, davalı sıfatı (pasif husumet) o hakka uymakla yükümlü olan kişiye ait olduğunu, müvekkilinin ortaklıktan çıkmasını talep ettiği iki ortaklı şirketin aynı zamanda müdürü olduğunu, bu nedenle şirketin tüzel kişiliğini de temsil ettiğinden davacının müdürlük sıfatını taşıdığı şirkette karşı ortaklıktan çıkmaya izin ve müdürlükten ayrılmaya izin talebiyle dava yöneltmesinin usul kurallarına aykırı olacağını, ortaklıktan çıkma davasının niteliği itibarı ile çekişmeli yargıya konu olan bir dava türü olduğu dikkate alındığında, bu davanın şirkete karşı açılamayacağının açık olduğunu, emsal gösterilen Yargıtay kararlarının somut olaya uygun olmadığını, şirketin iki ortaklı bir limited şirket olduğunu ve ortaklıktan çıkma talebinde bulunan müvekkilin aynı zamanda şirketi temsile yetkili müdür olduğunu dikkate alarak diğer ortağa dava açılabileceğini kabul edilmesi gerektiğini, bir çok Yargıtay kararında şirket ortaklarının tümünün davada taraf olmasının taraf teşkili için yeterli sayıldığını, husumetin diğer ortağa yöneltilmesinin somut olayın özelliğine uygun olduğunu, talep edilmesine rağmen diğer ortağın şirketin tasfiyesi işlemlerini yapmadığını, ortaklığın davalı yanca boşanma davasında kullanıldığını, müvekkilinin yapılandırılan şirket borçlarını ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin şirketteki payının gerçek olmamasına karşın hukuki ve cezai yaptırımlarla karşı karşıya kaldığını, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davacının şirket ortaklığından ve müdürlükten çıkmasına izin verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının, ortaklıktan çıkma talebinde bulunduğu dava dışı … San.Tic. Ltd.Şti. iki ortaklı olup şirketin müdürü davacıdır. TTK’nın 638. maddesinde şirket ortaklığından çıkma ve çıkarılma düzenlenmiştir. Buna göre şirket sözleşmesi, ortakların çıkma hakkı tanıyabilir. Bu hakkın kullanılmasının belirli şartlara bağlayabilir. Her ortak haklı sebeplerin varlığından şirketten çıkmasına izin verilmesi için dava açabılir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarını veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verilebilir. Yasa metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, bir şirket ortağının ortaklıktan çıkarılması istemiyle açılacak davada şirket tüzel kişiliği davacı, çıkartılmak istenen ortak/ortaklar ise davalı konumdadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 07.10.2019 tarih ve 2018/3722 Esas, 2019/6187 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; şirketten çıkmaya izin verilmesi talepli böyle bir davada husumetin münhasıran şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ortaklara husumet yöneltilemez. Bu şekilde bir dava açılması halinde davanın pasif husumet ehliyeti olmadığından reddi gerekir. İlk derece mahkemesince pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, davacının müdürü olduğu şirkete karşı açılacak bir davada şirket tüzel kişiliğinin yasada belirtilen şekilde temsili için bu davaya özgü gerekli tedbirlerin alınabileceği anlaşılmakla, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvuru nedenlerinin reddi gerekmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 02.06.2022 tarihinde oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.