Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/2181 E. 2022/1564 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2181
KARAR NO: 2022/1564
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ: 09/06/2022
NUMARASI: 2021/420 D.İş – 2021/413 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Tedbir
ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararına karşı, aleyhine tedbir verilen … ve … tarafından yapılan itiraz hakkında, itirazın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 09.06.2022 tarihli ek karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati tedbir talep edenler vekili, talep dilekçesinde özetle; 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nda 7292 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile tasarruf finansman şirketlerinin denetim ve gözetiminin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (Kurum) tarafından yapılacağının düzenlendiğini, bu çerçevede ülkemizde tasarruf finansman faaliyeti yürütmekte olan ve bilgileri verilen şirketin Kanunun Geçici 7’nci maddesi uyarınca kuruma süresi içinde başvurarak Kanun kapsamında intibak talebinde bulunulduğunu, söz konusu talebe ilişkin olarak Kurum denetim elemanlarınca hazırlanan raporda yer alan tespit ve değerlendirmeler çerçevesinde tesis edilen Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun kararı ile şirketinin intibak şartlarını taşımaması sebebiyle “intibak talebinin reddi ile şirketin tasfiyesine” karar verildiğini, söz konusu Kurul kararının Resmi Gazetede yayımlandığını, bu bağlamda Komisyonun, Kanunun 50/A maddesi uyarınca şirketin genel hükümlere göre tasfiye edilmesi için Kurul tarafından görevlendirildiğini, bu kapsamda, Kurum denetim elemanları tarafından hazırlanan raporda ve şirketin intibak talebinin reddi ile tasfiyesine ilişkin Kurul kararında yer verilen tespit ve değerlendirmeler dikkate alınarak tasfiye sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesini ve telafisi mümkün olmayacak hak kayıplarının önüne geçilmesini teminen bilgileri verilen şirketin ortakları adına kayıtlı olan taşınmazlarına, kara, deniz ve hava ulaşım araçlarına, banka ve diğer mali kurumlardaki her türlü hesaplarına, gerçek ve tüzel kişiler nezdindeki her türlü hak ve alacaklarına, kıymetli evraklarına, ortağı bulunduğu şirketteki ortaklık paylarına, kiralık kasa mevcutlarına, diğer mal varlığı değerleri ile bunlar dışındaki mal varlığı değerleri olmak üzere aleyhine tedbir istenen şirket ortakları adına kayıtlı ve açıklanan mal, hak ve alacaklar ile bunların dışındaki tüm mal varlığı değerlerine, bu mal varlığı değerlerin 3.kişilere devirlerinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin değerlendirildiği 06.07.2021 tarihli karar ile ; ” … Somut talep açısından 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanununda 7292 sayılı Kanun ile yapılan değişik 50/A maddesi kapsamında hakkında tasfiye kararı alınan şirket hakkında tasfiye komisyonlarının oluştuğu, faaliyet izni kaldırılarak tasfiyesine karar verilen şirket ortakları hakkında 5411 sayılı Kanunun 109 uncu, 110 uncu, 133 üncü, 134 üncü, 137 nci, 138 inci, 140 ıncı, 141 inci ve 142 nci maddeleri kapsamında tasfiye komisyonun zarar talep etme yetkisinin bulunduğu, sunulan denetim raporu ile zararın yaklaşık olarak ispat edildiği anlaşılmakla … ” gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile karşı taraflar adına kayıtlı olan ve mülkiyetinde bulunan taşınmazlarına, kara, deniz ve hava ulaşım araçlarına, banka ve diğer mali kurumlardaki her türlü hesaplarına, gerçek ve tüzel kişiler nezdindeki her türlü hak ve alacaklarına, kıymetli evraklarına, ortağı bulunduğu şirketteki ortaklık paylarına, kiralık kasa mevcutlarına, diğer mal varlığı değerleri ile bunlar dışındaki mal varlığı değerleri olmak üzere aleyhine tedbir istenen şirket ortağı adına kayıtlı ve açıklanan mal, hak ve alacaklar ile bunların dışındaki tüm mal varlığı değerlerine, bu mal varlığı değerlerinin üçüncü kişilere devirlerinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Karşı taraf … ve … itiraz dilekçelerinde özetle; tedbir kararına itiraz ettiklerini belirterek, tüm tedbirlerin kaldırılmasını talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince ihtiyati tedbire itirazın değerlendirildiği 09.06.2022 tarihli ek karar ile ; ” … Mahkememizce iş bu dosyada 06/07/2021 tarihli kararla itiraz edenler aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. … 6100 Sayılı HMK 397/1 maddesi kapsamında tedbir talep eden tarafça iki haftalık süre içerisinde dava açıldığına dair herhangi bir belge sunulamadığı anlaşılmakla tedbir kararı kendiliğinden kalkmış sayılmakla … ”gerekçesiyle, ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış olması ve itirazın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu ek karara karşı, ihtiyati tedbir talep edenler vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir talep edenler vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşı taraflar … ve … tarafından ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi üzerine verilen 09.06.2022 tarihli ek karar ile itiraz eden karşı taraflar lehine ”1.405,00 TL maktu vekalet ücreti”ne hükmedildiğini, söz konusu ek kararın vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin bu kısmına karşı istinaf kanun yoluna başvurma gerekliliği doğduğunu, adı geçen şahısların yargılamanın tüm aşamalarının asil olarak kendileri tarafından yürütüldüğünü, Avukatlık Kanununun 164.maddesine göre dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücretinin avukata ait olduğunu, ayrıca Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5.maddesine göre hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukatın, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanacağını, ilam vekalet ücretine hak kazanmak için vekaletnamenin dosyaya sunulmasının yeterli olduğunu, bu doğrultuda vekil ile temsil edilmeyen bu kişi lehine AAÜT uyarınca vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, ancak mahkemece buna rağmen adı geçen kişiler lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, esastan sonuçlanmayan dava bakımından, davanın açılma tarihinde müvekkili şirketin, gerek usulen gerekse de maddi hukuktan kaynaklı olmak üzere haklılık payı bulunduğunu, HMK’nın 331.maddesi düzenlemesi uyarınca vekil ile temsil edilen müvekkili şirket bakımından vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, müvekkilin ihtiyati tedbir talebinin Resmi Gazete’nin 05.10.2021 tarihli ve 31529 (Mükerrer) sayılı nüshasında yayımlanan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (Kurul) 01.07.2021 tarihli ve 9647 sayılı kararı ve karar uyarınca atıf yapılan Kanun maddelerinden kaynaklandığını, tedbir kararına karşı itiraz edilmesi suretiyle huzurdaki yargılamaya sebebiyet verenin itiraz edenlerin kendisi olduğunu, bu nedenle davanın açıldığı tarihte müvekkili şirketin haklılık durumunun açıkça ortada olduğunu, vekil aracılığı ile temsil edilen müvekkil şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilmemesinin doğru olmadığını, bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasına ve müvekkili lehine vekalet ücretine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, ihtiyati tedbir istemine; istinaf, ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz üzerine mahkemece 09.06.2022 tarihli ek karar ile itirazın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen ek karara ilişkindir. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derece mahkemesince 06.07.2021 tarihinde ihtiyati tedbir isteminin kabulüne karar verilmiş, bu karara, karşı taraf … ve … tarafından itiraz edilmiş, mahkemece 09.06.2022 tarihli ek kararla, itirazın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına ve itiraz edenler lehine ”1.405,00 TL maktu vekalet ücreti”ne hükmedilmiştir. İhtiyati tedbir talep edenler vekilince, itiraz eden karşı taraf … ve …nin vekille temsil edilmemesine rağmen lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek ek karar istinaf edilmiştir. Dosya kapsamının incelenmesinde; tedbir kararına itiraz edenler … ve …’nin bir vekille temsil edilmedikleri, dosyanın itiraz edenler tarafından bizzat takip edilip itiraz yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Gerek AAÜT tarifesi gerekse 1163 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca ancak vekille takip edilen işlerde AAÜT’ne göre haklı çıkan taraf lehine vekalet ücretine hükmedilebileceği hüküm altına alındığından ve dosya kapsamında itiraz edenlerin vekille temsil edilmedikleri anlaşıldığından mahkemece, itiraz edenler lehine vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde olmamıştır. Bu nedenlerle, ihtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile ek kararın, itiraz edenler lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden düzeltilmek üzere kaldırılarak Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerekmiştir. Öte yandan, ihtiyati tedbir talep edenler vekili, müvekkili şirketler lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini de istinaf sebebi olarak ileri sürmüş ise de; HMK’nın 397/1.maddesinde, ihtiyati tedbirin, dava açılmadan verilmesi halinde tedbir talep edenin, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve dava açtığına ilişkin evrakı kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorunda olduğu, aksi halde tedbirin kendiliğinden kalkacağı hüküm altına alınmış olup somut olayda, ihtiyati tedbir talep edenlerce ihtiyati tedbir kararının verilmesi ve uygulanmasından sonra belirtilen sürede dava açıldığına dair bir bilgi veya belge dosyaya sunulmamıştır. Mahkemece de bu sebeple tedbirin kendiliğin kalkmış olduğu tespit edilerek, itirazın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu durumda, ihtiyati tedbiri tamamlayan merasimi yerine getirmeyen ihtiyati tedbir talep edenlerin haklı oldukları kabul edilemeyeceğinden, lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya uygun olup bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Ayrıca, ihtiyati tedbir talep edenler … AŞ Tasfiye Komisyonu ile Birlikbirikim … San. Ve Tic.AŞ Tasfiye Komisyonu olmasına rağmen ek karar başlığında sadece … AŞ Tasfiye Komisyonuna yer verilmesi de hatalı olduğundan yeniden hüküm kurulurken bu hata da düzeltilmiş ve … San. Ve Tic.AŞ Tasfiye Komisyonu da karar başlığına eklenmiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2.ve 394/son maddeleri uyarınca, ihtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin ek kararının kaldırılarak, itiraz eden … ve …nin itirazı hakkında ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış olması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, itiraz edenler lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; HMK’nın 353/1.b.2 ve 394/son maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İlk Derece Mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair verdiği 09.02.2022 tarihli ek kararın kaldırılmasına, ihtiyati tedbire itiraz hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda; 1-HMK’nın 394/4. maddesi uyarınca, ihtiyati tedbire itiraz eden … ve …’nin itirazı hakkında, itiraz edenler aleyhine verilen tedbirin kendiliğinden kalkmış olduğu, itirazın konusuz kaldığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına, 2-İhtiyati tedbir talep edenler harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf edenler harçtan muaf olduğundan ve harç yatırmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,4-Karar gerekçesine göre taraflara vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,5-Bakiye gider avanslarının, talep halinde, yatıran taraflara iadesine5-İhtiyati tedbir talep edenlerce yapılan ayrıntısı UYAP’ta kayıtlı 159,00 TL istinaf kanun yolu giderlerinin karşı taraf … ve …’den alınarak ihtiyati tedbir talep edenlere verilmesine, 6-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,7-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2 ve 394/5 maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 24.11.2022 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 394/5 maddeleri uyarınca, geçici hukuki korumaya ilişkin olduğundan, karar kesindir.