Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/2175 E. 2022/1563 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2175
KARAR NO: 2022/1563
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 29/08/2022
NUMARASI: 2022/745 D.İş 2022/750 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:İhtiyati haciz talep eden vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf arasındaki ticari ilişki çerçevesinde faturalar düzenlendiğini, davalının bu zamana kadar sadece 25.000,00 TL ödeme yaptığını, karşı tarafın borcunu ödemediğini, mal varlığını elinden çıkarmaya çalıştığını, ödeme zorluğu çektiğini ileri sürerek, 73.172,00 TL borca yeter miktarda karşı tarafın menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ” … İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile borçlunun mallarına geçici olarak el konulması olarak tanımlanmaktadır. İhtiyati haciz kararı talep edebilmek için, İİK’nın 257/1.maddesine göre alacağın para alacağı olması, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş olması ya da İİK’nın 257/2. maddesindeki şartların gerçekleşmiş bulunması gerekir. İİK’nın 258/1. maddesinin ikinci cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebebi hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde yapılan düzenleme ile alacaklının ihtiyati haciz talep edebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve istenebilir olduğunun tam ve kesin olarak ispat edilmesi gerekliliği aranmamış, bu konuda mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli kabul edilmiştir.Talep dilekçesi ekinde yer alan e-faturalara konu malların karşı tarafa teslim edildiğini gösterir bir belge, delil, irsaliye, mutabakat yoktur. Bu durumda, alacağın varlığı konusunda yaklaşık ispattan bahsedilemeyeceği, alacağın yargılamayı gerektirdiği …” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati haciz talep eden vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf arasındaki ticari ilişki çerçevesinde faturalar düzenlendiğini, müvekkilinin karşı tarafa yemek sağladığını, davalının bu zamana kadar sadece 25.000,00 TL ödeme yaptığını, karşı tarafın borcunu ödemediğini, karşı tarafın mal varlığını elinden çıkarmaya çalıştığını, ödeme zorluğu çektiğini, düzenlenen faturaların alacağı ispat etmeye yeterli olduğu gibi sunulan sevk irsaliyelerinin de bunu doğruladığını, faturaların karşı tarafa sistem üzerinden gönderildiğini, karşı tarafın bu faturalara itiraz etmediğini, bunu içeren CD’nin de dosyaya sunulduğunu, belge asıllarının talep edilmesi halinde sunulacağını, bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.Karşı taraf vekili, istinafa cevap dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz talep edenin İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, müvekkilinin borcu bulunmadığını, tek yanlı düzenlenen faturaların alacağın varlığını göstermeyeceğini, sunulan sevk irsaliyelerinin ispata yeterli olmadığı gibi bu belgelerin kendilerine tebliğ edilmediğini, bu nedenle bu husustaki beyan ve itirazlarını saklı tuttuklarını, müvekkilinin adres değiştirmesi veya mal kaçırmasının söz konusu olmadığını belirterek, istinaf isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Talep, İİK’nın 257 ve devamı hükümleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İhtiyati haciz talep eden taraf, karşı tarafa yemek hizmeti verdiğini, bu kapsamda düzenlediği ve dosyaya sunduğu 3 adet faturanın bulunduğunu, sadece 25.000,00 TL ödeme yapıldığını, faturaların sistem üzerinden karşı tarafa gönderildiğini, itiraz edilmediğini, sevk irsaliyeleri bulunduğunu ileri sürerek, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece yaklaşık ispatın sağlanamadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş olup; uyuşmazlık, somut olayda ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini garanti altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme İİK’nın 257 ila 268. maddesinde yer almaktadır. Bilindiği gibi ihtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Bunlar muaccel alacaklarda alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Müeccel alacaklarda ise kural ihtiyati haciz istenemeyeceği ise de borçlunun belli bir adresinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa vadesi gelmemiş alacaklarda da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Sözü edilen maddede bunun dışında herhangi bir koşul öngörülmemiştir. İİK’nın 258.maddesi ise ”Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdu” hükmünü içermekte olup ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı hakkında kanaat verilmesi yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmayıp yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını gösteren delillerin sunulması aranmaktadır.Dosya kapsamının incelenmesinde; ihtiyati haciz talep eden tarafından üç adet karşı taraf adına düzenlenmiş toplam 118.056,40 TL tutarında e-fatura bulunduğu, bir kısım sevk irsaliyelerinin sunulduğu, sevk irsaliyelerinde teslim eden ve alan kısımlarında isim ve imzanın bulunmadığı, sistemde faturanın karşı tarafça benimsenip benimsenmediğinin tespit edilemediği, başkaca bir belgenin bulunmadığı görülmektedir. Yukarıda da belirtildiği gibi, İİK’nın 258/2 maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kanaat verecek delillerin dosyaya ibrazı yeterlidir. Ancak somut olayda ihtiyati haciz talep eden tarafça alacağın varlığına dair ve ihtiyati haciz kararı verilmesini sağlayacak kanaat verici delil sunulamadığı, faturanın tek başına alacağın varlığını yaklaşık ispata yeterli olmadığı, sunulan sevk irsaliyelerinde teslim eden ve teslim alan kısımlarında imza bulunmadığı, karşı tarafın mal kaçırmaya veya adres değiştirmeye yönelik eylemlerinin bulunduğu iddialarına ilişkin de teyit eden herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmaktadır Bu nedenlerle, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Açıklanan bu gerekçelerle, İİK’nın 258/3. ve HMK’nın 353/1.b.1. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-İhtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye irat kaydına,3-İhtiyati haciz talep eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 24.11.2022 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.