Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/2047 E. 2022/1813 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2047
KARAR NO: 2022/1813
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/05/2022
NUMARASI: 2022/453 E. – 2022/518 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; borçlu hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında başlatılan icra takibine borçlu tarafından borca, takibe faize ve tüm ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itiraz dilekçesinin taraflarına tebliğ edildiği tarih itibariyle yasal süresinde itirazın iptali davası açtıklarını, dava öncesi yapılan arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını, takip dosyasında borçlu Denizli Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı … Ltd. Şti aleyhine takip yapıldığını, arabuluculuk başvurusunda taraf olarak gösterildiğini, fakat 2019 yılında terkin sebebi ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı … tic. A.Ş tarafından devralındığını, 12 Şubat 2021 tarihi itibari ile de davalı şirket tarafından … tic. A.Ş devralındığını, bu nedenle arabulucuk görüşmelerinin şirketin son hali … Tic. Ltd. Şti. yapılmış olup mutabakat sağlanamadığını, borçlunun borca itirazının yerinde olmadığını, takip konusu borcun alacağın temliki, sulh, ibrai Feragat sözleşmesinde kaynaklı olduğunu, takip dosyasında da görüleceği üzere ödeme planına göre 27 Haziran 2011, 27 Temmuz 2011, 27 Ağustos 2011, 27 Eylül 2021 ve 27 Ekim 2011 tarihlerinden sonra müvekkile hiçbir ödemenin yapılmadığını, bu nedene borçlu tarafından takip hukuku yönünden geçerli bir ödeme belgesi sunulmadığından borçlunun itirazının iptali istemiyle mahkemeye başvurma zorunluğunun hasıl olduğunu iddia ederek, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, davalının kötü niyetli olarak borca itiraz etmiş olduğundan %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Açılan davada, HMK 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartlarından olması gözetilerek HMK 138 maddesi de dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerektiği yine HMK 115/1 maddesi gereğince de dava şartlarının yargılamanın her safhasında mahkeme hakimliğince resen dikkate alınması gerektiği hususu ile HMK 1. maddesi gereğince görev hususunun kanunla düzenlenen kamu düzenine ilişkin olması hususları hep birlikte değerlendirilmiş ve öncelikle bu yönde karar vermek gerekmiştir. Görevli mahkemenin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna kanaat getirildiğinden mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davacının davasının HMK 114/1-c maddesindeki görev dava şartı yokluğundan, HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle, davanın HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine, Görevli Mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu, müvekkilinin tacir olduğunu, ticari iş niteliğinde olan davada ticaret mahkemesinin görevli olduğunu, emsal yargı kararlarında ticaret mahkemesinin görevli olduğunun belirtildiğini iddia ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında imzalanan alacağın temliki sözlemesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın görev dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Uyuşmazlık konusu 25.11.2011 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesinin temelinde davacının dava dışı … A.Ş. nezdindeki kâr-zarar katılım akdi cari hesabındaki hakların davalı şirkete temliki bulunmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde ticari dava ve işler sayılmıştır. Buna göre, TTK’da düzenlenen hususlarla her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren hususlardan kaynaklanan davalar ticari davalardır. Somut olayda, davacının temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki tasfiye halindeki … A.Ş. bu davada taraf olmadığı gibi uyuşmazlık konusu alacak da doğrudan doğruya davalının ticari işletmesiyle ilgili değildir. Davacı tacir olmadığı gibi, eldeki dava da TTK’da düzenlenen hususlara ilişkin mutlak ticari davalardan değildir. Uyuşmazlık, TBK’da düzenlenmiş olan temlik sözleşmesinden kaynaklanmakta olup uyuşmazlığın çözümünde TBK’nın 183.vd. maddeleri uygulanacağından, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/2630 Esas, 2019/328 Karar ve 25.03.2019 tarihli kararı, Yargıtay 11.HD.nin 04.04.2016 Tarih ve E.2015/14950-K.2016/3539 sayılı; Yargıtay 13.H.D.nin 22.02.2017 Tarih ve E.2015/15096- K.2017/2181 sayılı ilamları, İstanbul BAM. 12. HD’nin 27.12.2018 tarih ve 2018/2556 E,. 2018/1699 K. doğrultusunda istikrarlı kararları) Bu itibarla, ilk derece mahkemesinin, davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile vermiş olduğu karar usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi uygun görülmüştür. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerektiğinden aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oy birliği ile kesin olarak karar verildi.30.12.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.c maddesi uyarınca karar kesindir.