Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1869 E. 2022/1303 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1869
KARAR NO: 2022/1303
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 22.06.2022
NUMARASI: 2022/273 (Derdest Dosya)
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
Taraflar arasındaki menfi tespit, cezanın iptali ve teminat mektubunun iadesi davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında verilen ara karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında … ihale kayıt numaralı “Çöp Treyler Mal Alım İşi Mal Alımına Ait Sözleşme” imzalandığını, ihale işi devam ederken Resmi Gazetede 15.04.2022 tarihinde yayımlanan 7394 sayılı Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 19.maddesi ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa ”Ek fiyat farkı veya sözleşmelerin feshi” başlıklı geçici 6. madde eklendiğini, bu kapsamda 01/01/2022 tarihinden önce 4734 sayılı Kanuna göre ihale edilen mal ve hizmet alımları ile yapım işlerine ilişkin belli bir miktar üzerinden yapılan ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla devam eden sözleşmelerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla gerçekleşme oranı ilk sözleşme bedelinin yüzde 15’ine kadar olanlar (bu oran dâhil) yüklenicinin başvurusu üzerine feshedilip tasfiye edileceği, sözleşmenin feshi halinde yüklenici hakkında fesihten kaynaklanan kısıtlama ve yaptırımlar uygulanmayacağı ve yüklenicinin teminatının iade edileceğinin hüküm altına alındığını, müvekkilinin anılan düzenleme ile kendisine tanınan hakkı kullanmak istediğini, bu kapsamda davalı şirkete 18.04.2022 tarihli ve … evrak kayıt numaralı dilekçe ile başvurarak sözleşmeyi feshettiğini ihtar ettiğini, söz konusu Kanun ile getirilen düzenlemenin amacının gerek pandemi gerekse de ülkenin ve dünyanın öngörülemeyen olumsuz ekonomik koşulları, ülkemizde ve dünyada hammadde temininde ve tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar ile girdi fiyatlarındaki, kur fiyatlarındaki beklenmeyen artışlar nedeniyle; Türk Lirası üzerinden yapılan sözleşmelerde yükleniciye herhangi bir yaptırım uygulanmaksızın sözleşmeyi feshetme hakkı tanınması olduğunu, müvekkilinin de sözleşmenin Türk Lirası üzerinden olması ve ülkece öngörülemeyen olumsuz ekonomik koşullar yaşanması nedeni ile Kanunun kendisine tanıdığı hakkı kullanmak istediğini, ülkemizde ve dünyada hammadde temininde ve tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar ile girdi fiyatlarındaki, kur fiyatlarındaki beklenmeyen artışlar nedeniyle imzalanan iş bu sözleşmenin uygulanabilmesinin müvekkili açısından imkansız hale geldiğini, ancak davalının haksız bir şekilde müvekkili şirketin bu Kanun hükmünden yararlanmasını engelleme girişiminde bulunduğunu, davalı şirketin davacının 18.04.2022 tarihli ve tamamen kanuni hakkı olan başvurusuna olumlu veya olumsuz hiçbir cevap vermediğini, müvekkilinin kanuni hakkı olan başvurusunu yok sayarak müvekkiline 26.04.2022 tarihli yazı gönderdiğini, yazı ile müvekkili şirketin süresinde 1 adet çöp treylerini teslim etmediğini gerekçe göstererek taraflar arasındaki sözleşmenin 28.03.2022 tarihi itibariyle feshedilerek tasfiye edilmesine, 1.932.000,00 TL kesin teminatın irat kaydedilmesine, hesaplanan 27.600,00 TL cezanın müvekkilden tahsil edilmesine ve 1 yıl süreyle ihalelere katılmaktan yasaklanmasına karar verildiğini bildirdiğini, ayrıca davalının … Bankasına gönderdiği 27.04.2022 tarihli yazı ile müvekkilince verilen teminat mektubunun nakde çevrilmesinin talep edildiğini, davalı şirketin ihaleden yasaklama kararı verme yetkisi olmadığını, bu konuya ilişkin idari yargıda dava açtıklarını, davalının işlemlerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmenin davalı tarafından feshi işleminin geçersizliğine ve iptaline, davalının 1.932.000,00 TL miktarlı kesin teminatın irad kaydedilmesi, 27.600,00 TL ceza verilmesi kararının geçersizliğine ve iptaline, müvekkili şirketin 7394 sayılı Kanun’un 19.maddesi uyarınca yaptığı fesih işleminin geçerli sayılmasına, davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitine, müvekkili adına … Bankası tarafından düzenlenmiş 23.12.2021 tarih, … no’lu, 1.932.000,00 TL tutarındaki teminat mektubunun müvekkili şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ayrıca davalının teminat mektubunun nakde çevrilmesi için yazı yazması sebebiyle teminat mektubunun nakde çevrilmesinin dava sonuna kadar durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi ihtiyati tedbir talebini değerlendirdiği 28.04.2022 tarihli ara kararı ile; talep konusu teminat mektubunun paraya çevrilmesi talebinin bulunduğu, tedbirin karşı tarafın hakkını bertaraf etmeyeceği, teminat miktarının yüksek olması, yürürlüğe giren Kanun maddesine göre sözleşmenin feshine ilişkin sunulan belgeler nazara alındığında tedbir talebinin kabul edilebilir olduğu ve yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin %20 teminatla kabulü ile davacının davalıya verdiği, … Bankası tarafından düzenlenen, 23.12.2021 tarih, … no’lu, 1.932.000,00 TL tutarındaki teminat mektubunun paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir. İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, itiraz dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10.03 maddesi uyarınca davacının 75. günün sonunda bir adet çöp treylerini teslim etmediğinin anlaşıldığını, bunun üzerine davacıya ihtar gönderildiğini, ancak davacının teslimi yapmadığını, bunun üzerine sözleşmenin 34.2 maddesi uyarınca sözleşmenin 17/03/2022 tarihinde feshedildiğini ve kesin teminat mektubunun nakde çevrilmesine karar verildiğini, sözleşmenin feshine ilişkin bu işlemlerin davacının dayandığı Kanun yürürlüğe girmeden önce tamamlandığını, yapılan işlemlerin mevzuata ve ihale dosyasına uygun olduğunu, mahkemenin kabul gerekçesinin bulunmadığını, davacının haklılığına ilişkin somut hiç bir delil sunamadığını, 4734 sayılı KİK’in 34/son maddesi uyarınca idarece alınan teminatların üzerine tedbir konulamayacağını, haczedilemeyeceğini ileri sürerek karara itiraz etmiş ve tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi, davalı vekilinin itirazının değerlendirildiği 22.06.2022 tarihli ara kararı ile; tarafların sunduğu dilekçeler, beyanlar ve anılan yasal düzenleme ile davanın konusu nazara alındığında, davacının tasfiye imkanından faydalanma hakkı sahibi olma ihtimalinin bulunduğu, bu durumun yargılama ile ortaya çıkacağı, bu aşamada teminat mektubunun paraya çevrilmesinin geriye dönülmez sonuçlara neden olacağı, teminat mektubunun nakde çevrilmesinin önlenmesinde davalının bir zararının olmayacağı, daha sonra haklı çıktığı takdirde faiziyle birlikte isteme hakkının olacağı, bu haliyle tedbir kararının kaldırılması isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Ara karara karşı, davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10.03 maddesi uyarınca davacının 75. günün sonunda bir adet çöp treylerini teslim etmediğinin anlaşıldığını, bunun üzerine davacıya ihtar gönderildiğini, ancak davacının teslimi yapmadığını, bunun üzerine sözleşmenin 34.2 maddesi uyarınca sözleşmenin 18/03/2022 tarihinde feshedildiğini ve kesin teminat mektubunun nakde çevrilmesine karar verildiğini, sözleşmenin feshine ilişkin bu işlemlerin davacının dayandığı Kanun yürürlüğe girmeden önce tamamlandığını, yapılan işlemlerin mevzuata ve ihale dosyasına uygun olduğunu, mahkemenin kabul gerekçesinin bulunmadığını, davacının haklılığına ilişkin somut hiç bir delil sunamadığını, 4734 sayılı KİK’nun 34/son maddesi uyarınca idarece alınan teminatların üzerine tedbir konulamayacağını, haczedilemeyeceğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, itirazın reddine dair ara kararın kaldırılmasına, itirazın kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki “Çöp Treyler Mal Alım İşi Mal Alımına Ait Sözleşme” kapsamında menfi tespit, cezanın iptali ve teminat mektubunun iadesi istemine; istinaf başvurusu ise ihtiyati tedbir talebinin kabulüne yönelik ara karara itirazın reddine dair verilen ara karara ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş; bu ara karara karşı davalı vekilince yapılan itirazın reddine dair verilen ara karara davalı vekili tarfından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, somut olayda ihtiyatî tedbir kararı verilip verilmeyeceği, tedbirin şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı tarafından yapılan ihalenin davacı uhdesinde kalması üzerine taraflar arasında 24/12/2021 tarihinde “Çöp Treyler Mal Alım İşi Mal Alımına Ait Sözleşme” imzalanmış, bu sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya … Bankasına ait 23.12.2021 tarihli … seri no’lu, 1.932.000,00 TL değerindeki kesin ve süresiz teminat mektubu verilmiş, daha sonra davalı tarafından süresinde bir adet çöp treylerinin teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmenin 28.03.2022 tarihi itibariyle feshedilerek teminat mektubunun nakte çevrilmesi ile davacının 27.600,00 TL ceza ödemesine karar verilmiştir. Ayrıca 27.04.2022 tarihinde bankaya yazdığı yazı ile teminat mektubu bedelinin ödenmesi talebinde bulunmuştur. Eldeki davada davacı taraf, sözleşmenin davalı tarafından feshi işleminin geçersizliğine ve iptaline, davalının kesin teminatın irad kaydedilmesi ve 27.600,00 TL ceza verilmesi kararının geçersizliğine ve iptaline, 7394 sayılı Kanun’un 19.maddesi uyarınca yaptığı fesih işleminin geçerli sayılmasına, davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitine, teminat mektubunun iadesine karar verilmesini istemiş, ayrıca teminat mektubunun nakte çevrilmesinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Somut olayda taraflar arasındaki sözleşmenin dayanağı ihale 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında gerçekleştirilmiş olup anılan Kanunun 34.maddesinin son fıkrasında “Her ne surette olursa olsun, idarece alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz.” düzenlemesi mevcuttur. Yine taraflar arasında imzalanan 24/12/2021 tarihli sözleşmenin 11.3.4 maddesinde de aynı hükme yer verilmiştir. Diğer taraftan, davacının talebini dayandırdığı yasal değişikliğin somut olayda uygulanıp uygulanmayacağı yargılamaya muhtaç olduğu gibi, teminat mektubunun paraya çevrilmesini durdurmak bakımından HMK’nın 390/3 maddesinde aranan yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, gerek teminat üzerine tedbir konulamayacağına dair açık yasa hükmü gerekse HMK’nın 393/3 hükmü gereğince davacı tarafından davalıya verilen teminat mektubunun nakte çevrilmesinin durdurulması yönünde tedbir kararı verilemeyeceğinden, tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi ve bu karara karşı davalı vekilinin yapmış olduğu itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2.ve 394/son maddeleri uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ihtiyati tedbire vaki itirazın reddine dair ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılarak davalının itirazının kabulüne ve ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; HMK’nın 353/1.b.2 ve 394/son maddeleri uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İlk Derece Mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair verdiği 22.06.2022 tarihli ara kararın KALDIRILMASINA, ihtiyati tedbire itiraz hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;1-HMK’nın 394/4. maddesi uyarınca, davalı vekilinin ihtiyati tedbire vaki itirazları haklı görüldüğünden, ihtiyati tedbire itirazın kabulüne, ilk derece mahkemesinin 28.04.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, 2-Davalı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 80,70 TL istinaf peşin karar harcının talep halinde davalı tarafa iadesine,3-Davalı tarafından yatırılan istinaf harç gideri ile posta giderinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2.ve 394/son maddeleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 13.10.2022 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 394/son maddeleri uyarınca karar kesindir.