Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1859 E. 2022/1276 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1859
KARAR NO: 2022/1276
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: TEKİRDAĞ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/03/2022
NUMARASI: 2022/62 D.İş – 2022/60 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, kararda yazılı nedenlerle verilen ihtiyati haciz kararına karşı, borçlu … tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin verilen ek karara karşı, borçlu … tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkili ile asıl borçlu … Tic.Ltd.Şti arasında (Eski unvanı … Tic.Ltd.Şti) 15.11.2017 ve 06.06.2018 tarihlerinde düzenlenen genel kredi sözleşmelerine … ve …’nın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak katıldıklarını, borcun ödenmemesi üzerine Ankara … Noterliğinin 28.01.2022 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarının tebliğ edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmediğini, müvekkilinin 636.677,76 TL alacağı bulunduğunu ileri sürerek, borçluların alacağı karşılayacak miktardaki menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 11.03.2022 tarihli kararında; ” talep dilekçesiyle beraber genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinin dosyaya sunulduğu, genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinin taraflarının incelenmesinde; 06/06/2018 tarihinde … Limited Şirketi ile talep eden banka arasında, 15/11/2017 tarihinde talep eden banka ile … Limited Şirketi arasında, bu sözleşmeleri … ile …’nın müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, talep eden banka tarafından kredi sözleşmesinden kaynaklanan kat ihtarnamesinin karşı tarafa 03/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. … Limited Şirketi’nin ünvan değişikliği neticesinde … Limited Şirketi olarak isim değiştirdiği sunulmuş olan ticaret sicil gazetesi suretinden anlaşılmıştır. Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları gereğince genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinde kat ihtarnamesinin asıl borçluya tebliğinin yeterli olduğu, asıl borçluya yapılan kat ihtarıyla sözleşmenin borçlusu ve müteselsil kefili hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin ifade edildiğinden talebe konu dosyada kat ihtarnamesinin sözleşmenin borçlu tarafı olan şirkete ve müteselsil kefillere tebliğ edildiği, sunulan belgeler kapsamında talep edenin iddiasında haklılığını ispat konusunda kuvvetle muhtemel yaklaşık kanaatin oluştuğu, borcun borçlu veya müteselsil kefil tarafından ödenmediği, karşı tarafın yapılacak takipleri neticesiz bırakmak için malları kaçırmak, alacaklarını tasfiye etmek için faaliyete geçtiği ileri sürülmüş olmakla 636.677,76 TL alacak miktarı uyarınca; alacaklının ihtiyati haciz isteminin yasal unsurlarının oluştuğu kanısına varılarak alacak miktarının teminatsız olarak kabulüne ” gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin kabulü ile 636.677,76 TL alacak için borçluların aşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının teminatsız olarak ihtiyaten haczine karar vermiştir.Bu karara karşı, borçlular … ve … vekili tarafından ayrı ayrı, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, süresinde itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekili itiraz dilekçesinde özetle; talep edenin bir para alacağı söz konusu olmadığını, alacağın varlığına dair belge bulunmadığı halde, yanıltıcı ve eksik beyanlarla bulunulduğunu, ispat şartının yerine getirilmediğini belirterek, ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati hacze yönelik itirazın kabulü ile borçlu … yönünden verilen ihtiyati haczin hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiş, bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmamıştır. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekili itiraz dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz kararının, Tekirdağ İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe konduğunu, ödeme emrinin 08.04.2022 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine 13.04.2022 tarihinde süresinde ihtiyati hacze itiraz edildiğini, ihtiyati haciz kararının İİK’nın 264/2. maddesi gereğince hükümsüz kalması nedeniyle kaldırılması gerektiğini, bankaca itiraz üzerine 7 günlük süre içinde itirazın iptali davası açılmadığından ihtiyati haczin hükümsüz kaldığını, eski unvanı … Limited Şirketi olan borçlunun yeni unvanı ile ticari hayatına devam ettiğini, müvekkilin kefil olarak yer aldığı 15.11.2017 tarihli 660.000 TL bedelli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borçların ödendiğini ve bu sözleşme kapsamında müvekkilinin herhangi bir borcu kalmadığını, ihtiyati haciz talebinde borcun varlığı ve miktarını ispata yarar delil sunulmadığını, TBK’nın 584/I.maddesine göre kefalette eş rızası şartının bulunduğunu, sözleşmenin imzalanması sırasında evli olan müvekkilinin eşinin rızasının alınmadığını ve kefaletin geçersiz olduğunu belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 19.04.2022 tarihli ek kararında; “… Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; talep dilekçesiyle beraber genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinin dosyaya sunulduğu, genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinin taraflarının incelenmesinde; 06/06/2018 tarihinde … Limited Şirketi ile talep eden banka arasında, 15/11/2017 tarihinde talep eden banka ile … Limited Şirketi arasında, bu sözleşmeleri … ile …’nın müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, talep eden banka tarafından kredi sözleşmesinden kaynaklanan kat ihtarnamesinin karşı tarafa 03/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. … Limited Şirketi’nin ünvan değişikliği neticesinde … Limited Şirketi olarak isim değiştirdiği sunulmuş olan ticaret sicil gazetesi suretinden anlaşılmıştır. Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları gereğince genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinde kat ihtarnamesinin asıl borçluya tebliğinin yeterli olduğu, asıl borçluya yapılan kat ihtarıyla sözleşmenin borçlusu ve müteselsil kefili hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin ifade edildiğinden talebe konu dosyada kat ihtarnamesinin sözleşmenin borçlu tarafı olan şirkete ve müteselsil kefillere tebliğ edildiği, sunulan belgeler kapsamında talep edenin iddiasında haklılığını ispat konusunda kuvvetle muhtemel yaklaşık kanaatin oluştuğu, alacaklı bankanın talebi üzerine 11.03.2022 tarihli karar ile talep edenin 636.677,76 TL alacağı yönünden ihtiyati haciz kararı verildiği, alacaklı vekilinin süresi içinde alacağı hakkında genel haciz yoluyla takip başlattığı, borçlu … vekilinin takibe itiraz ettiği, itirazın banka vekiline 12.05.2022 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde, 20.05.2022 tarihinde Mahkememiz 2022/495 esas sayılı dava ile ihtiyati hacze itiraz eden aleyhine itirazın iptali davası açıldığı, İİK 264/4. Maddeye göre hükümsüz kalma halinin de oluşmadığı anlaşılmakla ihtiyati hacze … yönünden itiraz eden vekilin itirazının reddine…” gerekçesiyle ihtiyati hacze yönelik itirazın reddine karar verilmiştir. Bu ek karara karşı, borçlu … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Kefaletin geçerliliği eş rızasına bağlı olup, eş muvafakatinin bulunmadığı kefaletin geçersizliğinden dolayısıyla müvekkilinin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini ve mahkeme kararının bu yönüyle hukuka aykırı olduğunu, eş rızasının ihtiyati haciz talep eden banka tarafından alınmadığını; İhtiyati haciz talep edenin bir para alacağı bulunmadığını, alacaklı olduğunu iddia eden bankanını, ayrıca alacağın dayanağı olarak ileri sürülen sebepleri tam olarak yerine getirmediğini, haksız, eksik ve asılsız beyanlar ile alacak sebebi oluşturulmaya çalışıldığını, borçlu şirketin … San. Tic. Ltd. Şti. unvanı ile faaliyetine devam ettiğini, bu anlamda borçlu sıfatının hatalı olduğunu, müvekkilinin kefil olarak yer aldığı 15.11.2017 tarihli 660.000 TL bedelli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borçlarını ödediğini ve bakiye borcun bulunmadığını, bu kapsamda alacaklı bankanın ispata yarar belge/delil sunmadığını, takibe konu edilen asıl alacak ve faizin gerçek dışı olduğunu, likit olmayan ve mevcudiyeti yargılamayı gerektiren alacak iddiasında, alacağın varlığından ve mevcudiyetinden bahsedilemeyeceği gibi vadesi gelmiş ve gerçek bir alacaktan da bahsedilemeyeceğini, müvekkilinin mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığını, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve itirazının kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265.madesiuyarınca, ihtiyati haciz kararına yöneltilen itirazın reddi kararının istinafına ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama soncunda ihtiyati haciz kararına yöneltilen itirazın reddine dair ek karar verilmiş; bu ek karara karşı, borçlu … vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati haciz talep eden tarafından, asıl borçlu ve kefiller hakkında, kullandırılan kredi borcu nedeniyle ihtiyati haciz talep edilmiş, mahkemece teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmiş, borçlu … vekilinin karara yöneltilen itirazın reddine karar verilmiştir. İİK’nın 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından kredi borcununu ödenmediği gerekçesiyle hesabın kat edilip, kat ihtarının asıl kredi borçlusu şirket ile müteselsil kefile tebliğe çıkartıldığı anlaşılması karşısında, İİK’nın 257. maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Alacaklı banka vekili, genel kredi sözleşmeleri, kat ihtarı ve diğer belgelerle İİK’nın 258/son maddesi gereğince, alacağının yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlamış olup, ihtiyati haczin itiraz yargılamasında alacağın likit olup olmadığı ve yargılamayı gerektirip gerektirmediği hususların dikkate alınmaz. Geçici hukuki koruma tedbirlerinde, alacağın yargılamayı gerektirip gerektirmediğinin bir önemi bulunmamaktadır. Alacağın varlığı ve miktarının yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanması yeterlidir. Dosyada bulunan 15.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesi banka ile … Ltd. Şti. arasında, 06.06.2018 tarihli genel kredi sözleşmesi ise banka ile … Ltd. Şti. Arasında imzalanmış olup, …’nin 06.06.2018 tarihli genel kredi sözleşmesine, 750.000 TL limitle müteselsil kefil olmuştur. Kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine bankaca, Ankara …Noterliğinin 28.01.2022 tarihli kat ihtarı borçlu …’ye 03.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, kat ihtarının asıl borçluya ise tebliğ edilmediği, kefilin takibi için TBK’nın 586.maddesinde belirlenen şartların gerçekleştiği anlaşılmıştır. Dosyada bulunan 06.06.2018 tarihli sicil gazetesine göre, borçlu … Ltd. Şti.’nin unvan değişikliği ile … Ltd. Şti. unvanını aldığı, …’nin şirketin tek ortağı ve müdürü olduğu anlaşılmıştır. TBK’nın 584/3.maddesinde 6455 sayılı Kanun’un 77.maddesi ile yapılan değişiklikte, ” Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz” düzenlemesi bulunmaktadır. Davalının, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borca müteselsil kefil olduğu, kefilin asıl borçlu şirketin tek ortağı ve yöneticisi olması nedeniyle, kefalet sözleşmesinde eş rızası aranmayacağı, kat ihtarının tebliğine rağmen borcun ödenmemesi üzerine kefilin temerrüte düşürülerek takip şartının oluşturulduğu, alacağın varlığı ve miktarının yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlandığı anlaşılmakla, itiraz eden kefil … vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle itiraz ede … vekilinin yerinde görülmeyen tüm istinaf başvuru nedenlerinin HMK’nın 353/1.b.1. ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve HMK’nın 265/son maddeleri uyarınca, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Borçlu … tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Borçlu … tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.12.10.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 265/son maddeleri uyarınca karar kesindir.