Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/179 E. 2022/264 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/179
KARAR NO: 2022/264
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/12//2021
NUMARASI: 2021/705 D.İŞ – 2021/700 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
İk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin verilen ek karara karşı, borçlular vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden vekili, talep dilekçesinde özetle; 04.03.2019 keşide tarihli, 19.09.2019 vade tarihli 2.500.000,00 TL bedelli bono nedeniyle müvekkilinin alacaklı olduğunu, vadesinde borçlunun borcunu ödemediğini belirterek, borçlunun borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 25.10.2021 tarihli kararıyla; “…Talebin kabulü ile yukarıda yazılı belgeler nedeni ile yine yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı borçluların, yukarıda belirtilen borç tutarı ile sınırlı olmak kaydıyla ve İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde, yukarıda yazılı teminatın yatırılması koşulu ile menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslarda olan hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı, borçlu vekili tarafından, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, süresinde itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili, itiraz dilekçesinde özetle; her ne kadar talep konusu senet üzerinde müvekkilinin adresi “… Mah. … Cad. No:.. Kağıthane/ İstanbul” olarak belirtilmiş ise de senet üzerinde üçüncü şahıs eli ürünü ile tahrifat yapıldığını, müvekkilinin ihtiyati hacze konu senet üzerinde belirtilen adres ile hiçbir ilişkisi bulunmadığını, müvekkilinin mernis adresinin “… Mah. … Cad. … Sitesi … Blok No:… İç Kapı No:.. Gölbaşı/Ankara” olduğunu, ayrıca ihtiyati hacze konu senet üzerinde “ihtilaf vukunda Erçiş Mahkemelerinin yetkili olduğu” düzenlenmekle öncelikle müvekkilinin mernis adresi itibariyle ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğundan bahisle yetki itirazlarının olduğunu, esasa ilişkin olarak ise senet üzerinde tahrifat yapıldığına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılmasına yönelik taleplerinin bulunduğunu, buna ilişkin olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını ve yine sonrasında menfi tespit davası açılacağını beyanla, itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 12.11.2021 tarihli tensip tutanağı ile itirazın değerlendirilmesi için duruşma yapılmasına karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, murafaa yapmak suretiyle itirazı değerlendirdiği 12.12.2021 tarihli ek kararında; ”…Yetki itirazında bulunulmuş olsa da kambiyo senedinde düzenleme yeri bulunmayıp, keşidecinin senette yazılı adresi Kağıthane olup bu yer düzenleme yeri sayılmakla ve düzenleme yeri yetkili yerlerden olmakla yetki itirazının yerinde olmadığı, tarafların tacir olduğu iddia edilmemekle yetki şartının geçersiz olduğu,Senette elle oynama yapıldığı iddiasının alacağın yaklaşık ispatını engelleyecek nitelikte olmadığı, bu itirazın ve de borcun bulunmadığı itirazının yargılamayı gerektirdiği anlaşılmış ve itirazın reddine karar verilmiştir.” gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yetki itirazı yönünden önceki beyanlarını tekrarlamakla ihtiyati haciz kararı almaya yetkili mahkemelerin Erciş Mahkemeleri olduğundan yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, Müvekkili ile alacaklı Halit Kaya arasında herhangi bir borç ilişkisi bulunmadığını, senet üzerinde tahrifat yapıldığının gözle dahi farkedilebileceğini, buna ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/170848 Soruşturma sayılı dosyası üzerinden suç duyurusunda bulunulduğunu, menfi tespit davasının ise daha sonra açılacağını, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin itirazın reddine dair ek kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ek kararın kaldırılmasına ve itirazın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265.maddesi uyarınca ihtiyati hacze itirazı ilişkindir.İlk derece mahkemesince, önce ihtiyati hacze karar verilmiş, bu karara itiraz edilmesi üzerine itirazın reddine dair verilen ek karar verilmiştir. Bu ek karara karşı, borçlu vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.İhtiyati haciz talebine konu 04.03.2019 düzenleme tarihli, 16.09.2019 vadeli, iki milyon beş yüz bin tutarlı senedin keşidecisi …, lehtarının … olduğu, senet üzerinde ihtilaf halinde Erciş Mahkemelerinin yetkili olduğuna yönelik düzenleme bulunduğu, keşidecinin adres bilgileri olarak … Mah. … Cad. No:… Kağıthane/İstanbul adresinin gösterildiği anlaşılmaktadır. HMK’nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar, sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Yine bonoda yetki şartı bulunması halinde yetki şartının geçerli olması için HMK 17. maddesine göre, uyuşmazlığın tacirler arasında doğmuş olması şartı aranmaktadır. Somut olay bakımından, itiraz eden keşideci ile borçlunun tacir olduklarına ilişkin dosya kapsamında hiçbir delil ve belge bulunmadığından bononun üzerinde yazılı; ihtilaf halinde Erciş Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin ibarenin herhangi bir bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Ancak ihtiyati haciz talep dilekçesinde borçlu …’ın adresi … Mah. … Cad. No:… Kağıthane/İstanbul adresi olarak gösterilmektedir. Bu açıklamalara göre, bonoya dayalı olarak borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6.md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde ve TTK’nın 777/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, düzenlenme yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun düzenlenme yerinde talepte bulunabilir. Somut uyuşmazlıkta, genel yetkili yer olan borçlunun ikametgah adresi talep konusu bononun üzerinde de … Mah. … Cad. No:… Kağıthane/İstanbul adresi olarak gösterilmekle, yetki itirazının reddine dair ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır. Dosyanın incelenmesinde; ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından vadesi gelmiş bonoya dayalı olarak ihtiyati haciz talep edildiği, sözkonusu bonodan kaynaklanan alacağın rehinle temin edildiği yönünde herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, buna göre vadesi gelmiş alacaklar yönünden İcra ve İflas Kanunu’nun 257. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ihtiyati haciz şartlarının oluştuğundan mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından ileri sürülen bonoda tahrifat yapıldığı yönündeki iddiaların İcra ve İflas Kanunu’nun 265. maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz sebepleri arasında yer almadığı, bu nedenle mahkemece ihtiyati hacze itirazın kabulüne ve itirazın reddine karar verilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararı isabetli olmakla, borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353.1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri gereğince esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca, itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-İtiraz eden borçlu tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-İtiraz eden borçlu tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 07.03.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİKnın 265/son maddeleri uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.