Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1558 E. 2022/1103 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1558
KARAR NO: 2022/1103
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 08.06.2022 tarihli Ara Karar
NUMARASI: 2022/430 E.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)- İ. Haciz.
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında davacı vekili tarafından talep edilen ihtiyati haczin, kararda yazılı nedenlerle reddine dair ara kararının davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki satım sözleşmesi kapsamında, davalı şirketin çeşitli tarihlerde müvekkilinden emtia satın aldığını, teslim edilen emtia karşılığında düzenlenen 31.05.2021 tarih ve 403.812,00 TL bedelli elektronik faturanın kabul edilmesine rağmen ödenmediğini, faturaya yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun mal kaçırma ihtimali nedeniyle borca yeter mal varlığına ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 08.06.2022 tarihli ara kararıyla; “… İhtiyati haciz müessesesi İİK nun 257-268. maddelerinde düzenlenmiştir. İİK 257. maddesi; ‘Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz isteyebileceği gibi borçlunun belirli yerleşim yeri yoksa veya borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa da alacaklı vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz isteyebilir.’ hükmü ile ihtiyati haciz talep edebilmek için rehinle temin edilmemiş bir alacağın mevcut olması ve bu alacağın istenebilir olması gerekmektedir. Dava itirazın iptali davası olup, davaya konu takip 1 adet faturaya dayanmaktadır. Faturanın tanımı, Vergi Usul Kanunu 229.maddesinde, ‘Satılan emtia ve yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari bir vesika’ olarak tanımlanmıştır. TTK 21/1.maddesine göre, ‘Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir’ TTK 21/2.maddesine göre ‘Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır’ 27.06.2003 tarihli 2001/1 E.2003/1 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, ‘..fatura sözleşmenin yapılmasıyla ilgili değil; taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Öyle ki, taraflar arasında bu tür bir sözleşme ilişkisi yoksa düzenlenen belge fatura olmayıp, olsa olsa icap mahiyetinde kabul edilebilecek bir belgedir…’ denilmiştir. Somut uyuşmazlık, yapılan genel açıklamalar ve bahse konu yasa maddeleri ile bir bütün halinde değerlendirildiğinde, ihtiyati haciz talep eden davacı şirketin faturaya dayanarak takip yaptığı, itiraz üzerine açılan davada ihtiyati haciz talep ettiği, faturanın akdin kurulumuna ilişkin değil, akdin ifasına ilişkin belge olduğu, bu nedenle faturanın akdi ilişkiyi ispata yarar bir belge olmadığı, akdi ilişkinin varlığını, fatura konusu ürünlerin teslim edildiğini ve faturaların tebliğini gösteren belge ibraz edilmediği, dolayısıyla muaccel bir alacağın varlığına dair ‘yaklaşık ispat’ koşulunun gerçekleşmediğinden ihtiyati haczin şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz talebinin reddine…” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir. Bu ara karara karşı, ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin 08.06.2022 tarihli ara kararının hatalı olduğunu, müvekkilinin satım sözlemesinden kaynaklanan bakiye fatura alacağı bulunduğunu, Gelir İdaresi Başkanlığından gönderilen BA formlarında 2021 yılı içerisinde üç adet belge nedeniyle davalının 1.688.900 TL işlem yapıldığı, faturaya süresinde itiraz edilmeyerek kabul edilmesinin alacağın varlığına karine olduğunu, resmi kurumdan gönderilen BA formunun yaklaşık ispat için yeterli olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, taraflar arasındaki ticari satım ilişkisi kapsamında oluşan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davası içinde İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz talebine ilişkindir.İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara karar verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı ve miktarı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Burada aranan ispat, kesin bir ispat olmayıp yaklaşık ispattır. Somut olayda, ihtiyati haciz talep edilirken dava dilekçesi ekinde 31.05.2021 tarihli 403.812 TL bedelli elektronik fatura ibraz edilmiştir. UYAP’ta bulunan dava dilekçesinde bu belgenin dışında sevk irsaliyesi ve benzeri her hangi bir belge bulunmamaktadır. Mahkemece, davanın açıldığı tarih itibariyle ihtiyati haciz talebi değerlendirilmiş olup, bu aşama itibariyle istinaf başvurusunda sözü edilen Kadıköy Vergi Dairesi Müdürlüğünün 16.06.2022 tarihli belgesi henüz dosyaya girmediğinden mahkemece değerlendirilmemiştir. Mahkemenin ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği ara kararından sonra, davalı taraftan cevap dilekçesi sunmuştur. İlk derece mahkemesinin, ihtiyati haczi değerlendirdiği tarih itibariyle alacağın ve miktarının yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanmadığı ve bu yönüyle mahkemesinin değerlendirmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır. Ara karar tarihinden sonra dosyaya kazandırılan belgeler ve değişen delil durumuna göre talep halinde ilk derece mahkemesince geçici hukuki korumalar konusunda her zaman karar verilebileceği dikkate alındığında, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve HMK’nın 258/3. maddeleri uyarınca, ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve 258/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.15.09.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.