Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1467 E. 2022/1405 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1467
KARAR NO: 2022/1405
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 17.01.2022
NUMARASI: 2020/161 Esas – 2022/49 Karar
DAVA: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin icra dosyasında mübrez cari hesaplarda ve ek faturalarda görülebileceği üzere bir takım tekstil ürünlerini davalıya sattığını ve karşılığını da kısmen tahsil ettiğini, davalının almış olduğu faturalara istinaden bir takım ödemeler yaptığını ancak eksik ödeme gerçekleştiğini, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi halinde işbu hususun ispatlanmış olacağını, eksik ödemeler nedeniyle Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun takibe itiraz ettiğini, davalının itirazında kötü niyetli olduğunu, inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilince cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Bir uyuşmazlıkta ticari defterlerin delil olabilmesi için usulüne uygun tutulmuş olması ve defterlerin birbiri ile uyumlu olması gerekmektedir. Somut olayımızda taraf defterlerinin usulüne uygun tutulduğu görülmüş fakat alacak borç kayıtları itibariyle uyumlu olmadıkları anlaşılmıştır. Bu sebeple salt davacı defterlerinde kayıtlı görünen alacak miktarına itibar edilmemiş, davalının kendi defterlerinde kayıtlı olan miktar itibariyle davacıya borcunun 63.934,87 TL olduğu, bunun bir nevi davanını kendi kabulü olduğu, bu miktar haricindeki alacak iddiasının davacı tarafından ispatlanması gerekiği, aradaki farka ilişkin davacının söz konusu faturayı teslim ettiğini ispatlayamadığı gibi, işlemiş faiz ile ilgili de davalının icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğü ispat edilemediğinden, ayrıca davalı defterlerindeki tespit ile tespit edilen davacı alacağının likit olduğu dikkate alınarak…” gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı, her iki taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuş, davalı tarafça harcın süresinde yatırılmaması üzerine, ilk derece mahkemesinin09.06.20222 tarihli istinaf başvurusunu değerlendirme kararıyla; “…Davalı … vekili Av. … tarafından yapılan istinaf başvurusunun verilen kesin süre içerisinde istinaf harç ve masraf eksikliğinin tamamlanmaması nedeniyle HMK.344/1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına…” dair ek karar verilmiş, bu ek karara yönelik bir istinaf başvurusu yapılmamıştır. Davacı vekilinin istinaf başvurusu için dosya Dairemize gönderilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalıya karşı başlattıkları icra takibine yapılan haksız itirazın iptali davasında mahkemece 64.427,57 TL alacak bakımından davanın kısmen kabulü ile takibin 63.934,87 TL üzerinden devamına, 492,70 TL’lik kısım içinse davanın kısmen reddine karar verdiğini, ancak hatalı değerlendirme ile davalı yararına 5.100,00 TL vekalet ücretine hükmettiğini, vekalet ücretinin davanın reddedilen kısmını geçemeyeceğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının vekalet ücreti yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve vekalet ücreti yönünden kararın düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İstinaf başvurusu, sadece bir kısım davalılar yararına hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin olup, istinaf incelemesi bununla sınırlı olarak yapılmıştır. Bakırköy … İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 64.427,57 TL asıl alacak ve 5.687,28 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 70.114,85 TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yürütülecek faizi ili tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusunun itirazı ile duran takibin devamı için eldeki davanın açıldığı, açılan davada harca esas değer olarak 70.114,85 TL gösterildiği anlaşılmaktadır. İlk derce mahkemesince yapılan yargılama sonucu yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulü ile 63.934,87 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili istinaf başvurusunda, bu şekilde davacı aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin AAÜT’nin 13. maddesine aykırı olduğunu, davada reddedilen miktarın 492,70 TL olmasına karşın davalı yararına 5.100,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, reddedilen tutar olan 492,70 TL vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava dilekçesinde harçlandırılan dava değeri ve davanın kabul edilen bölümü dikket alındığında (70.114,85-63.934,87), davanın reddedilen bölümünün 6.179,98 TL olduğu anlaşılmakla, karar tarihi olan 2022 yılındaki AAÜT ‘ne göre davalı lehine reddedilen değer üzerinden nispi vekalet ücreti hesaplanması gerekmektedir. Vekâlet ücretine konu olan 6.179,98 TL reddedilen alacak tutarı üzerinden tarifede yer alan maktu ücret olan 5.100,00 TL’ ye hükmedilmesi yerinde olup, davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleri kapsamında yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafça yatırılan istinaf harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 27.10.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.