Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/1163 E. 2022/1002 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1163
KARAR NO : 2022/1002
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25.04.2022
NUMARASI : 2022/148 D.iş – 2022/151 Karar
Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı, ihtiyati tedbir isteyen vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
İhtiyati tedbir isteyen vekili, talep dilekçesinde özetle; taraflar arasında 27/12/2021 tarihinde Protokol imzalandığını, söz konusu olan protokolün 3. Maddesinde; Ümraniye – Ataşehir – Göztepe Metro ve Kirazlı – Halkalı Metro Projesi kapsamında, projelerine iletilecek & satılacak “3 mm (0,2 mm siyal tabakalı) PVC için (her beher m2 ürün) ürünün satışının PROTAN tarafından direk yapılması durumunda, FORTA tarafından PROTAN’a “1,1 $ + (%18KDV) / m2” olmak üzere “Proje Geliştirme Bedeli” faturası kesilecektir.” hükmü mevcuttur. Söz konusu sözleşme maddesi kapsamında 02.01.2022 – 28.02.2022 tarihleri arasında, “… Yapım Adi Ortaklığı tarafından yürütülen Ümraniye Ataşehir Göztepe Metro Projesi” hakkında davalı tarafından 18.617,2 m2 “3 mm PVC” nin teslim edildiği bildirilmiş ve müvekkil tarafından 21.03.2022 tarihli FOR2022000000036 no’lu toplam bedeli KDV dahil 24.165,13-USD bedelli “Proje Geliştirme faturası” düzenlenmiş ve davalıya iletildiğini, ancak, söz konusu bağlı olunan protokolün 3. Maddesi gereği tanzim edilen faturaya ilişkin davalı tarafından 23.03.2022 tarih PRF2022000000265 no’lu iade faturası tanzim edilmiş ve söz konusu iade faturası için de herhangi bir açıklamanın da yapılmadığını, bu durum, Protokol ile belirlenmiş olan … San. Ve Tic. A.ş. (İmalatçı) ‘nin yükümlülüklerine aykırı davrandığını ve kendi edimini yerine getirmediğini, 23.03.2022 tarihli iade faturası kesilmesini takiben Müvekkil şirket yetkilisi tarafından firmanız ile iletişime geçildiğini ve Protokol’e uygun davranılması gerektiği şifahi olarak ihtar edilmiş ve aynı zamanda 25.03.2022 tarihinde vadesi gelen bakiyenin (Madde 1 ile tanımlanmış) ifa’ya hazır olunulduğu, haksız ve kötü niyetli olarak iade edilen faturanın da kabul edilmesi gerektiğinin bildirildiğini, Davalının söz konusu talebe ilişkin yaklaşımı ise Üsküdar 9. Noterliği ‘nin 04.04.2022 tarihli ve …. yevmiye nolu ihtarnamesi keşide etmek sureti ile taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiğini bildirmek ve Protokol hakkında teminat olarak sunulan çeklerden Z9073630 no’lu ve 917.000,00-TL bedelli çeki bankaya ibraz etmek sureti ile tahsil cihetine gitmek olduğunu, davalı tarafından keşide edilen Üsküdar 9. Noterliği ‘nin 04.04.2022 tarihli ve… yevmiye nolu ihtarnamesinde, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında 27.12.2021 tarihli Protokol ‘ün imza edildiği, protokol tarihi itibariyle 260.247,40-Euro ve 50.154,76-USD borçlu olunduğunun kabul edildiğini, müvekkil şirket tarafından 25.03.2022 tarihli 60.000-Euro ve 12.500-USD lik ödemenin yapılmadığı ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedildiği ve bakiye kalan 160.247,40-Euro ve 25.154-USD nin de derhal ödenmesi aksi halde yasal yollara müracaat edileceğinin bildirildiğini, ancak karşılıklı her iki tarafa borç yükleyen protokol gereğince hareket edilip edilmediğinin ise açıklanmadığını, Davalı tarafından keşide edilen fesih bildirimine havi Üsküdar 9. Noterliği ‘nin 04.04.2022 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnameye bakıldığında ise sözleşmeyi feshetmesine rağmen, aynı zamanda sözleşme bakiye bedelini de talep ettiğini, davalının hem sözleşmeyi feshetmesi ve aynı zamanda sözleşmenin ifasını talep etmesi ise haksız ve mesnetsiz tavrını ispat etmektedir. Borcun aynen ifa edilebilmesi mümkün iken, gecikme nedeniyle tazminat isteme hakkı mevcutken, sözleşmeyi feshetme iradesi sergilenmesi ve teminat çeki olarak verilen çeklerin tahsil edilmesi kötü niyetli bir şekilde hareket edildiğini, Kaldı ki, olayımızda müvekkil şirketten gecikme zararı da talep edilemez, çünkü söz konusu gecikmenin nedeni, davalının sözleşme hükümlerine riayet etmemesinden kaynaklandığını, tüm bu nedenlerle 27.12.2021 tarihli Protokol‘ün 3. Maddesi gereği “Ümraniye – Ataşehir – Göztepe Metro ve Kirazlı – Halkalı Metro Projesi” kapsamında, davalı tarafından satılacak “3 mm (0,2 mm siyal tabakalı) PVC” ürünün satışı devam ettiği sürece de alacaklı olmaya devam edeceğını, Ancak, davalı söz konusu işteki yükümlülüğünü de yerine getirmekten kaçmak amacıyla, taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiğini ve bu nedenle de müvekkilin alacağı olmadığını iddia ettiğini, sözleşme gereği kendi alacaklarını tahsil etmeye devam etmek ve müvekkilin ise alacaklarını engellemek istemekte olduğunu, Bu hali ile, halihazırda davalının elinde bulunan… Fulya Şubesi ‘nin 30.04.2022 keşide tarihli ve Z9073632 çek nolu ve 917.000,00-TL bedelli çeki ve…bank Fulya Şubesi ‘nin 31.05.2022 keşide tarihli ve…çek nolu ve 251,719,00-TL bedelli çeki gerek teminat çeki olması hasebiyle, gerekse de izah edilen sebeplerden dolayı bedelsiz kalmış olması nedeniyle davalının elinde haksız ve mesnetsiz bir şekilde tutulmaya devam ettiğini belirterek, Bedelsizliğin tespiti amacıyla dava açılacağından, dava süresince Şirketinin telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğramasını engellemek amacıyla, dava konusu edilecek olan …Fulya Şubesi ‘nin 30.04.2022 keşide tarihli ve … çek nolu ve 917.000,00-TL bedelli çeki ve …bank Fulya Şubesi ‘nin 31.05.2022 keşide tarihli ve Z9073633 çek nolu ve 251,719,00-TL bedelli çeklerin, teminatsız veya mahkemenizce uygun görülecek bir teminat mukabilinde karşı taraf veya 3. Kişiler tarafından ibrazı halinde ödenmemesi, arkasının yazdırılmaması ve icra takibine konu edilmemesi amacıyla İİK’ nın 72. ve HMK’ nın 390. vd. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…İhtiyati tedbir talep eden tarafından sunulan talep dilekçesi ve ekleri ile tüm dosya kapsamı Mahkememizce incelendiğinde; talep eden şirket ile…. A.Ş. arasında 27/12/2021 tarihinde protokol imzalandığını, imzalanan protokole göre davacının yapılandırılan borçlarının ödenmesinin teminatı olarak davaya konu … Fulya Şubesi’ne ait, 30/04/2022 keşide tarihli, Z9073632 çek seri numaralı, 917.000,00 TL bedelli ve 31/05/2022 keşide tarihli, …çek seri numaralı 251.719,00 TL bedelli çeklerin verildiği, bu çeklerin bedelinin ödenmediği de sabittir. Davaya konu çekler, gelecekteki bir işin teminatı olarak değil, vadesi geçmiş bir alacağın teminatı için verilmiş ve şirket yetkilisi tarafından da protokole uygun olarak aval verilmiştir. Ayrıca çeklerin bir ödeme aracı olup, muaccel bir borcun ödenmesi amacıyla verildiğine göre, davacının “Ödemeden Men” veya “icraya konu edilmemesi” kararı verilmesi talebi yerinde değildir. Kaldı ki, menfi tespit davası, zorunlu arabuluculuk işlemine tabi olmayıp, esas davayla birlikte tedbir talebinde bulunulması gerekirken, değişik iş üzerinden tedbir talep edilmesi de yasaya uygun görülmediği…” gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı, ihtiyati tedbir isteyen vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
Mahkemenin dava konusu çeklerin geçmişe dayalı bir borcun teminatı olarak verilmiş olduğundan bahisle ve açılacak asıl menfi tespit davası ile tedbir istenebileceğinden bahisle ihtiyadi tedbir talebini reddetmesinin kanuna ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, çünkü, bu sürede davalı tarafından tedbir talebine konu çeklerden … Fulya Şubesi ‘nin 30.04.2022 keşide tarihli ve …çek nolu ve 917.000,00-TL bedelli çek bankaya ibraz edildiğini ve bedelinin de tahsil edildiğini, kısacası, mahkemenin kararı ile davalının kötü niyetli eylemi tescil edildiğini ve müvekkilinin geri dönülmez zararlar görmesine de hizmet edildiğini, bu nedenle de haksız ve hukuki mesnet yoksunu gerekçelerle ihtiyadi tedbir talebinin reddine ilişkin kurulan hükme ilişkin istinaf kanun yoluna başvurma zarureti hasıl olduğunu,
Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş; bu karara karşı, talep eden vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İİK’nın 72. maddesinde menfi tespit davalarıyla ilgili ihtiyati tedbir düzenlemesi mevcut olup, anılan hükmün HMK’nın 389 vd. maddeleriyle birlikte uygulanması gerekir. HMK’nın 389/1.maddesinde” (1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir… ”; 390/3. maddesinde “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır”; 391/1.maddesinde” Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir” düzenlemelerine yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “
Somut olayda davacı, taraflar arasında imzalandığı ihtilafsız olan 27.12.2021 tarihli protokol uyarınca davalıya verilen talep konusu çeklerin teminat çeki olduğunu ileri sürerek, ibrazının ve takibe konulmasının önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Çekin sebepten mücerret ödeme aracı olduğu, ayrıca ilk derce mahkemesi kararında da işaret edildiği üzere çeklerin protokol tarihinde muaccel olan davacı borçlarına karşılık verildiği gözetildiğinde, dosyanın bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispat olgusu gerçekleşmediğinden, ilk derece mahkemesince davacının tedbir talebinin reddine karar verilmesinde yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Bu nedenlerle, HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3. maddeleri uyarınca davacı vekilinin isitanaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.b.1 ve HMK’nın 391/3. maddeleri uyarınca, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Talep eden tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye irat kaydına,
3-Talep eden tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 07.07.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f maddeleri uyarınca karar kesindir.