Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/11 E. 2022/45 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/11
KARAR NO: 2022/45
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22.10.2021 tarihli ara karar
NUMARASI: 2021/677 E.
DAVANIN KONUSU:Alacak (Ticari satım)- Dava içinde ihtiyati haciz.
Taraflar arasında görülen alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında davacı vekili tarafından talep edilen ihtiyati haczin, kararda yazılı nedenlerle reddine dair ara kararının davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 12.01.2021 tarihli fiyat teklif formu ile davalının toplam 735 metre 1000*200*250 MM polimer kanal ve 1470 adet 50-20*2 CM sfero döküm kanalı teslim etmeyi üstlendiğini, sözleşme konusu malzemelerin yarısının ilk etapta diğer yarısının ise ikinci etapta teslim edileceği, ilk nakliyenin satıcıya ikinci nakliyenin alıcıya ait olacağı ve emtianın ödemeden itibaren 10-14 iş gününde teslim edileceği, kalan ödemenin de malzeme sevkiyatına göre 90-120 günlük çek ile yapılacağı hususlarında tarafların anlaşmaya vardıklarını, müvekkilinin yükümlülüğü yerine getirmesine rağmen davalının anlaşamaya aykırı davrandığını ve ödeme yapılmasına rağmen kararlaştıran malzemelerin teslim edilmediğini, anlaşmayı takiben 21.01.2021 tarihinde davalıya 20.000,00 TL ödeme yapılması ile sipariş sürecinin başladığını ve davalının üç gün opsiyon ile birlikte 10-14 iş günü içerisinde emtianın yarısının teslim etmesi gerektiğini, davalının bir kısım malzemeyi teslim etmesine ve kalan emtiayı teslim etmemesine rağmen müvekkilince … Bankasına ait 30.04.2021 tarihli … nolu ve 85.000,00 TL tutarlı çekin verildiğini, davalının teslim etmediği malzemeye ilişkin olarak düzenlediği 151.883,70 TL bedelli faturanın iade edildiğini, edimin ifa edilmemesi üzerine keşide edilen Ankara … Noterliğinin 16.03.2021 tarihli ihtarnamesi ile davalının edimini ifa etmemesi nedeniyle davacının uğradığı zararların bildirildiğini, davalı yanca keşide edilen Kadıköy … Noterliğinin 19.03.2021 tarihli ihtarnamesi ile gerçeğe aykırı cevap verildiğini, müvekkilince yapılan nakit ve avans ödemesi karşılığı emtianın teslim edilmediğini, davalının edimini süresinde yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilinin işi daha yüksek bedelle yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek, sözleşme kapsamında davacıya fazladan ödenen 56.537,40 TL alacağın şimdilik 1.000,00 TL’sinin, eksik ifa nedeniyle uğranılan zararın şimdilik 100,00 TL’sinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davalının mal kaçırma ihtimali bulunduğundan menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 22.10.2021 tarihli ara kararında; yaklaşık ispat koşulu oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 12.01.2021 tarihli polimer kanal ve döküm ızgara alım işi kapsamında, emtianın 10-14 iş günü içinde tesliminin kararlaştırıldığını, müvekkilinin sözleşme kapsamında sözleşme tarihinde 20.000,00 TL nakit ödeme yaptığını ve davalıya 85.000,00 TL bedelli çek verdiğini, ancak davalının sözleşme ile kararlaştırılan ürünlerden sadece 370 metre polimer kanal teslimi yaptığını, sfero döküm kanal tesliminin ise yapılmadığını, buna rağmen 151.883,70 TL bedelli faturanın düzenlenerek müvekkiline gönderildiğini, ancak faturanın iade edildiğini, müvekkilince keşide edilen 16.03.2021 tarihli ihtarla emtianın tesliminin istenildiğini, davalı yanca keşide edilen cevabi ihtarda ise yapılan ödeme karşılığı emtia teslim edildiğini, ödeme yapılmaması nedeniyle diğer emtianın teslim edilmediğinin ihtar edildiğini, müvekkilinin zarar ve alacağının yaklaşık olarak ispat edilmesine rağmen ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalının mal kaçırma ihtimalinin kuvvetli olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, davacı yanca alacak davası içinde, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı ve miktarı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Burada aranan ispat, kesin bir ispat olmayıp yaklaşık ispattır. Davacı vekili, alacak davası içinde ihtiyati haciz isteminde bulunmuş ve dilekçesinin ekinde taraflar arasındaki satım sözleşmesi ilişkisinin kurulmasına ilişkin fiyat teklif formu, davacının kısmi ödemeleri ve tarafların ihtarları sunmuştur. Karşılıklı ihtarlarda taraflar, diğer tarafın sözleşmedeki edimlerini süresinde yerine getirmediklerini iddia etmişlerdir. İhtiyati haciz İİK’nın 257 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir geçici hukuki koruma kurumu olup, yargılamadan önce talep edilebileceği gibi derdest bir dava içinde de istenmesi mümkündür. Bu durumda, mahkemece yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle, tarafların karşılıklı ihtarları ve sunulan deliller dikkate alınarak, İİK’nın 258. maddesi uyarınca alacağın varlığı ve miktarının yaklaşık olarak ispat edilmemesi nedeniyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Delillerin toplanmasından sonra, talep edilmesi halinde ilk derece mahkemesince yargılamanın her aşamasında yeniden ihtiyati haciz talebinin değerlendirilebileceği açıktır. İlk derece mahkemesinin ara karar tarihi itibariyle dosya kapsamına göre yapılan değerlendirme ışığında ilk derece mahkemesinin istinafa konu ara kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca reddine, 2-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf peşin ve başvuru harçlarının Hazineye irat kaydına, 3-Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 20.01.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.