Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/985 E. 2021/901 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/985
KARAR NO: 2021/901
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2020
NUMARASI: 2020/425E. 2020/725K.
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
Taraflar arasında görülen şirketin ihyası davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükme karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; derdest İstanbul 36. İş Mahkemesinin 2020/61 Esas sayılı dosyasında davalı tarafına tebligat yapılamadığını, davalı şirketin sermaye arttırımı yapılamadığından …nce resen terkin edildiğini öğrendiklerini, davada taraf olması için şirketin tüzel kişiliğinin ihyası gerektiğini belirterek, … Ltd. Şti. ünvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; müvekkili kurumun TTK’nın 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 34. maddeleri çerçevesinde hukuka uygun şekilde işlem yaptığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek, davanın reddin ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 04/12/2014 tarih ve 2014/12860 esas 2014/19016 karar aynı dairenin 31/10/2016 tarih 2016/11878 esas 2016/8525 karar nolu ilamlarında belirtildiği üzere ‘TTK geçici 7. Maddesine göre resen siciliden terkin edilmiş şirketler bakımından ihya kararı verilmesi halinde şirketlerin tasfiye haline gireceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığından, TTK 547. Maddesi hükmünden farklı olarak bu duruda tasfiye memuru atanması doğru olmayıp, şirket yöneticileri veya varsa tasfiye memurlarının davalı gösterilmesi gerekmediğinden, dahili davalı yapılan şirket ortakları yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu aleyhine açılan davanın ise kabulüne karar vermek gerekir’ denildiğinden …nden … sicil no ile kayıtlı … Ltd Şti’nin, İstanbul 36 iş mahkemesinin 2020/61 nolu dosyasından taraf teşkilinin sağlanması ve verilecek kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak kaydı ile ihyası gerektiği…” gerekçesiyle, davanın kabulü ile İstanbul 36. iş mahkemesinin 2020/61 nolu dosyasından taraf teşkilinin sağlanması ve verilecek kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak kaydı ile …nde … sicil no ile kayıtlı … Ltd. Şti.’nin ihyasına, ihya kararı kesinleştiğinde tescil ve ilanına, yargılama giderlerinin ve davacı yararına avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını tekrarlamış ve müvekkili kurumun terkin işlemini mevzuata uygun yapmış olması nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını, yargılama giderlerinden davanın açılmasına neden olan şirket yetkililerinin sorumlu tutulması gerektiğini, müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğunu, Yargıtay emsal içtihadının da bu yönde olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve müvekkili bakımından davanın reddine karar verilmesini ve davanın açılmasına neden olmayan müvekkili aleyhine yüklenen yargılama giderlerine ve vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılarak, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilmiş olan şirketin ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile şirketin ihyasına karar verilmiş; bu karara karşı, davalı tarafından, yasal süresi içinde, yargılama giderleri ve vekalet ücreti açısından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, … müzekkere cevabı ve kayıtlarıyla ihyası istenilen şirketin, 31/07/2013 tarihinde, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicil kaydının resen silindiği anlaşılmaktadır. TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi ile Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp ticaret siciline bildirmelerinin ihtar edileceği, aynı maddenin 11. bendi uyarınca, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının ticaret sicilden re’sen silineceği, aynı maddenin 15. bendinde “…ticaret sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketi veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği,” düzenlemeleri yer almaktadır. İhyası istenen şirketin 31/07/2013 tarihinde resen terkinine karar verilmiştir. Davalı … müdürlüğünce TTK’nın geçici 7. maddesine göre resen terkin işlemi yapılırken, aynı maddenin 4. fıkrasında belirtildiği şekilde şirket yetkilisine usulüne uygun tebliğ edildiği ispatlanamamıştır. Dolayısıyla terkin işleminin yasaya aykırı şekilde yapıldığının kabulü gerekir. İhya davasının açılmasına davalı … yasaya aykırı yaptığı resen terkin işlemi ile sebep olduğundan, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan bu gerekçelerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalı vekilini istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara tebliğine, 6-Dosyanın, karar kesinleştikten sonra, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve temyiz yolu açık olarak karar verildi.17.06.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın davacı vekiline tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açıktır.