Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/855 E. 2021/695 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/855
KARAR NO: 2021/695
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 02.11.2020
NUMARASI: 2020/596 Esas
DAVA: Haksız rekabetin tespiti, meni – ihtiyati tedbir
Taraflar arasındaki haksız rekabetin tespiti ile meni davasının yargılaması sırasında talep edilen ihtiyati tedbirin reddine dair verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının daha fazla zarara uğramaması, tüketicilerin de daha fazla yanıltılmaması için ihtiyati tedbir taleplerinin bulunduğunu, … isimli ürünle ilgili olarak covid 19 isimli virüsün tedavisine yönelik bir ürün olduğu imasını taşıyan tüm tanıtımların yapılmasının engellenmesi, bu anlamda eczanelerde yapılan tanıtımların ve buna dair haberlerin yayından kaldırılması, bunun mümkün olmaması halinde ilgili sitelere erişimin engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesinitalep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesi 02.11.2020 tarihli ara kararla,”…Davalıya ait ürünün coronavirüs üzerinde etkili olup olmadığı ancak yaptırılacak inceleme ile anlaşılabileceğinden bu aşamada tedbir isteminin” reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde dilekçesinde özetle: Mahkemece verilen tedbirin reddine ilişkin karar gerekçesinin doğru olmadığını, aksi yönde davalı tarafça bilgi ya da belge sunulmadığını, aksine davalı tarafın kabul ettiği üzere dava konusu fiillere konu ürünün coronavirüse karşı etkili olmadığının dosyadaki bilgilerle sabit olduğunu, pandemi döneminde yapılan bu reklamlarla haksız kazanç elde eden davalının fiillerinin ivedilikle durdurulması için 02.11.2020 tarihli ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararın kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, davalının ürünü ile ilgili yaptığı tanıtımlarla TTK’nın 54 vd. maddeleri uyarınca haksız rekabette bulunduğu iddiasına dayalı olarak açılmış haksız rekabetin meni istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde davalının … isimli ürünüyle ilgili olarak covid 19 isimli virüsün tedavisine yönelik bir ürün olduğu imasını taşıyan tüm tanıtımların yapılmasının engellenmesi, bu anlamda eczanelerde yapılan tanıtımların ve buna dair haberlerin yayından kaldırılması , bunun mümkün olmaması halinde ilgili sitelere erişimin engellenmesinin tedbiren durdurulması talep edilmektedir. Dava içinde ihtiyati tedbiri talebi, ilk derece mahkemesince 02.11.2020 tarihli ara karar ile davlıya ait ürünün coronavirüs üzerinde etkili olup olmayacağının yaptırılacak inceleme ile anlaşılabileceğinden bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. TTK’nın ihtiyati tedbirler başlıklı 61/1. maddesinde, ”Dava açma hakkına haiz bulunan kimsenin talebi üzerine mahkeme, mevcut durumun olduğu gibi korunmasına, 56.maddenin birinci fıkrasının b ve c bentlerinde öngörüldüğü gibi haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabetin önlenmesine ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesine ve diğer tedbirlere, hukuk usulu muhakemeleri kanunun ihtiyati tedbir hakkındaki hükümlerine göre karar verilebilir ” düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre bu tür davalarda ihtiyati tedbir talepleri TTK’nın 61. maddesine göre değerlendirilmelidir. Burada hüküm bulunmayan konularda, tamamlayıcı hüküm olarak HMK’nın 389 vd. maddelerinden yararlanılmalıdır. İlk derece mahkemesi istinafa konu 02.11.2020 tarihli ara kararında, davacının iddialarını yaklaşık ispat düzeyinde ispatlayamamış olduğu gerekçesiyle davacının tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Dava dosyanın şu anki durumu itibariyle haksız rekabet koşullarının mevcudiyeti ve dava dilekçesinde ileri sürülen vakıalar ispata muhtaç durumdadır. İlk derece mahkemesi, iddiaya konu tanıtımlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptığında yargılama sürecinde ortaya çıkan yeni delil durumuna göre yeniden tedbir talep edilirse, o zamanki duruma göre yeni bir değerlendirme yapabilir. Ancak, ara karar tarihi itibariyle ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden, ilk derece mahkemesi kararı isabetli bulunmakla istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3 maddeleri uyarınca reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 03.06.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 391/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.