Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/754 E. 2021/693 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/754
KARAR NO: 2021/693
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04.01.2021 tarihli ara karar
NUMARASI: 2019/337 Esas
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen dava içindeki ihtiyati tedbir talebinin ilk derece mahkemesince kısmen kabul kısmen reddine ilişkin verilen ara kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu senedin kargo şirketinde iken kurye çantasının çalınmış olması nedeniyle bu hususta suç duyurusunda bulunduğunu, kollukta ifade verdiğini belirterek, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına dayanak olan, keşidecisi … (…), lehtarı … olan, 17/04/2018 tanzim tarihli, 30/04/2019 vadeli, 50.000,00 TL bedelli senet bedelinin tahsili için başlatılan takibin durdurulmasına ve icra veznesine yatan paranın davalıya/takip alacaklısına ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili bankanın tahsil ciroso ile …’ın yetkili hamil sıfatı ile alacaklı olduğunun tespitine, senedin müvekkili bankaya iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN İSTİNAFA KONU KARARI İlk derece mahkemesinin, ihtiyati tedbir talebini değerlendirildiği 04.01.2021 tarihli ara kararıyla; ”… 6102 Sayılı TTK’nun 686. maddesine göre, senet herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış olsa bile bono eline geçmiş bulunan yeni hamil, ancak kötü niyetle iktisap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde yetkili hamil sayılmaması ve (senedi)iade ile yükümlü tutulması gerekir. Davacının iddiası doğrultusunda davaya konu senedin davalının ağır kusuru veya kötüniyetli iktisap edip etmediğinin yargılama neticesinde toplanacak deliller sonrası ortaya çıkacak olmakla birlikte, dava konusu senet ile ilgili celbedilen icra dosyası, icra mahkemesi dosyası, soruşturma dosyaları mevcut koşullar ve ibraz edilen delillere göre, hamilin kim olacağı mahkememiz huzurunda görülmekte olunan dava neticesinde belirleneceğinden, HMK. 389. maddesi ve 390/3. maddesindeki koşulların oluştuğu yönünde kanaate varılmakla; davaya konu senedin davalı tarafından ibraz edildiğinde davalıya ödenmemesi ve davalı tarafından davadan önce icra takibine konu edilmesi nedeniyle Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında icra veznesindeki ve/veya icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi…” gerekçesiyle; ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne, HMK’nın 389 ve 390/3. maddelerindeki koşulların oluştuğu yönünde kanaate varılmakla, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip konusu 50.000 TL bedelli senedin %15 tutarı olan 7.500,00 TL nakdin mahkememiz veznesine yatırılması veya aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu aslının mahkememiz dosyasına teminat olarak sunulması kaydıyla icra veznesindeki ve/veya icra veznesine yataca paranın takip alacaklısına ödenmemesine, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen ödeme yasağı kararının devamına, dava konusu bonoya ödeme yasağı konulduğunun ve ödeme yapılmaması hususunun takip borçlularına ihtarına, davacının takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetli; İlk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebini kısmen kabul, kısmen reddetmesinin etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava tarihinin, icra takibinden sonra olduğu gerekçesiyle, takibin durdurulmasına yönelik talebin reddedildiğini, ancak bu ret kararının hukuka aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinde huzurdaki dava ikame edilmeden önce davacı müvekkili bankanın 18.04.2019 tarihinde İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/223 E sayılı dosyasıyla senet iptali davası açtığını, senet iptali davası kapsamında da ihtiyari tedbir istediğini, kayıp senedin 02.05.2019 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu, söz konusu tarihte İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinde müvekkili bankanın açmış olduğu derdest senet iptali davası bulunduğundan, ihtiyati tedbirin talep edilme anının icra takibinden sonra olarak kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, İcra takibinin tamamen durdurulmamasının senedin meşru hamili olan müvekkil bankanın zarara uğramasına sebep olduğunu, tedbir talebinin icra takibinin durdurulması yönünden de kabul edilmesi gerektiğini, İlk derece mahkemesinin, ihtiyati tedbir talebinin kısmen reddine ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve talebin tümüyle kabulü ile icra takibinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, senet istirdadı davası içinde HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir talebinin kısmen reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davaya esas Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe ilişkin ödeme emri gönderildiği, alacaklının …, borçluların …, …, … Şti., … Ltd. Şti, … A.Ş., oldukları, 50.000,00 TL asıl alacak olmak üzere işlemiş faiz ve komisyonla birlikte 50.176,71 TL tutarındaki toplam alacağın takibe konu edildiği, takibe sebep olarak 17.04.2018 tanzim, 30.04.2019 vade tarihli, 50.000,00 TL miktarlı bononun gösterildiği anlaşılmaktadır. Bakırköy 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 03.12.2019 tarihli 2019/4757 E:, 2019/1006 K sayılı ilamında davacının …, davalının Has Bosna Yapı Ticaret, Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan takipteki ödeme emrinin ekindeki kambiyo evrakında ciro silsilesi bozuk olduğundan icra takibinde alacaklı görünenin yetkili hamil olmadığı, söz konusu icra takibinin usulsuz olduğu sebepleriyle şikayetlerinin kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi talep edilmiştir. Yapılan yargılama neticesi, senet üzerinde adı geçen bankanın cirosu iptal edilmiş olmakla yazılmamış sayıldığı, senedin üzerinde geçerli bir tahsil cirosu bulunmadığı, senedin kambiyo senedi vasfında olduğu, davacı keşidecinin lehtar ile arasındaki ilişkiye dayanan def’ileri iyi niyetli olarak ciro yoluyla senedi devir alan alacaklıya karşı ile sürme imkanı bulunmadığı, davalı alacaklının zayi olan bononun kötü niyetli olarak iktisap ettiğine ilişkin delil sunulmadığı, senet bedelinin davalı alacaklıya ödendiğine ilişkin İİK’nın 179/a.1. maddesinde sayılan belgelerden biri de sunulmadığından davanın reddi yoluna gidildiği anlaşılmıştır. Eldeki istinafa konu davada, Banka tarafından davalı … Yapı’ya karşı … Bankası A.Ş.’nin Sultangazi İstanbul adresine tahsile verdiği, borçlusu … olan, 30.04.2019 vadeli 50.000,00 TL tutarlı senedin çalınması nedeniyle istirdadına karar verilmesine ilişkin dava açılmıştır. Senedin fotokopisinin incelenmesinde, vade tarihinin 30.04.2019, tutarının 50.000,00 TL lehtarının …, keşidecisinin .. olduğu, senedin arka yüzünün fotokopisinde ilk cirantanın lehtar …, ikinci cirantanın Değerli Maden, dördüncü cirantanın …, … Şti. olduğu görülmektedir. İstanbul 1.ATM’nin 2019/337 esas sayılı dosyasına 23.07.2020 tarihli …’ün müdahale talebinde bulunduğu, … aleyhine Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, söz konusu senedin müvekkili tarafından düzenlenerek …’a verildiği, … tarafından da senedin tahsil amacıyla … bankasına verildiği, …’ün …’a borcunu vadesinden önce ödemesi üzerine … tarafından senet tahsilden çekilmek üzere bankaya talimat verildiği ancak banka şubesi senedi kargoya verdikten sonra senedin çalındığı belirtilmiştir. … keşideci olduğundan müdahale talebinde bulunarak Bakırköy 15.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 1 ATM, 24.07.2020 tarihli ara kararıyla müdahale harç ve avansının yatırılmadığı, …’un davaya konu senedin keşidecisi olduğu, davaya konu hak ve şey üzerinde kısmen veya tamamen hak iddiasında da bulunmadığı gerekçeleriyle asli müdahillik ve tedbir taleplerinin reddine karar vermiştir.
İstanbul 15.ATM’nde … Bankası A.Ş. tarafından eldeki istinafa konu davaya ilişkin senedin iptali amacıyla hasımsız olarak bono iptali davası açıldığı, 2019/223 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılamada; davacı dava dilekçesinde borçlusu …-… olan alacaklısı … olan 30.04.2019 vade tarihli 50.000.00 TL bedelli bononun kargo firmasına teslim edildikten sonra çalındığı bu sebeple iptalinin talep edildiği, ilk derece mahkemesince tensip zaptının 3 nolu ara kararınca söz konusu senet üzerine tedbir mahiyetinde ödeme yasağı konulmasına karar verildiği, davacı vekilinin dosya içerisine 25.09.2019 tarihli dilekçe ibraz ettiği, söz konusu dilekçe ile çek iptali davasının istirdat davasına dönüştüğünü ve davanın konusuz kaldığını beyan etmekle, İstanbul 15 ATM’nce 25.09.2019 tarihinde davacı vekilinin beyanı çerçevesinde konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm tesis edilmiş, söz konusu hüküm istinaf yoluna gidilmeden 27.11.2019 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki istinafa konu dava, çek istirdadı davası olmakla sözkonusu dava da icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilip verilemeyeceği ihtilaf konusudur. HMK’ nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. İstinafa sadece davacı vekili gelmekle, takipten önce açılan zayi nedeniyle iptal davasının varlığını öne sürerek takibin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Çek istirdadı davasında İİK’nın 72. maddesinin uygulanma yeri yoktur. HMK’nın 389. kapsamında değerlendirme yapmak gerekli olup bu durumda, zaten icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmiş olmakla tedbirin niteliğini genişletecek mahiyette olan takibin durdurulması şeklindeki tedbir kararının verilmesini gerektirecek nitelikte dava dilekçesi ekindeki delillere göre de yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden ve değişen koşul ve delil durumuna göre her zaman yeniden ihtiyati tedbir talep edilebileceği gözetildiğinde; ilk derece mahkemesi kararının değiştirilmesini gerektirecek bir durum bulunmadığı kanaatine varılmış ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 03.06.2021