Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/71 E. 2021/755 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/71
KARAR NO: 2021/755
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2020
NUMARASI: 2020/329 Esas – 2020/539 Karar
DAVA: Zayi nedeniyle çek iptali
Taraflar arasındaki çek iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda, davanın konusuz kaldığından reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dilekçesinde özetle; keşidecisi … olan, 30/06/2018 tarihli, … Ünye şubesinden verilme, … seri nolu, 47.500 TL bedelli ve keşidecisi … olan, 30/07/2018 tarihli, … Ünye şubesine ait, … seri nolu ve 47.500 TL bedelli çeklerin, 29/05/2019 tarihinde Beylikdüzü’nde müvekkili şirket görevlisinin aracının camının kırılması suretiyle çalındığını belirterek, anılan çeklerin zayi iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava konusu çek hakkında Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde usulen gerekli ilanlar yapılmış, ilan süresi içinde çeki elinde bulunduran tarafından mahkememize herhangi bir başvuru yapılmamış, ancak … A.Ş Genel Müdürlüğünün cevabı yazısında dava konusu çeklerin ibraz edildiği, davacı vekiline çekleri bankaya ibraz edenlere karşı istirdat davası açması için süre verildiği, davacı vekili 21/09/2020 havale tarihli dilekçesi ile her iki çekin de banka tarafından karşılıksız şerhi işlendikten sonra ibraz eden ilgili kişilere iade edildiğini, iş bu çeklerin bedeli daha sonra ilgili hamillere müvekkili firma tarafından ödenerek iade alındığını, yani davaya konu çekler vade tarihlerinden sonra karşılıksız işlemi yapıldıktan sonra bir önceki hamil olması hasebi ile … A.Ş tarafından müvekkili firmaya iade edildiğini, müvekkiline iade edilen bu çeklerin müvekkilinden çalındığını, çalınmadan önce bankaya ibraz edilerek arkası yazıldıktan sonra müvekkili firmaya iade edilmiş olmalarından dolayı bu kişilere karşı istirdat davası açılabilmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir. Hal böyle olunca davacının beyanları, ibraz edilen deliller, sicil gazetesi ilânları ve tüm dosya kapsamıyla…” davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusuz kalan davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait olan ve içerisinde davaya konu çekinde bulunduğu çantanın, aracın camının kırılarak çalındığını, iş bu hırsızlık olayı ile ilgili olarak taraflarınca ihbar ve şikayeti üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmış olup halen devam ettiğini, Müvekkili şirket tarafından ayrıca dava konusu çek ile ilgili çek iptali davası açıldığını, mahkemece yapılan yargılama neticesinde çek yapraklarının bankaya ibraz edildikten sonra müvekkili şirketçe iade alınmış olduğu, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, Her ne kadar çek bedeli müvekkilince ödenerek iade alınmış ise de çekin iptalini istemede yetkili tek hamil olarak müvekkilinin hukuki yararı bulunduğunu, zira çek bedelinin ödenmiş olması hasebiyle müvekkilinin iş bu çeki ödeyen keşideciye veya kendisine ödeyen önceki cirontaya çek yaprağını teslim etmesi yükümlülüğü altında olduğunu, zira çek bedelini ödeyen bir önceki cirantanın kendinden önceki ciranta ve keşideciye karşı hukuki talep veya icra yoluna başvurabileceğini, Ayrıca çek bedelini ödeyen keşideciye ise çek yaprağının teslim edilmesi gerektiğini, keşidecinin ancak bu şekilde çekin bankadan düzeltimi ve düşümünü yaptırabileceğini, aksi takdirde keşidecinin bankalardaki ticari sicili ve mali kredibilitesi olumsuz bir duruma evrileceğini, Müvekkili şirket tarafından iş bu çeklerin teslim edilmemesi halinde, müvekkiline çek bedelini ödeyen önceki ciranta veya keşideci tarafından menfi tespit veya menfi tespitle beraber çek iade davası açılmasının kuvvetle muhtemel olduğunu, sadece bu hakkın varlığı ve bu hakkın kullanılması ihtimalinin dahi müvekkilinin hukuki yararının olduğunu ve dolayısıyla davanın konusuz kalmadığını ortaya koyduğunu, ayrıca sıkı şekil şartlarına ve özel bir hukuk sistemine tabi kılınmış bir kıymetli evrak olan çekin, çalınmış veya başka şekilde zayi olmuş ise hukuken yetkilisi tarafından iptal davasına konu edildiği takdirde yargı kararıyla iptal edilip hukuk düzeninden düşümünün yapılması gerektiğini, İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararının bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davaya konu çeklerin davacıya yaptığı ödeme ile iade edilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. TTK’nın 757-764. maddelerine göre, zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptalini isteme hakkı TTK’nın 651/2. maddesi uyarınca senet üzerinde hak sahibi bulunan hamile aittir. Kıymetli evrakta hakkın senede bağlı olması nedeniyle, senedin zayi olması halinde hak sahibi hamile iptal kararı alarak, hakkını senetsiz olarak ileri sürme, ya da yeni bir kıymetli evrak tanzimini isteme olanağı tanınmak istenmiştir (TTK m.652). Somut olayda davacı tarafından, dava konusu iki çekin kendisinden sonraki cirantalar tarafından bankalara ibraz edildiği, daha sonra çeklerin bedeli ödenmek suretiyle kendisinden sonraki cirantalar tarafından çeklerin kendisine iade edildiğini, bu aşamadan sonra çeklerin kendi elinde iken zayi edildiğini ileri sürmektedir. Yine davacı yanca, çeklerin kendisinden sonraki cirantalara yapılan ödeme sonucu kendisine iade edildiği belirtilerek yasal olarak çek istirdat davası açmasının da mümkün olmayacağı belirtilmiştir. İlk derece mahkemesinde yapılan yargılamada yazılı gerekçe ile davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. TTK’nın 818. maddesi delaleti ile çekler bakımından aynı Kanun’un iptale ilişkin 759/2. maddesinin uygulanması gerekir. Anılan yasal düzenleme uyarınca, iptal isteminde bulunan kişi, çek elinde iken zayi olduğuna dair inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak, çekin bir suretini ibraz etmek yahut da çekin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Somut olayda davacı tarafından, dava konusu çeklerin kendisinden sonraki hamillerine bedelinin ödenerek onlardan iade alındığı, sonrasında çekler elinde iken çaldırılarak zayi edildiği ileri sürülmüş, çeklerin esas içeriğine ilişkin bilgileri vermiştir. Bankalardan gelen cevabi yazı içeriği ve tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının dava konusu çekleri kendisinden sonraki hamil cirantaların ibrazı sonucu çek bedellerini ödeyerek iade aldığı ve sonrasında zayi ettiği iddiası kapsamında, bu hususta delilleri de sorulmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, somut olayda davanın konusuz kaldığından söz edilemeyeceği halde, yazılı şekilde ve gerekçeye uygun olmayan biçimde davanını reddi yönünde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. Kabule göre de konusuz kalma halinde “karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi gerekirken, ret kararı verilmesi de isabetsiz bulunmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca, davanın esasını etkiler deliller toplanıp tartışılmaksızın hüküm verildiği dikkate alınarak, istinafa konu kararın kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harçlarının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 10.06.2021
KANUN YOLU:HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.