Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/621 E. 2021/854 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/621
KARAR NO : 2021/854
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2020
NUMARASI : 2020/657E. 2020/714K.
DAVANIN KONUSU: Zayi Belgesi Verilmesi
Zayi belgesi verilmesi talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle talebin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkili şirketin e-Defterlerinin bulunduğu servere yapılan siber saldırı neticesinde 2020 yılına ait tüm muhasebe verileri şifrelenerek ilgili ilgili verilere ulaşılmasının engellendiğini, veri kurtarma alanında uzman … isimli firma tarafından yapılan tüm çalışmalara karşın verilerin açılamamakta ve kullanılamamakta olduğunu belirterek, verilere ilişkin zayi belgesi verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Söz konusu tebliğin ilgili maddesi e-Defter tutanlar, Vergi Usul Kanununda belirtilen “Mücbir Sebep” halleri nedeniyle e-Defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini istemelidir.Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, TTK’nın 82. maddesine göre, ancak, tacirlerin tutmakla yükümlü oldukları ticari defter ve belgeler için zayi belgesi verilebilir, davacının siber saldırı sonucu elektronik ortamda muhafaza edilen e-defter beratlarının zayi olduğu yönündeki iddiasının TTK 82 md.kapsamında mücbir sebep olarak görülmesinin mümkün olmadığı, bu tip saldırılara karşı davacının gerekli tedbirleri alabileceği, basiretli bir tacir olarak bu durumu öngörmesi gerektiği …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla; İlk derece mahkemesinin gerekli incelemeleri yapılmaksızın davanın reddine karar verdiğini, “zayi belgesi verilmesi” talepli davaların çekişmesiz yargı işlerinden olduğunu, çekişmesiz yargı işlerinde hakimin re’sen araştırma ilkesinin geçerli olacağını, bu ilke uyarınca hakimin yargılama sürecinde araştırma yapmak ve delil toplamakla yükümlü olduğunu, eldeki davada Mahkemece HMK’ya aykırı olarak re’sen araştırma ilkesine uyulmaksızın ve gerekli inceleme ile araştırmalar yapılmaksızın davanın reddine karar verildiğini, Dosyada mübrez “Hacklenmiş Sunucu Üzerinde Veri Kurtarma İşlem Raporunda” açıkça görüleceği üzere müvekkiline ait sunucunun 13/11/2020 tarihinde 3389 numaralı uzak masaüstü portundan … kullanılmak suretiyle hacklenmiş olduğunun ve tüm dosyaların şifrelendiğinin, değiştirilen bu dosyaların uzantılarının ise “2020END” olarak değiştirildiğinin ve kullanılamayacak duruma getirildiğinin, uzmanlarla yapılan görüşmelerde ise yapılan bu şifreleme işleminin … seviyesinde olduğunun ve bu sebeple de yapılan bu şifreleme işleminin kurtarılması için herhangi bir yol olmadığının müvekkili şirket yetkililerine bildirildiğini,Tüm dünya üzerinde “sanal hırsızlık” olarak tabir edilen “hack” işlemi neticesinde müvekkilin muhasebe verilerinin zayi olduğunu, nitekim kimliği tespit edilemeyen kişilerce müvekkilinin sistemine bırakılan not üzerinde ele geçirilen verilerin ancak belli bir miktar para karşılığında iade edilebileceğinin belirtilmiş olmasının da mevcut durumun sanal bir hırsızlık olduğunu açıkça gözler önüne serdiğini, zayi bilgesi verilmesi için TTK’nın 82.maddesindeki koşulların gerçekleşmiş olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK 82. maddesi kapsamında zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.Davacı vekili, siber saldırı sonucu elektronik ortamda muhafaza edilen muhasebe verilerine ulaşılamadığını ileri sürerek zayi belgesi verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.TTK’nın 64/3. maddesinin son cümlesi “Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir.” şeklindedir. TTK’nın 82/7. Maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. ” hükmü düzenlenmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 19/10/2019 tarih 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 3 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğle; elektronik ortamda tutulan defterlerin, vergi güvenliğini sağlamak ve virüs, siber saldırısı vb. diğer teknolojik ataklara karşı tedbir almak amacıyla ikincil kopyalarının gizliliği ve güvenliği sağlanmış şekilde Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde ya da Başkanlıktan izin alabilen güvenli saklamacı kuruluşlar bünyesinde de saklanması zorunluluğu getirilmiştir (Bkz. Tebliğ m.4.4.1-e). Öte yandan, aynı tebliğin 7.1. Maddesininde, e-defter tutanların, Vergi Usul Kanununda belirtilen “Mücbir Sebep” halleri nedeniyle e-Defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini isteyebilecekleri; Mahkemeden zayi belgesinin temin edilmesini müteakip, zayi belgesi ile birlikte durumun Başkanlığa yazılı olarak bildirilmesi ve Başkanlık tarafından istenilen bilgi ve belgelerin ibraz edilmesi halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile Başkanlık sistemine yeniden yüklenmesi için Başkanlık tarafından yazılı izin verileceği düzenlenmiştir. TTK’nın 82/7. maddesine uygun şekilde düzenleme yapılan anılan tebliğde e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili mahkemeden zayi belgesi verilmesini istemesi gerektiği belirtilmiştir. TTK’nın 82/7. maddesinde düzenlenen zayi belgesi verilmesi için başvuru süresi hak düşürücü süre olup bu süre içinde başvuru yapılması zorunludur. Dosya içerisindeki Hacklenmiş Sunucu Üzerinde Veri Kurtarma İşlem Raporunda” davacıya ait sunucunun 13/11/2020 tarihinde 3389 numaralı uzak masaüstü portundan Brute Force kullanılmak suretiyle hacklenmiş olduğu tespit edilmekle, somut olayda da, dava açılış tarihi 24.11.2020 olduğundan davacı hak düşürücü süresi içerisinde mahkemeye başvuru yapmıştır.TTK’nın 82.maddesinin, anılan Tebliğ hükümleri ile birlikte değerlendirildiğinde, elektronik defterlerin siber saldırıya uğraması halini de kapsadığını kabul etmek gerekir. Bu durumda, mahkemece, bahsi geçen Tebliğ’de belirtildiği şekilde elektronik defterlerin yedeklemesi için gereken alt yapının kurulup kurulmadığı Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan sorularak, davacının e-defterlerinin muhafazası için mevzuatta öngörülen kurallara riayet edip etmediği ve basiretli davranma yükümlülüğü kapsamında gerekli önlemleri alıp almadığı, bir bilişim uzmanı ve mali müşavir bilirkişi görevlendirmek suretiyle araştırılıp, sonucuna göre zayi belgesi verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesince davanın çözümünde oldukça önemli inceleme ve araştırılmalar yapılmadan karar verildiği anlaşıldığından, işin esası incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine,4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına dair;HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 24.06.2021