Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/496 E. 2021/787 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/496
KARAR NO: 2021/787
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/07/2020
NUMARASI: 2020/248 E.2020/234K.
DAVANIN KONUSU: Yargılamanın İadesi
Taraflar arasında görülen yargılamanın iadesi talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle talebin reddine dair verilen hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Yargılamanın yenilenmesini isteyen davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; …’nin sahibi olduğu … Gazetesi’nin 16.12.2014 günlü nüshasında 1. sayfada “Paralel Kumpasa Koro Halinde Destek” başlığı ile anons verilen ve 18. sayfada “Paralel İttifak Korosu” başlığı ile yayınlanan haksız rekabet içeren haberler nedeniyle davanın açıldığını, 15.05.2019 tarihli 2015/152 E – 2019/453 K sayılı kararla davanın tümden reddine karar verildiğini, bu kararın kesinleştiğini, kesinleşen karar sebebiyle, olağanüstü kanun yolu olan iade-i muhakeme talebinde bulunulduğunu, 21.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davalı haberlerinin, müvekkili için haksız rekabet oluşturduğu, müvekkilinin maddi ve manevi zararını talep edebileceğinin belirtildiğini, ancak zarar hesaplamasının yapılmadığını, üç yıl boyunca maddi tazminat yapılması için beklendiği ve nihayet davanın reddine karar verildiğini, dosyaya daha önce davanın esası hakkında yapmış oldukları açıklamaları tekrar ederek, dilekçedeki açıklamalar ışığında, bilirkişi raporunun dikkate alınmamış oluşu, maddi tazminat hesabı için üç yıl beklenmiş olmasına karşın birden farklı yönde karar verilmiş olması ve aynı hususta kesinleşmiş başkaca Yargıtay kararları olması göz önüne alınarak, yargılamanın iadesi talebinin kabulü ile yeni delillere göre dosyanın yeniden yargılama konusu yapılmasına ve bu kez davanın kabulüne karar verilmesini, mahkeme tarafından verilen ve kesinleşen kararın icrasının durdurulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı yan işbu aşamada olağanüstü kanun yollarından yargılamanın iadesi yoluna başvurmuş ise de usule ve kanuna uygun olarak tesis edilen mahkemenin kararına karşı söz konusu taleplerin reddinin gerektiğini, davacı vekilinin HMK’nın 375. maddesinde belirtilen bentlerden hiçbirini talebine dayanak olarak gösteremediğini, talep dilekçesinin dosya münderecatını tekrardan ibaret olduğunu, hiçbir talebinin hukuki yada yasal dayanağı bulunmadığını belirterek, yargılamanın iadesi talebinin reddine, 17.05.2019 tarihli kararın hukuka uygunluğuna karar verilmesini, yargılama giderlerinin davacıya tahmilini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… HMK’nın 375. Maddesinde yargılamanın yenilenmesi nedenlerinin tahdidi olarak sayıldığı ve davacı tarafın iddiasının söz konusu nedenlerden herhangi birine girmediği anlaşıldığından yargılamanın yenilenmesi talebinin reddi gerektiği, …” gerekçesiyle, yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, yargılamanın iadesini talep eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Yargılamanın iadesini talep eden davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Önceki beyanlarını tekrarlamış ve ilk derece mahkemesindeki ilk yargılama aşamasında alınan 21.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davalı haberlerinin müvekkili için haksız rekabet oluşturduğunun, müvekkilinin maddi ve manevi zararını talep edebileceğinin belirtilmiş olduğunu, ancak zarar hesaplaması yapılmadığını, Uyuşmazlık konusu ve tarafları aynı olan diğer dosyalarda verilen davanın reddi kararlarının, Yargıtay bozma kararları üzerine kesinleştiğini, bu durumun da HMK’da açıkça yargılamanın iadesi sebebi olarak sayıldığını, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, HMK’nın 373 vd. maddeleri uyarınca yargılamanın iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yasal koşulları bulunmayan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava dosyasının yapılan incelemesinde; ilk derece mahkemesinin yargılamanın iadesine konu 15.05.2019 tarihli 2015/152 E 2019/453 K sayılı ilamına ilişkin olarak davacı vekilince 11.09.2019 havale tarihli dilekçesi ile istinaf başvurusunda bulunulduğu, ilk derece mahkemesinin 16.10.2019 tarih, 2015/152 E; 2019/453 K sayılı ilamı ile süresinden sonra istinaf harcı yatırılarak istinaf başvurusunda bulunulmuş olduğundan bahisle istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verildiği, söz konusu kararın istinaf incelemesinin Dairemizce yapıldığı ve Dairemizin 12.12.2019 tarihli, 2019/2409 E. 2019/1572 K.sayılı ilamı ile ek karara yönelik istinaf başvurusunun reddedildiği, kararın dava değerine göre kesin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, bu karara karşı, olağanüstü kanun yolu olan yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur. Davacının, yargılamanın iadesine dair talep dilekçesi, ayrı bir dava olarak ve harçları yatırılmak suretiyle, ayrı bir esas üzerinden ve ayrı bir dosya üzerinden yürütülmesi gerekmektedir. 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nın 2. maddesi gereğince,” Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir. Ceza mahkemelerinde şahsi hukuka ait hakların hüküm altına alınması halinde de, celse harçları hariç olmak üzere (1) sayılı tarifeye göre harç alınır. “denilmektedir. Yargılamanın iadesi davası, ilk davadan ayrı yeni bir dava olup, dava değeri üzerinden, tıpkı yeni açılan davalar gibi yargılama harçlarına tabidir. Nitekim, Harçlar Kanunu’nun 10. maddesi gereğince yargılamanın iadesi davalarında, yeni davalar gibi harç alınacağı hükme bağlanmıştır. Aynı Kanun’un “Harcı ödenmeyen işlemler” başlıklı 32. madde gereğince ise ” Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse, işleme devam olunmakla beraber, bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır” şeklindedir. İlk Derece Mahkemesince yargılanmanın yenilenmesi talebine ilişkin olarak kanundaki düzenlemeye uygun şekilde harç alınmamış olduğu görülmektedir. Zira UYAP üzerinden yapılan araştırmada ilk derece mahkemesine 02.03.2020 tarihinde maktu başvuru harcı olan 54,40 TL’nin yatırılmış olduğu görülmektedir. Bahsi geçen tutar, her ne kadar başvuru harcı adı altında alınmışsa da esasen miktar itibariyle maktu karar harcına denk gelmektedir. Harçlar Kanunu 10. maddesi gereğince, yargılamanın yenilenmesi talepli davalar nispi harca tabi davalardan olduğundan, (1) Sayılı Tarife gereğince anlaşmazlık konusu değer üzerinden nispi harç alınması gerekmektedir. Dava harcı, kamu düzenine ilişkin olup, davanın görülmesi için yasayla getirilmiş dava şartı niteliğindedir. Bu nedenle, harç konusu HMK’nın 355. maddesi uyarınca, Dairemizce resen nazara alınmıştır. Yukarıda bahsedilen sebeplerle, ilk derece mahkemesince dava başvuru harcının ve nisbi harcın yatırılması hususunda, kanuni sonuçları hatırlatılmak suretiyle kesin süre verilmesi ve sonucuna göre işlem yapılması gerekmektedir. Dava harçlarının yatırılmış olması davanın görülebilmesi şartı olup, bu şart gerçekleşmeden davanın incelenip karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Davanın yukarıdaki açıklamalar ışığında yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Yargılamanın yenilenmesini talep eden davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, ilk derece mahkemesince, talep halinde iadesine, 4-Yargılamanın yenilenmesini talep eden davacı tarafından istinaf kanun yolu aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte, İlk Derece Mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair; HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 17.06.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.