Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/382 E. 2021/332 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/382
KARAR NO: 2021/332
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08.01.2021 tarihli ara karar
NUMARASI: 2020/281
DAVANIN KONUSU: Çek istirdadı
Taraflar arasında görülen istirdat davasında ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, kararda yazılı nedenlerle verilen Afyonkarahisar 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/77 esas sayılı dosyası üzerinden çek üzerine konulan ödeme yasağı kararının itiraz üzerine 08.01.2021 tarihli ara karar ile kaldırılması kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili ihtiyati tedbir talebini içerir dava dilekçesinde özetle; … Bankası Pendik Ticari Şubesine ait 28.03.2020 vade tarihli … numaralı 50.000,00 TL bedelli çekin davalıdan istirdatına, müvekkilinin haklı hamil olduğunun tespitine ve çekin müvekkile teslimine, davalı tarafından çek bedelinin tahsili durumunda müvekkilin telafisi mümkün olmayan zararı söz konusu olacağından, bu zarara sebebiyet vermemek açısından davanın devamı süresince ödeme yasağı kararının devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada dava şartı olarak zorunlu arabulucuk başvurusu yapılmadığını, davacının basiretsiz ve ağır kusurlu davranışıyla oluşan zarardan kendisinin sorumlu olduğunu, müvekkiminin, dava konusu çekin meşru, haklı ve iyiniyetli hamili olduğunu, bu nedenle çekin zayi edilmis olması müvekkilinin yetkili hamil olmasına engel teşkil etmeyeceğini beyan ederek, tedbir kararının kaldırılmasına karar varilmesini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı tarafın İİK’nın 72.maddesi uyarınca % 20 oranından az olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava konusu … Bankası Pendik Ticari Şubesine ait 28/03/2020 keşide tarihli … seri nolu 50.000-TL bedelli çek ile ilgili Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/77 E. sayılı dosyası ile görülen çek iptali davasında 29/01/2020 tarihli ara karar ile ödeme yasağı verildiği, … çeki elinde bulundurduğundan bahisle davaya müdahil olma talebinde bulunduğu ve verilen ödeme yasağı kararının kaldırılmasını talep ettiği, Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/07/2020 tarihli ara kararı ile ödeme yasağına itirazı reddettiği, iş bu ara kararın feri müdahil tarafından istinaf edilmesi üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1982 E. – 2020/1380 K. sayılı ilamında davalı tarafından yapılan itirazın, istirdat davasının görüldüğü ilk derece mahkemesince değerlendirilmesinin gerektiğinin bildirilmesi üzerine, iş bu istinaf incelemesine konu kararın verildiği anlaşılmaktadır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 08.01.2021 tarihli ara kararında; dava konusu … Bankası Pendik Ticari Şubesine ait 28/03/2020 keşide tarihli 0018034 seri nolu 50.000 TL bedelli çek üzerine Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından konulan 29/01/2020 tarihli ödeme yasağı kararının, çekin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğundan kaldırılmasına, ara kararın ilgili bankaya, Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesine ve taraflara bildirilmesine karar vermiştir. Bu ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; önceki beyanlarını tekrarla, İlk derece mahkemesince davaya konu çekin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğundan bahisle tedbir kararı kaldırılmış ise de davaya konu çekİN İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile takibe konulduğunu, ilk derece mahkemesi ara kararında belirtilen icra takibi ile işbu davaya konu icra takibi farklı olduğunu, Davalının çeki iktisabında ağır kusuru olduğuna ilişkin olarak; davalı taraf gerek cevap dilekçesinde gerekse duruşmalarda müvekkilinin bahse konu çeki nasıl ve ne şekilde ve/veya hangi mal veya hizmet karşılığında iktisap ettiğine yönelik herhangi bir beyanda bulunmadığını, davalının çeki devralmış olduğu hakkında şikayette bulunulan ve imza itiraz davası açılan dava dışı …’nın herhangi bir işi olmayan, vergi kaydı bulunmayan, hakkında açılmış onlarca icra takibi bulunan bir kişi olduğunu, tedbir taleplerinin yönelik yaklaşık ispat gerçekleşmiş olduğundan çeke ilişkin tedbir kararı verilmesi gerektiğini, Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/77 E. sayılı çek iptali davasının açılma tarihinin 29.01.2020 tarihi olduğunu, çeke ilişkin ödeme yasağı konulmasına ilişkin ilgili bankaya yazılan yazı tarihinin ise 07.02.2020 olduğunu, anılan çekin keşide tarihinin 28.03.2020 tarihi olduğunu, o halde sonuç olarak davalı yanın çeki iktisap tarihinin TTK’nın 704. maddesi gereğince “çek görüldüğünde ödeni” kuralı uyarınca 28.03.2020 tarihi olduğunun kabulü gerektiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinaf incelemesine konu ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, 08.01.2021 tarihli ara kararın kaldırılmasını ve müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlarına yol açmaması açısından anılan çeke ilişkin olarak tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca açılan çek istirdadı davası içinde dava konusu çekin ödenmesinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, 08.01.2021 tarihli çek üzerindeki ödeme yasağının kaldırılmasına yönelik verilen ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinde; Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/72 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada, eldeki istinafa konu … Bankası Pendik Ticari Şubesine ait 28/03/2020 keşide tarihli … seri nolu 50.000 TL bedelli çeke ilişkin olarak çek zayi nedeni ile iptal davası açıldığı, istinafa konu davanın davalısı olan …’nin söz konusu iptal davasında müdahale talebinde bulunarak çekin kendisinin uhdesinde olduğunu beyan ettiği, bunun üzerine davacı tarafından istirdat davası açılarak dava içerisinde çekin üzerine ödeme yasağı konulmasını tedbiren talep ettiği anlaşılmaktadır. Davacı …’nün çek lehtarı olduğu çekin keşidecisinin dava dışı …Marketçilik …. A:Ş. olduğu anlaşılmakla davacı vekili dava dilekçesinde, İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı takibe konu söz konusu çekin dava dışı … tarafından müvekkili …’nün imzasının taklit edilmesi suretiyle davalı …’ye cirolandığı, bu şekilde sahte imza ile tedavüle çıkartıldığını iddia etmektedir. İstanbul 27. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/131 esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan imzaya itiraz davası da bulunduğu dava dilekçesindeki beyanlardan anlaşılmaktadır. Davacı vekili 17.12.2020 tarihli dilekçesinde; davalı …’nın çeki devir almış olduğu … isimli şahsın herhangi bir ticari faaliyette bulunmayan vergi kaydı dahi olmayan ve hakkında açılmış onlarca dava bulunan şahıs olduğunu, dolayısıyla …’nin ne şekildeki bir ticari ilişkiye dayanılarak söz konusu çeki iktisap ettiği hususunu ispata muhtaç olduğunu ileri sürmektedir. Davalı vekili ise cevap dilekçesinde; davacı yanın dava konusu çeki rızası hilafına elden çıkarmış olduğu hususunun soyut nitelikte bir iddiaya dayandığı, müvekkilinin dava konusu çekin meşru ve iyi niyetli hamili olduğunu öne sürmektedir. TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmektedir. Çek ödeme aracı olup sebepten mücerrettir. TTK’nın 677. maddesindeki düzenlemeye göre, imzaların istiklali prensibi gereği, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesine göre çeki iktisap edenin, çeki iktisapta ağır kusurunun bulunduğunun ayrıca kanıtlanması gerekir. İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, İstanbul 27. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/131 esas sayılı dosyası ve talep konusu çek görüntüsü, dosya içerisine alınmadan ilk derece mahkemesince tedbir talebi hakkında karar verilmiştir. Dolayısıyla sözkonusu dosyalardaki taraf sıfatları, talep ve dava konusu ile istinafa konu eldeki davaya esas bahsi geçen çek denetlenememektedir.Yukarıdaki açıklamalara göre ilk derece mahkemesinin uyuşmazlık noktalarını net olarak ortaya koymadığı, sadece soyut hukuki tartışma yapıp dosya kapsamında toplanan delilleri değerlendirmediği, kararın bu haliyle istinaf denetimine elverişli bir karar olmadığı anlaşılmaktadır. Tüm bu değerlendirmeler ışığında, kararın bu haliyle istinaf denetimine elverişli bulunmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, esasa dair istinaf sebepleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında talebin yeniden değerlendirilmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.18.03.2021
KANUN YOLU:HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.