Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/349 E. 2021/699 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/349
KARAR NO : 2021/699
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2014/725 Esas – 2018/1137 Karar
TARİHİ: 10/10/2018
DAVA: Tazminat
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların Fransa-Paris’te faaliyet gösteren ve turizm işiyle iştigal eden … şirketinin yetkili temsilcisi ve ortakları olduğunu, söz konusu şirketin IATA acentası olup müvekkili şirkete ait uçak biletlerini satıp kendi komisyon ve ücretlerini düştükten sonra bakiyesini IATA’ya yatırdıklarını, Haziran 2008 – Temmuz 2008 döneminde IATA’da nezdinde uçak bilet bedelleri tarifesinde yer alan bilgisayar sistemine hukuka aykırı olarak erişip tarifeden çok daha düşük bedelle uçak bileti satmak suretiyle müvekkili şirketi toplam 392.407,97-EURO zarara uğrattıklarını, davalıların eylem birliği içinde haksız fiileriyle müvekkili şirkete vermiş oldukları zararın 3095 Sayılı Yasasının 4/a maddesi gereğince işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri savunmasında özetle; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, ayrıca davacı şirketin muhatabının … Şirketi olduğunu, kendilerine husumet yönetilemeyeceğini, kaldı ki müvekkillerinin sisteme haricen girip düşük bedelle bilet satmalarının söz konusu olmadığını, bilet satışının tamamen IATA’da ve davacı şirketin talimatları doğrultusunda yapıldığını, bu nedenlerle davanın tümden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise de davacı tarafın da ihmal derecesine göre kusuru bulunduğundan belirlenecek tazminattan indirim yapılmasını talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 10/10/2018 tarihli, 2014/725 Esas – 2018/1137 Karar sayılı kararında, “…Dava konusu yapılan alacağa ilişkin olayla ilgili olarak davalı … dışındaki diğer üç davalı ile ilgili Paris İstinaf Mahkemesi Paris Yüksek Asliye Mahkemesinin 13.Ceza Dairesi esas no:1 nolu dosya üzerinden yapılan yargılama sonucunda davalıların mevcut eylemlerinden dolayı suçlu bulunmuşlar ve eylem kapsamında davacı THY toplam 1.716.360-EURO zarara uğradığından bahisle iş bu zararın davalılardan tahsiline karar verilmiş, söz konusu karar davalılar yönünden kesinleşmiş, kesinleşen iş bu kararın tenfizi için Bakırköy 7.AHM 2016/564 esas sayılı dosyası üzerinden yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.Her ne kadar davalılar aynı olayla ilgili Bakırköy 7.AHM 2016/564 esas sayılı dosyasında tenfize konu edilen yabancı mahkeme kararı bulunduğundan bahisle derdestlik itirazında bulunmuş ise de, yabancı ceza mahkemesinin kararının tenfizine ilişkin davanın derdest dava olarak kabul edilemeyeceği, ancak tenfize konu yabancı mahkeme kararının kesin delil olarak değerlendirilebileceği, mahkememizce kabul edilmiştir. Her ne kadar davacı şirket tarafından davalı … aleyhine de alacak davası açılmış ise de; söz konusu davalının dava dilekçesinde belirtilen …. Şirketinin ortağı olduğu, ortaklık dışında olayla ilgili herhangi bir bağlantısının bulunmadığı, ortağı olduğu şirketin tüzel kişiliği bulunduğu ve ayrıca diğer davalılar gibi Paris İstinaf Mahkemesi tarafından haksız eylem nedeniyle aleyhine herhangi bir hüküm tesis edilmediğinden bu davalı yönünden davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı … dışındaki diğer davalıların davacı şirkete ait biletlerin sisteme müdahale etmek suretiyle düşük fiyatla satılması suretiyle davacı şirketi dava dilekçesinde belirtilen miktar itibariyle 392.407,97-EURO zarara uğrattıkları, davalıların iş bu eylemlerinden dolayı Paris Yüksek Asliye Mahkemesinin 13. Ceza Dairesinin Esas No:1 olan dosyasında yargılandıkları ve güveni kötüye kullanma eyleminden dolayı cezalandırılıp bu eylem nedeniyle THY’ye vermiş oldukları toplam 1.716.360-EURO’nun kendilerinden tahsiline karar verildiği, söz konusu kararın kesinleşerek Bakırköy 7.AHM 2016/564 esas sayılı dosyasında tenfize konu edildiği, belirtilen yabancı mahkeme kararının mahkememizce kesin delil olarak değerlendirildiği, iş bu kararda belirlenen tazminat miktarının mahkememiz dosyasındaki talep edilen tazminat miktarından çok daha fazla olduğu, bu nedenlerle tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla davacı tarafın talep etmiş olduğu 392.407,97-EURO’nun … dışındaki davalılardan tahsiline, … aleyhine açılan davanın ise kendisine husumet yöneltilemeyeceğinden pasif husumet nedeniyle reddine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:İlk derece mahkemesinin pasif husumet yokluğundan davalı … hakkındaki davanın reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olup, hükmün işbu kısmının bozulması ve davalı … bakımından da davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, çünkü aralarında davalı … de yer aldığı tüm davalıların Paris’te faaliyet göstermiş münfesih … şirketinin yetkili temsilcisi, ortakları ve çalışanları olduklarını, Huzurdaki davanın; davalıların yapmış oldukları usulsüz ve haksız işlemler ile uçak bileti fiyatlarının çok düşük gösterilmesi, bu çok düşük bedeller üzerinden bilet satılması sonucunda davacı müvekkili Ortaklığı zarara uğratılmış olması sebebiyle mahiyeti itibariyle Borçlar Kanunu’nun “haksız fiil” hükümleri çerçevesinde açılmış bir alacak davası olduğunu, Davalılardan … mezkur şirketin ortağı olması ve Fransa’da kendisi aleyhine bir ceza davası açılmamış olması olgularının kendisini Borçlar Kanunu’nun “haksız fiil hükümleri çerçevesinde davacı/müvekkil Ortaklığın uğramış olduğu zararın tazmini sorumluluğundan hukuken kurtarmayacağının izahtan vareste olduğunu, bu itibarla; davalı … de diğer davalılar ile birlikte müvekkili Ortaklığın bilirkişi raporunda son derece isabetle tespit edilen 392.407,92 Euro tutarındaki zararının tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, Hal böyle iken; ilk derece mahkemesince davalı … bakımından davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olup, hükmün işbu kısmının bozulması ve mezkur davalı bakımından da haklı davanın kabulüne karar verilmesi için istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davacı şirketin uçak biletlerinin … isimli sistemi manuple ederek gerçek rakamdan düşük rakamlar gösterilerek satışından dolayı davacı zararının davalılardan tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır. Mahkemece yazılı gerekçe ile davalı … dışındaki davalılar yönünden davanın kabulüne, davalı … yönünden ise davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi HMK 355 maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut uyuşmazlıkta, Paris Mahkemesi tarafından davalılardan … dışındaki davalılar aleyhine verilmiş ve kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı mevcut olup, bu kararda şahsi hakkın iadesi kapsamında davacının dava konusu bilet satış işlemleri nedeniyle uğradığı zararın tazminine de karar verilmiştir. Bu kararın Türk Hukuku tarafından tanınması ve tenfizi için de başvurulmuştur. Davalı … ‘ in dava dilekçesinde belirtilen Fıransa da mukim … Şirketinin yöneticisi olmayıp ortaklarından olduğu, 21.01.2018 tarihli bilirkişi rapor içeriğinde yer verildiği üzere şirket ortaklığı dışında davacı zararına haksız eyleme dayanak işlemler yaptığına dair kanıt da sunulmadığı, ortağı olduğu şirketin ayrı tüzel kişiliği bulunduğu ve ayrıca diğer davalılar gibi Paris İstinaf Mahkemesi tarafından haksız eylem nedeniyle aleyhine herhangi bir hüküm de tesis edilmediği gözetildiğinde, bu davalı yönünden kuralan hüküm isabetli olup, aksi yöndeki davacı vekili istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.İlk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 03.06.2021 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.