Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/2321 E. 2021/1718 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2321
KARAR NO: 2021/1718
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 28.04.2021
NUMARASI: 2021/108 Esas – 2021/477 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
Zayi belgesi verilmesi talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle talebein reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait muhasebe kayıtlarının, defter ve belgelerinin saklı bulunduğu … Mahallesi … Cad. No:… Büyükçekmece/İstanbul adresinde bulunan … isimli iş hanında, 31/12/2020 tarihinde yangın meydana geldiğini, şirket yetkilisinin 22/01/2021 tarihinde yaşanan yangından haberdar olduğunu, müvekkilinin yokluğunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı Avrupa Yakası İtfaiye Şube Müdürlüğüne başvurularak kendilerine yangın raporu verilmesi talebinde bulunulduğunu, itfaiye yetkili birimleri tarafından 22/01/2021 tarihli yangın ek rapor düzenlendiğini ve müvekkili şirket yetkilisine verildiğini, müvekkili şirkete ait 2019 yılı dahil ve öncesine ait alış-satış faturaları, tahsilat makbuzları, tediye makbuzları, banka ekstreleri ve dekontları, SSK bildirge ve vergi beyannameleri, işçi özlük dosyaları, yevmiye- kebir- envanter defterleri, Vergi-SSK Ödeme Dekontlarının yangın sebebiyle zayi olduğunu, TKK’nın 82/7.maddesi uyarınca 2019 ve geçmiş yıllara ait tüm defter, fatura ve sair belgelerimin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… Davacı tarafça TTK 82/7 maddesine dayanarak yangın nedeniyle ticari defterlerinin, zayi olan 2019 yılı dahil ve öncesine ait alış-satış faturaları, envarter defterleri, ticari diğer vesikaların yanmış olmaları nedeni ile zayi olduğunun tespitini istemiştir. Mahkememizce verilen süre üzerine iptali istenen belgeler ile ilgili davacı vekilince açıklamada bulunulsa da belirli ve somut bir şekilde hangi belgelerin zayi nedeniyle iptallerinin istendiğinin belirtilmediği, talebin açık ve net bir şekilde hangi belgeler yönünden geçerli olduğunun belli olmadığı, 2019 yılı dahil ve öncesine ait alış-satış faturaları, envarter defterleri, ticari diğer vesikaların tamamının iddia edildiği gibi yangının meydana geldiği yerde bulunduğuna yönelik davacı tarafın bu iddiası ispatlanamadığı gibi davacı tarafça yapılan açıklamaların mahkememiz ara karar gereğini karşılamadığı, yangın tarihinden önce davacı tarafın 109.019,06-TL vergi borcunun bulunduğu,31/12/2021 tarihinde meydana gelen yangın nedeni ile 07/01/2021 tarihinde düzenlenen yangın raporuna göre sevkiyat alanında …i ayakkabıya ait muhtelif sayıda karton kutu ve koli ile muhtelif sayıda ayakkabı tabanları tamamen yanmak sevkiyat alanı elektirik tesisatı ve telefon hatları kısmen yanmak asma tavan ve duvar sıvalarının hararetten dökülmek alan dahikl ıslanmak ve islenmek müdahale esnasında camları kıırlmak sureti ile zarar gördüğü belirtilmiş, 22/01/2021 tarihinde davacı tarafın talebi üzerine düzenlenen yangın ek raporunda 15.01.2021 tarihinde çekilen fotograflarda Büyükçekmece … mahallesi … caddesi no:… (… )sayılı adreste … mal sevkiyatı alanına girişe göre sağ tarafta bulunan camekanla ayrılmış yaklaşık 5 m büyüklüğündeki evrakların arşivlendiği odada yanma meydana geldiği belirtilmiş olup meydana gelen olayda tacir olan talep eden davacı şirketin işbu belgeleri, faturaları ve ticari defterleri, kapalı sağlam bir dolap içinde muhafaza etmek veya bu konuda gerekli tedbirleri almak suretiyle gereken özeni ve dikkati göstermesi gerekirken, bu olayda olduğu gibi özensiz ve dikkatsiz davranmak suretiyle TTK’nın 18/2. Maddesi gereği basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü de ihlal ettiği anlaşıldığı …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde de belirttikleri şekilde şirket yetkilisinin … olduğunu, bu yangından haberinin 22.01.2021 tarihinde olduğunu, 22.01.2021 tarihli Yangın Ek Raporunda ismi geçen … ‘ın müvekkili şirketin yetkilisi olmadığını, bu nedenle şirket yetkilisi olmayan bir kimsenin öğrendiği bilginin şirketi bağlayacağını iddia etmenin hayatın olağan akışına ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirket yetkilisinin şirket muhasebe evraklarının yandığından 22.01.2021 tarihli yangın ek raporuyla haberdar olduğunu, bu tarihten itibaren 15 günlük sürede dava açılmasını sağladığını, ilk derece mahkemesi kararında şirket yetkilisi olmayan kişiyi şirket yetkilisi olarak kabul etmenin hukuka aykırı olduğunu, Yangının çıktığı yer ve yanan ürünlerin niteliği dikkate alındığında muhasebe evraklarının bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu yönündeki tespitin yerinde olmadığını, mahallinde keşif yapılmadan bu konuda tespite varılmasının da hukuka aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinin şirket yetkilisi olmayan kişilerin yangını öğrenmesinin şirketi bağlayacağı yönündeki tespitine katılmanın mümkün olmadığını, şirketin yetkililerinin kim olduğunun ticaret sicil kayıtlarında sabit olduğunu, bu konuda yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verildiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin bir çekişmesiz yargı işidir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının talebi, TTK’nın 82/7. maddesi uyarınca açılmış bir zayi belgesi verilmesi talebi olup anılan yasal düzenlemede, yasada düzenlenen ve benzeri nedenlerle zayi olan defterlerin zayi olması halinde zayi belgesi verilebileceği düzenlenmiştir. Mahkemece, davanın süresinde açıldığı kabul edilmiş, ancak yangında zayi olan talep ve dava konusu defter ve belgelerin muhafazasında özensiz davranıldığı, davacının ticari defterlerini korumak için gerekli önlemleri almadığı ve davacı tarafından mahkemenin verdiği sürede iptali istenen belgelerin yeterince açıklıkta belirtilmediği kabul edilerek karar verilmiştir. Dava, basit usule tabi olmakla, HMK’nın 320/1. maddesi uyarınca duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün ise de bunun için hukuki dinlenilme hakkının tam olarak sağlanmış olması ve müphem noktaların açıklığa kavuşmuş olması gerekir.Zayi belgesi verilmesi talebi, çekişmesiz yargı işi olup HMK’nın 385/2. maddesi uyarınca resen araştırma ilkesine tabidir. Mahkemenin resen araştırma yapması gerektiği hususu TTK’nın 82/7. maddesinde de açıkça belirtilmiştir.HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkı, açıklama ve ispat hakkını ve mahkemenin bu açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve karaların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini de kapsar. Davacıya taleplerini açıklama fırsatı verilmeden sonuca gidilmesi, hukuki dinlenilme hakkını ihlal eder niteliktedir.Yangın ek raporu içeriğine göre davacı adresinde mal sevkiyat alanında girişe göre sağ tarafta bulunan camekânla ayrılmış evrakların arşivlendiği odada yanma meydana geldiğinin tespit edildiği, muhtelif miktarda muhasebe ve SGK evrakının yanarak zarar gördüğünün beyan belirlendiği anlaşılmıştır. Buna göre davacının TTK’nın 82. maddesi uyarınca ticari belge ve defterlerini saklama konusunda özensiz davrandığını bu kapsamda söyleyebilmek mümkün değildir. Kaldı ki davacı vekilince mahkemenin tensip ara kararı uyarınca izahat dilekçesi sunulduğu da anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece yapılması gereken, davacının duruşmaya çağrılarak defter ve kayıtların zayi oluş şekli ile ilgili açıklama ve delillerinin sorulması, yasa maddesinde zayi hallerinin sınırlı olarak sayılmadığı gözetilerek dosyaya sunulan tüm deliller değerlendirilmek ve resen araştırma ilkesi doğrultusunda gerekli eksik belge ve deliller toplandıktan sonra ve gerekirse talebe konu hangi belgelerin tacir tarafından saklanması zorunlu belgelerden olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yapılıp, rapor alındıktan sonra davacı talebinin esası hakkında bir karar vermekten ibarettir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine,4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair;HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 30.12.2021
KANUN YOLU:HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.