Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/2256 E. 2022/57 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2256
KARAR NO: 2022/57
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/10/2021 TARİHLİ EK KARAR
NUMARASI: 2021/656 D. İş. – 2021/656 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, kararda yazılı nedenlerle verilen ihtiyati haciz kararına karşı borçlu tarafından yapılan itirazın kabulüne ilişkin verilen ek karararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; 11/09/2019 keşide tarihli, 30/04/2021 vade tarihli 400.000,00 USD bedelli bono nedeniyle müvekkilinin alacaklı olduğunu, vadesinde borçlunun/borçluların borçlarını ödemediğini belirterek, borçluların borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 02.09.2021 tarihli kararıyla; “….İncelenen tüm dosya kapsamına ve talebe dayanak çekin/ bononun / senedin içeriğine göre; yukarıda yazılı alacak miktarının varlığı ve alacağın vadesinin geldiği anlaşılmakla; bu alacak için borçlu tarafından verilmiş bir rehinde bulunmadığından ihtiyati haciz isteyenin karşı taraf/borçlular hakkındaki talebinin İİK’nun 257. maddesindeki yasal koşulları gerçekleştiği…” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin %15 teminat karşılığı kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı, borçlular vekili tarafından, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, süresinde itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlular …, … Ltd.Şti, … Ltd.Şti. vekili itiraz dilekçesinde özetle; takip dayanağı senedin ekte yer alan 08.08.2019 tarihli pay devir ve temlik sözleşmesi gereği verildiğini, devir eden şirket ve de sözleşmenin kefile olan davalı tarafça işbu sözleşmeden doğan edimin yerine getirilmediğini, proje çalışmaları esnasında yöre halkından kaynaklanan dirençlerin yaşandığını, sahaya iş makinelerinin sokulmadığını, iş makinelerine köylüler tarafından zarar verildiğini, ÇED raporu için yöre halkı tarafından dava açıldığını, bu hususların müvekkili tarafından davalı alacaklıya ihtarname keşide edilmek suretiyle bildirildiğini, sözleşmede yer verilen takip konusu senedin davalı tarafça edimlerin yerine getirileceği inancıyla verilmiş olduğunu, bu sebeple senede dayalı olarak takip yapılamayacağını beyanla, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 20.10.2021 tarihli ek kararıyla; “…İtiraz eden borçlular vekilince, ihtiyati haczin dayanağı senedin pay devri ve temlik sözleşmesi gereği verildiği, bu sözleşmenin iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olup karşı tarafça sözleşmeden kaynaklı edimlerin yerine getirilmediği, senetten dolayı borçlarının olmadığı ileri sürülerek itiraz olunmuş ise de, itirazların İİK 265/1 maddesi kapsamında kalmaması, anılan hüküm gereğince, ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine Mahkememizin sayılan sebeplere hasren, sınırlı inceleme yapabileceği, ileri sürülen itiraz sebeplerin ise esasa ilişkin bir menfi tespit yargılamasının konusu olabileceği kanaatiyle itirazın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir. Bu ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili tarafafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını tekrarlamış ve ihtiyati haciz istemine konu edilen bononun üzerindeki şirket kaşesinde iki aynı el ürünü imzanın yer aldığını, bu imzaların kime ait olduğu senet metninde görülmese dahi … tarafından müvekkilleri … ve … aleyhine de ihtiyati haciz talep edildiğini, ihtiyati hacze konu olan senedin 08.08.2019 tarihli pay devir ve temlik sözleşmesi gereği verildiğini, devir eden şirket ve kefil … tarafından sözleşmeden doğan edimlerin yerine getirilmediğini, ihtiyati haciz kararının takibe konulduğu İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinin iptali için İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/511 esas sayılı dosyası üzerinden dava ikame edildiği beyanla, ilk derece mahkemesinin 20.10.2021 tarihli ek kararının kaldırılmasına ve itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca kambiyo senedine dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebi kabul edilerek ihtiyati hacze karar verilmiştir. Borçlular vekilinin bu kararı itirazının reddine dair verilen ek karara karşı, itiraz borçlular vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Talebe konu 11.09.2019 düzenleme tarihli, 30.04.2021 vadeli, 400.000 USD tutarlı senedin keşidecisinin (borçlusunun) … Ltd.Şti. , lehtarının … olduğu anlaşılmaktadır. İhtiyati hacze itiraz eden tarafından İstanbul Anadolu 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/511 esas sayılı dosyası ile ihtiyati hacze konu senede ilişkin başlatılmış takibin iptali için dava açıldığı itiraz dilekçesinde beyan edilmiş olmakla, söz konusu davanın eldeki ihtiyati haciz kararına konu senetten dolayı borçlu olunmadığının tespitine yönelik bir talebi içermediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle itirazın, ihtiyati haciz kararını veren mahkemece karara bağlanmasında usule aykırılık yoktur. İhtiyati haciz isteyebilmek için İİK’nın 257/1. maddesine göre, alacağın muaccel olması ve rehinle temin edilmemiş olması yeterlidir. İİK’nın 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, bu sayılanlar dışında başka bir sebebe dayanılarak ihtiyati hacze itiraz edilmesi mümkün değildir. İtiraz eden borçlu tarafça ileri sürülen, senedin 08.08.2019 tarihli pay devir ve temlik sözleşmesi kapsamında karşı tarafça taahhüt edilen edimlerin ifasını teminen verildiği, ancak karşı tarafın taahhüdünü yerine getirmediği şeklindeki itiraz nedenleri ve savunmaları, ihtiyati hacze itiraz kapsamında dinlenemez. Somut olayda borçluların itiraz nedenleri taraflar arasında görülecek esasa ilişkin bir dava içinde ileri sürülebilecek niteliktedir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince, borçlunun ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Açıklanan bu gerekçelerle, uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, borçlular vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca, itiraz eden borçlular vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-İtiraz edenler tarafından yatırılan istinaf başvuru ve karar harçlarının Hazineye gelir kaydına; bakiye 21,40 TL istinaf karar harcının itiraz edenlerden tahsiline, Hazineye gelir kaydına, 3-İtiraz edenler tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 20.01.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİKnın 265/son maddeleri uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.