Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/2200 E. 2021/1701 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2200
KARAR NO: 2021/1701
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/11/2021 tarihli Ek karar.
NUMARASI: 2017/285 E. – 2017/331 K. (Ek kararın istinafı)
Kocaeli 2.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.11.2021 tarihli ek karara karşı davacı vekili tarafından 10.11.2021 tarihli dilekçe ile istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili, ihyası istenen şirkete tasfiye memuru atanması talebiyle ilk derece mahkemesine başvurmuş, davacının bu talebi 05.11.2021 tarihli ek kararla reddedilmiştir. Davacı vekili talebinde, ilk derece mahkemesinde açılan ihya davası sonucunda, … Tic. Şti’nin Kocaeli 1. İş Mahkemesinin 2013/258 Esas sayılı dosyasıyla sınırlı olmak üzere ihyasına karar verildiğini, iş mahkemesi dosyasında verilen kararın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 16.06.2021 tarih 2020/2096 Esas 2021/647 Karar sayılı ilamı ile kaldırıldığını, Daire gerekçesinde TTK’nın 547.maddesi gereğince tasfiye edilen şirketin ihyası halinde ek tasfiye için son tasfiye memurlarının veya yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması gerektiği, kanuni gereklilik yerine getirilmeden tasfiye memuru yerine doğrudan şirkete Tebligat Kanun’unun 35. maddesi gereğince yapılan tebligatın geçersiz olduğu, bu nedenle davacı tarafça … Şirketine tasfiye memuru atanması sağlanarak dava dilekçesi, bilirkişi raporu ve diğer belgelerin tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği belirtildiğinden şirkete tasfiye memuru atanması talep edilmiştir. İlk derece mahkemesinin 05.11.2021 tarihli ek kararında; mahkemece verilen nihai karara yönelik istinaf başvurusunun yerinde görülmeyerek reddedilerk kararın kesinleştiği, yeniden bu dosya üzerinden tasfiye memuru atanması talep edilemeyeceği gerekçesiyle, talebin reddine dair ek karar verilmiştir. Bu ek karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. HMK’nın 305/A maddesi uyarınca, taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Somut olayda, Dairemizce verilen 04.04.2019 tarihli karardan sonra yasada belirtilen süre geçtiğinden anılan hüküm uyarınca istinaf başvurusunda bulunulması mümkün değildir.Diğer yandan, dosya kapsamında ihyası istenilen şirketin re’sen terkin edildiği belirtilerek Kocaeli 1.İş Mahkemesinin 2013/253 Esas sayılı dosyasında taraf teşkilinin sağlanması için ihyasının talep edildiği anlaşılmıştır. Dosya içerisinde bulunan sicil kayıtlarında, ihyası istenilen … Tic. Şti.’nin 17.06.2014 tarihinde sicil kaydının TTK’nın geçici 7.maddesi gereğince silindiği anlaşılmıştır. Diğer bir anlatımla şirketin TTK’nın 529 vd maddelerine göre tasfiye sürecine girmediği bu nedenle ihyasında TTK’nın 547.maddesinin uygulanamayacağı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararında, şirketin ihyasına karar verilerek TTK’nın 547. maddesine göre ek tasfiye yapılmasına karar verilmiş olup, davacının istinaf başvurusu üzerine Dairemizce ek tasfiyenin TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince yapılması gerektiğinden tasfiye memuru atanmasına gerek bulunmadığı, ancak ihyanın sınırlandırılmaması nedeniyle Kocaeli 1.İş Mahkemesinin 2013/258 Esas sayılı dosyasının yargılama ve infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere şirketin ihyasına karar verilerek ilk derece mahkemesi kararı düzeltilmiştir. Gerçekten de Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25.01.2017 tarih ve 2016/14991 E- 2017/481 K sayılı emsal ilamı ve istikrar kazanmış Yargıtay içtihadına göre, TTK’nın geçici 7. maddesi hükümlerine göre re’sen terkin koşulları oluşması nedeniyle ticaret sicil müdürlüğünce sicil kaydı terkin edilen şirketler yönünden tasfiye memuru atanmasına gerek bulunmamaktadır. Tasfiye kararı ile şirketin terkin öncesindeki organları, tasfiye amacıyla sınırlı olarak görevlerine devam edeceğinden, şirketin bu organlarınca temsil edilmesi gerekir. Bu durumda, şirket TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince terkin edilip, Kocaeli 1. İş Mahkemesinin 2013/258 Esas sayılı dosyasının yargılama ve infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verildiğinden, şirketin mevcut organları tarafından temsili gerekir. Terkin ile derdest davanın görüldüğü tarih arasında herhangi bir nedenle şirketi temsil eden organların ortadan kalkması halinde ise davaya bakan iş mahkemesince derdest dava ile sınırlı olmak üzere atanacak bir temsil kayyımı tarafından şirketin temsili sağlanmalıdır. Açıklanan bu gerekçeyle, davacı vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1.maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 30.12.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.