Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/2138 E. 2022/13 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2138
KARAR NO: 2022/13
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/09/2021
NUMARASI: 2017/491E. – 2021/849 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Nakliyat sigorta sözleşmesi- prim alacağı)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen hükme karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, davasında özetle; davalı şirketin müvekkili şirket nezdinde … poliçe numarası ile 01.01.2014/2015 tarihleri arasında Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalandığını, müvekkili şirket tarafından sözleşmenin tarafı olarak kendisine düşen bütün yükümlülüklerin yerine getirilmesine karşın davalının sözleşme kapsamında ödemeyi taahhüt ettiği bedeli ödemekten kaçındığını, davalı şirketin sözleşme kapsamında 37.872,72 Euro asıl alacak ve 3.429,90 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplamda 41.302,64 Euro’yu müvekkiline ödemesi gerektiğini, bu alacağın tahsili için davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ve davalının haksız itirazı ile takibin durdurulduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, savunmasında özetle; öncelikle zamanaşımı defi ileri sürmüş ve bir yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden davanın reddini talep etmiş, esas yönünden ise davalı şirketin Kazakistan ofisi tarafından Rusya’da ticari faaliyet gösteren … firması aracılığıyla yine Rusya’da faaliyet gösteren … firmasına ait emtiaların 16.08.2014 tarihinde … plaka sayılı araç ile müvekkili şirket tarafından taşınması esnasında yangın meydana geldiğini, yangın sebebiyle … firması farafından, ilk olarak 46.000 $ talep edildiğini, ardından 1.609.525,11 ruble karşılığı 59.000,00 $’nin müvekkili şirketin …’den olan alacağından mahsup edildiğini, yani müvekkili şirketin taşıma esnasında meydana gelen yangın sebebiyle 59.000,00$ alacağından mahrum kaldığını, davacı şirketin ise müvekkili şirketin taşıma işlerini sigortaladığını, ancak geçerli olmayan bir sebeple, davacı sigorta firması tarafından yangın sebebiyle ortaya çıkan zararın ödenmediğini, davacının mevcut hasar bedelini poliçe kapsamında ödememesi ve bunun üzerinde de poliçeden doğan alacağının hakkaniyete ve dürüstlük kuralına aykırılık teşkil etmesi nedeniyle talebin haksız olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Zamanaşımı Yönünden Yapılan Değerlendirmede; 6102 sayılı TTK’nun ‘Zamanaşımı’ başlığını taşıyan 1420. Maddesi şu şekildedir: ‘MADDE 1420- (1) Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.’ Bu hükme göre, sigorta ettirenin borcu olan prim ödeme borcu muaccel olduğu andan itibaren zamanaşımı süresi iki yıldır. Taraflar arasında Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası Abonman Sözleşmesinin 01.01.2014 tarihinde imzalandığı, prim olarak 42.000,00 euro kararlaştırıldığı, ödemelerin taksitler halinde 01.02.2014 – 01.08.2014 tarihleri arasında 7 taksitte ödenmesi kararlaştırıldığı, poliçede açıkça ödeme tarihleri kararlaştırıldığından son ödeme tarihlerinden sonraki günden itibaren zamanaşımı sürelerinin işlemeye başlayacağı, davaya konu prim alacağı için İstanbul Anadolu .. .İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası üzerinden 13.12.2016 tarihinde takibe geçildiği, takip tarihi itibari ile 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, işbu davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. “gerekçesiyle, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davalı … Lojistik A.Ş.’nin müvekkil şirket nezdinde … poliçe numarası ile 01.01.2014-01.01.2015 tarihleri arasında Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalanmış olup devam eden sözleşmeye ek olarak 05.08.2015 tarihinde 37.872,77 Euro prim ile kapasite ayarlama zeyilnamesi düzenlendiğini, davalı şirketin sözleşme kapsamında 37.872,72 Euro asıl alacak ve 3.429,90 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplamda 41.302,64 Euro ( 161.068,00 TL ) müvekkil şirkete ödenmesi gereken borcu bulunduğunu, müvekkili şirketin sigorta sözleşmesinin tarafı olarak kendisine düşen bütün yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen davalı tarafın sözleşme kapsamında ödemeyi taahhüt ettiği bedeli ödemekten kaçındığını, İlk derece mahkemesince alınan 09.08.2021 tarihli bilirkişi raporunun da davadaki haklılığı ortaya koyduğunu, raporda ” vadeleri içinde yürürlükte kalmış dava konusu poliçenin prim ödemesinin yapılmaması,…, eş deyişle 37.872,77 Euro alacağını talep edebileceği” hususunun belirtildiğini, yani talep edilen alacağın taksite bağlanmış olan alacak olmayıp, 05.08.2015 tarihli poliçeye ek olarak yapılan zeyilnameye ilişkin alacak olduğunu, kaldı ki her iki tarafın da tacir olup işbu alacağın cari hesap alacağı niteliğini kazandığını ve on yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, zamanaşımı süresinin alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başladığını, eğer alacağın muaccel olması bir bildirime bağlı ise zamanaşımı bu bildirimin yapıldığı günden itibaren işlemeye başlayacağını, zeyilnameyle devam ettirilen 05.08.2015 tarihli sigortaya ilişkin olarak düzenleme tarihinden itibaren herhangi bir ödeme yapılmadığını, Açıklanan bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, sigorta prim alacağı için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davaya esas İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının … sigorta A.Ş., borçlunun … Şti. olduğu, 41.302,64 Euro toplam alacak için icra takibi başlatıldığı, takip sebebi olarak 37.872,72 Euro asıl alacak (01.01.2014 tarihli … 87-4 nolu poliçeden kaynaklı prim alacağı) şeklinde gösterildiği, borçlu vekilinin icra dosyasına itirazında, müvekkilinin alacaklıya borcu bulunmadığından borca ve faize itiraz edildiği, takip tarihinin 07.12.2016 olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde yurtiçi taşıyıcı mali mesuliyet sigortası abonman sözleşmesi (blok dövizli) adı altında belge suretinin incelenmesinde; 11.02.2014 tarihinde düzenlendiği sigortalının adının… Lojistik olduğu, poliçenin 01.01.2014 ila 01.01.2015 tarihlerini teminen düzenlendiği anlaşılmaktadır. Yurtiçi taşıyıcı mali mesuliyet sigortası abonman (blok) zehilnamesi (dövizli) (tahsil ) şeklinde belge sureti de dosyada bulunmakla, belgenin düzenlenme tarihinin 05.08.2015 olduğu, sigorta başlangıç ve bitiş tarihlerinin 01.01.2014 ile 01.01.2015 tarihleri olarak gösterilmiştir. Yurtiçi taşıyıcı mali mesuliyet sigortası abonman sözleşmesi (blok) (dövizli) isimli belge suretinin incelenmesinde; poliçe no’nun …87-4 olarak gösterildiği, prim borcunun yedi taksit halinde ödeneceği, taksit tarihlerinin belge üzerinde yazdığı, brüt primin 129.640,77 TL olduğu, poliçenin uyarılar kısmında prim taksitlerinin zamanında ödenmemesi durumunda ihtar olmaksızın sözleşmenin sona ereceği şeklinde ibarenin yazılı olduğu görülmektedir. Somut olayda davacı tarafından düzenlenen yurtiçi taşıyıcı mali mesuliyet sigortası abonman (blok) zeyilnamesi (döviz) (tahsil) isimli belgenin yeni bir poliçe olmayıp, 01.01.2014 başlangıç tarihli poliçeye ek olarak düzenlenen ve söz konusu bu poliçenin ayrılmaz parçası niteliğinde olan, sigortalı firmanın gerçekleşen kapasitesine göre kapasite ayarlama zeyili niteliğinde olduğu ve ortada yeni bir sigorta akti olmadığı, kaldı ki takip konusu zeyilnamede zaten prim ödeme vadelerinin değiştirilmediği anlaşılmaktadır. TTK’nın 1420. maddesinde, “Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, sigorta prim borcu, poliçedeki taksitler halinde ödenecek olup son taksit tarihi 01.08.2014’tür. Buna göre prim borcunun son vade tarihi olan 01.08.2014 tarihi itibariyle alacak muaccel hale gelmiştir. Bu tarihten icra takibinin yapıldığı tarih olan 07.12.2016 tarihine kadar TTK’nın 1420. maddesinde belirtilen iki yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan ve ihtilaf konusu olayda takipten önce zamanaşımını kesen başka bir sebep de bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ilişkin vermiş olduğu karar isabetli olup, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılmış olan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye gelir kaydına; bakiye 21,40 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafça yapılan kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 06.01.2022 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.