Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/2030 E. 2021/1614 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2030
KARAR NO: 2021/1614
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/08/2021
NUMARASI: 2021/255 D.İş. – 2021/259 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, kararda yazılı nedenlerle verilen ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin “…” markası altında müşterilerine sunduğu ev tekstili ürünlerinin bir kısmını, borçlu şirkete ait Esenyurt ilçesindeki antrepoda depoladığını, antrepoda 06.08.2021 tarihinde yangın çıktığını ve borçlu tarafından depolanan müvekkili şirkete ait 8.000.000,00 TL değerindeki ürünlerin tamamının zayi olduğunu, bu durumun borçlu … A.Ş.’ye Üsküdar … Noterliğinin … Yevmiye numaralı ve 11/08/2021 tarihli ihtarnamesiyle bildirildiğini ve zayi olan emtia bedelleri ile emtiaların zayi olması nedeniyle uğranılan zararların tazmin edilmesinin talep edildiğini, işbu ihtarname ile ayrıca oluşan/ oluşacak zararların tazmini adına sigorta poliçe bilgilerinin paylaşılması gerekliliğinin kendilerine ihbar edildiğini, yangının borçlu … A.Ş.’ye ait antrepoda başlamış olmamasının, kendi antreposunda bulunan eşyaların yanması ve zayi olması hususunda kendilerinin kusurunu ortadan kaldırmadığını, yangın nerede başlamış olursa olsun, borçlu ilk olarak yangının kendi antreposuna sıçramasını önleyememiş olup devamında antreposunda bulunan eşyaları yangın karşısında koruyamadığnı ve yangını söndüremeyerek müvekkili şirketin çok büyük bir mali zarara uğramasına neden olduğunu, bu itibarla, borçlunun “Yangının kendi antrepolarında başlamaması” ve “İstanbul İtfaiyesinin yangına çok geç müdahale etmesi” şeklindeki savunmaları yerinde olmayıp bu süreç içerisinde yangının söndürülmesi için herhangi bir müdahalede bulunmayan ve eşyaların zayi olmasına neden olan borçlunun ağır kusurlu olduğunu, müvekkili şirket nezdinde tutulan stok kayıtlarında borçlu nezdinde tutulan emtiaların toplam değerinin 8.000.000,00 TL olduğunun görüldüğünü, antrepolardaki tüm eşyalara ilişkin kayıtların antrepo işleticisi tarafından tutulmasının kanuni bir yükümlülük olduğunu, bu kayıtlar incelendiğinde de zararın boyutunun anlaşılacağını, bu nedenlerle ve rehinle de teminat altına alınmamış olan alacakları için İİK’nun 257. maddesinin aradığı şartların gerçekleştiğini, ayrıca borçlunun mal kaçırma çabası içerisinde olduğunu belirterek; alacaklarını karşılamaya yeter miktardaki borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 26/08/2021 tarihli değişik iş kararınyla; “…İhtiyati haciz kararı verilmesinin koşulları, İcra ve İflâs Kanunu’nun İİK’nın 257’nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükümde ihtiyati haciz talebine ilişkin iki hukukî sebep yer almaktadır. Birincisi, vadesi gelmiş (muaccel) bir para borcunun ödenmemesi hâlinde uygulanması gereken İİK’nın 257,I hükmüdür. İkincisi ise vadesi gelmemiş (müeccel) bir alacak için öngörülen İİK’nın 257,II’deki kuraldır. Bu iki kuralın yanı sıra ispata ilişkin İİK’nın 258’nci maddesi de somut olayımız açısından çok önemlidir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 257’nci maddesinin 1’nci fıkrası uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, alacaklı alacağının varlığı ile birlikte alacağın vadesinin geldiğini veya alacağının vadesi gelmemişse, İİK’nın 257,II hükmündeki sebeplerin varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermek zorundadır. Somut olayda; talep sahibi tarafından ibraz edilen bilgi ve belgeler göz önüne alındığında mahkemece yaklaşık ispat ölçüsüne varan delil değerlendirmesi yapılmasına yeterli bulunmadığı, davacının talebinde yukarıda belirtilen yasal şartların gerçekleşmediği, talep konusu yangın olayı sebebiyle aleyhine ihtiyati haciz talep edilenin kusuru ve sorumluluğuna ilişkin tespitlerin yargılamayı gerektirdiğinden…” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLER Alacaklı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin “…” markası altında müşterilerine sunduğu ev tekstili ürünlerinin bir kısmını, borçlu … A.Ş.’ye ait Esenyurt ilçesindeki antrepoda depolamakta olduğunu, Antrepoda 06.08.2021 tarihinde yangın çıktığını, antrepo işleticisi … A.Ş’nin yangını önleyip engelleyebilecek tedbirleri almadığını ve yangına herhangi bir müdahalede bulunmadığı ve kendisi tarafından depolanan müvekkil Şirket’e ait 8.000.000,00 TL değerindeki ürünlerin tamamının zayi olduğunu, yangına yönelik hiçbir müdahalede bulunmayan, yangına yönelik aldığı tedbirleri açıklayamayan borçlunun, müvekkil şirketin zararının ortaya çıkmasında kusurlu olduğunu, ihtiyati haciz koşulları mevcut olmasına rağmen, talebin reddine dair ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati hacze ilişkindir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş; bu karara karşı, talep eden vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257. maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. Bunun yanında, İİK’nın 258. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümle hükmü uyarınca; ”Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.” Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken husus, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi (yaklaşık ispat) yeterli kabul edilmektedir.Dosya içerisindeki delillere göre borçlunun, talep edenin zararından sorumlu olup olmadığı konusunda yaklaşık ispatın bu aşamada gerçekleşmediği gibi, alacak tutarı konusunda İİK’nın 258. maddesinde aranan koşullar da bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz isteminin reddine dair kararı ve gerekçesi isabetli olup, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca, alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Alacaklı tarafından yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye gelir kaydına; 3-Alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 16.12.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.