Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1822 E. 2021/1284 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1822
KARAR NO: 2021/1284
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 02/08/2021
NUMARASI: 2020/867 Esas
DAVA: Ticari Şirket
Taraflar arasındaki şirket hisse devrinin iptali, murisin kar payı alacağının tahsili, murisin şirketten alacaklarının tahsili, şirketin tahsil ettiği kira bedelinin muris payı oranında davalılardan tahsili, hisse devir bedelinin tahsili istemli açılan dava içinde talep edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili ihtiyati tedbir talebinde özetle; müvekkili mirasçıların, davalıların haksız ve hukuka aykırı işlemleri sonucu miras hakları çiğnenerek milyonlarca TL değerindeki haklarından mahrum kaldıklarını, büyük maddi ve manevi zararlara maruz bırakıldıklarını, müvekkillerinin murisi …’tan hukuka aykırı bir şekilde alınan hisseler nedeniyle şirkete ait malvarlıklarının bu aşamada elden çıkartılması halinde müvekkillerinin hakkına kavuşmasının önemli ölçüde zorlaşacağını veya imkansızlaşacağını, bu konuda bir gecikmenin de ciddi ek zararlar oluşturacağını, açık ve samimi beyanlarını ve sundukları yazılı belge ve deliller ile davanın esasında haklılıklarını yaklaşık olarak ispat ettikleri kanısında olduklarını, HMK 389 ve 390/3 md’nın tüm yasal unsurlarının bulunduğunu, bu nedenler ile; … A.Ş. adına kayıtlı bulunan … Plakalı … marka araç, … A.Ş. adına kayıtlı bulunan İstanbul İli, Silivri İlçesi, … mahallesi … Mevkii … Pafta … Ada … Parsel 16.474m2 tarla, … A.Ş. adına kayıtlı İstanbul İli, Silivri İlçesi, … Köyü, … Mevkii, … Pafta, … Parsel 7.800m2 tarla, … adına kayıtlı İstanbul İli, Başakşehir İlçesi, … mahallesi, … Ada, … Parsel sayılı arsa, … adına kayıtlı İstanbul İli, Başakşehir İlçesi, … mahallesi, … Ada, … Parsel hisseli arsanın tapu kayıtları üzerine dava süresince 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi, taşınmaz üzerine her türlü ayni ve şahsi hak tesisinin önlenmesi yönünde HMK 390/2 md. göre işin müstaceliyetine binaen ihtiyati tedbir konulmasına, HMK 392/ ilk md gereğince, taleplerinin sundukları resmi ve delillere dayanması nedeniyle müvekkillerinin mağduriyetleri de nazara alınarak, müvekkillerinin bu aşamada teminattan muafiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERCE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi ara kararıyla”… A.Ş. ile davalı … adına kayıtlı araç ve taşınmazların üzerine dava süresince 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi, taşınmaz üzerine her türlü ayni ve şahsi hak tesisinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulması talep edilmiş ise de davanın konusunu oluşturan uyuşmazlığın mirasçılar tarafından açılan murisin davalı şirketteki 2018-2019 yılı kar payının tahsili, davalı ortağa yapıldığı iddia edilen haksız ödemelerin tespiti ile buna göre kar payı hesaplanarak tahsili, murisin şirketten olan alacaklarının tespiti ile tahsili, şirketin üçüncü kişilere kiralanan taşınmazlarının 2019 yılı kira bedellerinin murisin hissesi oranında tespiti ile tahsili, 02/05/2018 tarihli hisse devri bedelinin ödenmediği iddiasıyla tahsili, 02/12/2018 tarihli hisse devrinin devredenin fiil ehliyetinin bulunmadığı iddiasıyla hisse devrinin yoklukla ve mutlak butlanla malul olduğunun tespiti ile mirasçılar adına miras payları oranında pay defterine kaydedilmesi istemine ilişkin olduğu nazara alındığında üzerine tedbir konulması talep edilen araç ve taşınmazların davanın konusunu teşkil etmediği, bu nedenle dava konusu olmayan araç ve taşınmazlar yönünden tedbir kararı verilmesinin ise yasal olarak mümkün olmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine…” karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde dilekçesinde özetle: Talep konusu Silivri ilçesindeki … parsel sayılı tarla ile … parsel sayılı tarla niteliğindeki her iki taşınmazın davalı … AŞ’ nin envanterine dahil olduğunu, bu konuda hiçbir uyuşmazlık bulunmadığını, mahkemenin de ifade ettiği gibi, davadaki taleplerinden birinin, müvekkillerin mirasbırakanı ölmeden kısa bir süre önce davalı …’a sözde devredilen yüzde 50 şirket hissesine ilişkin kararın batıl olduğunun tespiti ve bu payın müvekkilleri adına geçmesi olduğunu, bu sözde hisse devrinin davalı … tarafından 02.12.2018 tarihinde hile ve sahtecilikle icra edildiği ve kararın mutlak butlanla malul bulunması nedeniyle iadesi gerektiğini, kaldı ki bu konuda ilgili davalılar hakkında Küçükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/469E. Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını ve davanın derdest olduğunu, Davalı …’ın 02.12.2018 tarihinde yani murisin ölümünden 15 gün önce açıklanan biçimde yapılan sözde hisse devri ile şirketin tamamına sahip olduğunu, belirtilen sebeplerle, davalı şirketin envanterine dahil bu taşınmazların değeri nazarı itibara alındığında, iadesi gereken yüzde % 50 payın değeri doğrudan olumlu olarak etkileneceğini, aksine bu taşınmazların 3. Şahıslara devir ve temlik edilmesi halinde ise iadesi gereken yüzde 50 payın değeri (tasfiye payı) olumsuz yönde etkileneceğini, bu bağlamda iş bu taşınmazların payı etkilemesi yönünden davanın konusunu oluşturduğunun açık ve net olduğunu, Şirket envanterine dahil … Şirketi üzerine kayıtlı olan aracın bu süreç içerisinde mal kaçırmak amacıyla davalı şahıs tarafından üçüncü şahıslara devredildiğini haricen öğrenilmiş bulunduğunu, müvekkili …’ın, … şirketinin sigorta işlemlerini yaptığını, sigorta süresinin bitim tarihinde teklif hazırlamak üzere sisteme girildiğinde aracın davalı … şirketine ait olmadığı ve başka bir şahıs üzerine kayıtlı olduğunun görüldüğünü,
İleride davada haklı çıksalar dahi davalının devir ve mal kaçırmaları ile oluşacak durum nazara alındığında karşılarında sadece bir tabela şirketi kalacağını, bu bağlamda müvekkillerinin hakkının elde edilmesinin zorlaşması değil, tamamen imkansız hale geleceğinin yadsınamaz bir gerçek olduğunu, çünkü gelinen aşama itibariyle davalı …’ın, davalı şirketin tamamına sahip olan ve tek imza ile şirketi temsil ve ilzam eden yönetim kurulu başkanı konumunda olduğunu, müvekkillerinin hakkının ödenmesi ve teslimi yönünden davalı şirketin içini boşaltması durumunda müvekkillerinin telafisi imkansız zarara uğrayacaklarını, somut olguların şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi yoluyla yaptırılacak bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağını belirterek,
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirketin envanterine dair özellikle Silivri’deki iki taşınmaz yönünden HMK 189. Maddesindeki ihtiyari tedbir talebinin tamamen haklı ve yerinde bulunduğunu, bu nedenle Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02.08.2021 tarihli ara kararının istinaf incelemesi sonucu ortadan kaldırılmasına, tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep , davacıların murisine ait davalı şirketteki 2018-2019 yılı kar payının tahsili, davalı ortağa yapıldığı iddia edilen haksız ödemelerin tespiti ile buna göre kar payı hesaplanarak tahsili, murisin şirketten olan alacaklarının tespiti ile tahsili, şirketin üçüncü kişilere kiralanan taşınmazlarının 2019 yılı kira bedellerinin murisin hissesi oranında tespiti ile tahsili, 02/05/2018 tarihli hisse devri bedelinin ödenmediği iddiasıyla tahsili, 02/12/2018 tarihli hisse devrinin devredenin fiil ehliyetinin bulunmadığı iddiasıyla hisse devrinin yoklukla ve mutlak butlanla malul olduğunun tespiti ile mirasçılar adına miras payları oranında pay defterine kaydedilmesi istemine ilişkin açılan esas dava içinde talep edilen ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararın istinafına ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355 maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derce mahkemesi kararında da işaret edildiği üzere, HMK 389/2 maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Davacılar tarafından davalılar aleyhine açılan eldeki davada davalı … A.Ş ve davalı … adına kayıtlı taşınmaz ve araçlar hakkında tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, mahkemece talep konusu taşınmaz ve araçların davanın konusu olmadığı, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebileceği gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacılar vekilince davadaki taleplerinden birinin de 02.12.2018 tarihli hisse devrinin hile ve sahtecilikle icra edilmesi nedeniyle geçersiz olup, muris hisselerinin müvekkillerine muris payları çerçevesinde iadesi istemine ilişkindir. Buna göre davanın konusu murisin davalıya devrettiği hisseler olup, davalı şirket ve davalı gerçek kişinin mal varlığı dava konusu değildir. Davadaki diğer talepler olan para alacakları için zaten ihtiyati tedbir istenemez. Koşulları oluşursa ihtiyati haciz talep edilebilir. Bu açıklamalara göre ilk derece mahkemesi karar ve gerekçesi isabetli olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1.ve 391/3. maddeleri uyarınca reddine, 2-Davacılar tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 21.10.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 391/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.