Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1529 E. 2021/1267 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1529
KARAR NO: 2021/1267
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22.06.2021 tarihli ve 29.06.2021 tarihli ara kararlar.
NUMARASI: 2021/358 Esas
DAVANIN KONUSU: Tazminat
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı, geçirdiği deniz iş kazası nedeniyle uğradığı zarar olan 89.465.600 TL’den davalının sorumlu olduğu iddiasıyla, bu tutarın davalı taraftan tahsili istemiyle tazminat davası açmıştır. İlk derece mahkemesinin 11.06.2021 tarihli tensip tutanağının 14. maddesiyle davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğundan arabuluculuk nihai tutanağının sunulması için davacıya bir hafta kesin süre verilmesine; tensibin 15. maddesiyle de davacının 59,30 TL başvuru harcı ve 1.527.848,78 TL peşin harcı Harçlar Kanunu’nun 28, 30, 32. maddeleri gereğince 2 (iki) haftalık kesin süre içinde Mahkeme Veznesine yatırmasına, aksi halde HMK’nın 150. maddesi gereğince, harç tamamlanıncaya kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceğinin davacıya ihtarına, karar verilmiştir. Bu aşamadan sonra davacı, 11.06.2021 ve 22.06.2021 tarihli talep dilekçeleriyle, alacağının deniz alacağı ve gemi alacaklısı hakkı veren alacak niteliğinde olduğu gerekçeleriyle, alacağını teminat altına almak üzere, teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 22.06.2021 tarihli ara kararıyla; “…Davacı tarafından ısrarla, Mahkememizin harç yatırılmasına ilişkin ara kararları yerine getirilmeksizin, harçtan muaf olduğu ileri sürülerek ihtiyati haciz ve diğer talepler yapılmış ise de, Mahkememizce öncelikle taleplerin değerlendirilmesi, Mahkememizin görevli ve yetkili olup olmadığının tespiti için, davacının Harçlar Kanunun 28, 30 ve 32. Maddeleri gereğince harcın tamamlanması bakımından verilen süre içerisinde harç tamamlanmadıkça hiçbir bir işlemin yapılamayacağı, taleplerin karara bağlanamayacağı anlaşılmakla, davacıya verilen sürenin dolmasına ve harcın tamamlanmasına kadar işlem yapılmamasına yönelik aşağıdaki gibi karar tesis etmek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.” gerekçesiyle, davacının 11.06.2021 ve 22.06.2021 tarihli dilekçeleriyle ileri sürdüğü taleplerin, harcın yatırılması için davacıya tensiple verilen sürenin dolmasından sonra karara bağlanmasına, karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İlk derece mahkemesi, davacının istinaf başvurusunu HMK’nın 346. maddesi uyarınca değerlendirmiş ve 29.06.2021 tarihli ara kararıyla; “…Mahkememizce verilen 22/06/2021 tarihli ara karar ile de davacının açtığı davanın harç yatırılmakla açılmış sayılacağından harç yatırması için davacıya tensiple verilen sürenin dolmasının beklenmesine ve davacının 11/06/2021 tarih ve 22/06/2021 tarihli dilekçe ile yapılan taleplerin bu sürenin dolmasından sonra değerlendirilmesine dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verilmiş olup, davacıya harçla ilgili olarak tensip zaptının 18/06/2021 tarihinde tebliğ olduğu, tensip gereğince verilen iki haftalık kesin sürenin henüz dolmamış olduğu, sürenin bitimi ile davacı talebi hakkında karar verileceği ve verilecek kararın istinafa tabi olacağı, ancak şu aşamada esasa dair bir karar verilmediği ve verilen kararın istinafa tabi olmadığı…” gerekçesiyle, davacının yapmış olduğu 25/06/2021 tarihli istinaf başvurunun (istinaf dilekçesinin) reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İlk derece mahkemesinin ara kararlarına karşı, kural olarak istinaf kanun yoluna başvurulamaz. HMK’nın 342/1 maddesi gereğince, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara ve yüze karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. İİK’nın 258/3. maddesi uyarınca ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararlarına, yüze karşı verilen ihtiyati haciz kararlarına ve aynı Kanun’un 265/son maddesi uyarınca da ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Somut olayda davacının istinaf başvurusuna konu ettiği 22.06.2021 tarihli ara karar, istinafı kabil bir ara karar olmadığından, ilk derece mahkemesinin HMK’nın 346. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine dair verdiği 29.06.2021 tarihli ara karar usul ve yasaya uygundur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin, HMK’nın 346. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine dair verdiği ara karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacının ilk derece mahkemesinin 22.06.2021 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 346 ve 353/1.b.1. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 09.09.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f maddesi uyarınca karar kesindir.