Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1508 E. 2021/1272 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1508
KARAR NO: 2021/1272
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/04/2021 tarihli ara karar
NUMARASI: 2020/638 ESAS
DAVANIN KONUSU: Sözleşmenin İptali- İhtiyati Tedbir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili ihtiyati tedbir talebinde özetle; müvekkilleri ile davalı …’in … Ltd. Şti.’nin ortaklarından olduğunu, …’in bu şirketin kurucu temsilcisi konumunda bulunduğunu, davalı …’in hissesinin %40, müvekkilleri …’ın %30, …’nun %20, …’ın %10 oranında olduğunu, … Ltd. Şti.’nin tek mal varlığı ve gelir kaynağının … bakım merkezi olduğunu, davalı …’in müdürlük yetkisini kötüye kullanarak muvazaalı şekilde kurumun işletme hakkını başka bir şirkete kötüniyetle devrettiğini, işletmenin devri için alınan bir genel kurul kararının olmadığını, sözleşmeyi devreden sıfatıyla imzalayan davalı …’in imza yetkisini kötüye kullanmış olduğunu, devralan şirket konumundaki … Ltd. Şti.’nin muvazaalı olarak kurulmuş paravan şirket olduğunu, Büyükçekmece … Noterliğinin 31/12/2019 tarih ve … yevmiye numaralı devir sözleşmesinin iptali ile kurumun işletme hakkının … Şirketi’ne ait olduğunun tespitine, … Bakım Merkezinin işletmesinin gerçek sahibi … Ltd. Şti.’ne iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN İSTİNAFA KONU ARA KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi, ihtiyati tedbir talebini değerlendirdiği 22.04.2021 tarihli ara kararıyla, “…Dava, limited şirketinin hisse devri sözleşmesinin iptaline ilişkindir. Mahkememizin 03/03/2021 tarihli 4 no.lu ara kararı ile … Ltd Şti yönünden tedbir kararı verilmişse de; HMK’nın 389/(1). maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır. Mahkememizin bu ara kararının tadili ile, davalı …’in her iki şirketin de hakim ortak olduğu, her iki şirketi de borçlandırarak zarara uğratabilecek, mal varlığını eskitebilecek girişimlerin önlenmesi amacıyla şirketin yönetimi ile ilgili her türlü yetkilerinin dava sonuna kadar kısıtlanmasını teminen tedbir kararı verilmesine, her iki şirket yönünden de yargılama devam ettiğinden …” gerekçesiyle, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, …’in her iki şirketi de borçlandırarak zarara uğratabilecek, mal varlığını eskitebilecek girişimlerin önlenmesi amacıyla şirketin yönetimi ile ilgili her türlü yetkilerinin dava sonuna kadar kısıtlanmasına, davalılar … Ltd. Şti. hisselerinin yargılama sonuçlanan dek devrinin engellenmesine, her iki ara karar yönünden Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılmasına, karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davalı … vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde dilekçesinde özetle; Davalı müvekkili …’in, şirket yetkilisi olarak yaptığı tüm işlemlerin yönetim kurulu kararları doğrultusunda verilen yetkiye istinaden yapıldığını, tüm işlemlerin ticaret siciline tescil ve ilan edildiğini, 03.03.2021 tarihli celsede davalı şahsın yetkilerinin kısıtlanmasına ilişkin bir karar oluşturulmamasına rağmen hiçbir delil değişikliği olmadığı halde verilen 22.04.2021 tarihli ara kararın usule ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemenin tedbir kararının müvekkilinin fiili olarak çalışmasına ve nihayetinde ticari hayatının sona ermesine sebep olacağını, müvekkilinin şirket yetkilisi olarak yönetim yetkilerinin kısıtlanmasıyla şirketin borca batık hale gelmesinin ve iflas etmesinin muhtemel olduğunu, Müvekkilinin şirketin mal varlığını azaltacak bir tasarrufunun olmadığını, Bu nedenlerle, 22.04.2021 tarihli celsede verilen 1, 2, 3 no.lu ara kararların usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bu kararların kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, tarafların ortağı olduğu şirkete ait işletmenin muvazaalı şekilde devredildiği iddiasıyla devir işleminin iptali ve işletmenin … Ltd. Şti.’ne iadesi istemine ilişkin olup dava içinde ihtiyati tedbir talep edilmiştir. İlk derece mahkemesinde 22.04.2021tarihli ara kararla ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş; bu ara karara karşı davalı … vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İlk derece mahkemesinin 03/03/2021 tarihli duruşma celsesinde davacı vekili davalı … vekili ve kayyum …’un hazır olduğu, davalılardan … Ltd. Şti.’ne tebligatın yapılamadığı anlaşılmakla 4 nolu ara kararla davacı vekilinin tedbir talebi kabul edilerek davalılardan … Ltd. Şti.’ne tebligatın yapılamadığı hususu tutanağa geçmiştir. Tedbir talebine ilişkin olarak; davalı … Ltd. Şti.’nin hisselerinin devrine yönelik olarak ihtiyati tedbir kararı verildiği tutanağa geçirilmiştir. Duruşmada verilen söz konusu ara karara ilişkin olarak 22.04.2021 tarihli gerekçeli ara karar yazılmıştır. Bahsi geçen gerekçeli kararın incelenmesinde; ilk derece mahkemesinin 03.03.2021 tarihli, 4 nolu ara kararı değiştirilmek suretiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabul edilerek davalı …’in her iki şirketi de borçlandırarak zarara uğratabilecek, mal varlığını eskitebilecek girişimlerinin önlenmesi amacıyla şirketlerin yönetimi ile ilgili her türlü yetkilerinin dava sonuna kadar kısıtlanmasına ve davalılar … Ltd. Şti.’ne ilişkin hisselerinin devirlerinin yargılama sonuçlanana dek engellenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bunun üzerine davalı … vekili, 28/07/2021 tarihli dilekçesi ile 22/04/2021 tarihli 1,2,3 nolu ara kararlarına karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur. … vekili 28/07/2021 tarihli dilekçesinde mahkemenin 22/04/2021 tarihli ara kararının taraflarına tebliğ edilmediğini ve kendilerinin de bu sebeple yasal süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunduklarını beyan etmiştir. UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, ilk derece mahkemesinin 22/04/2021 tarihli ara kararını ve bu ara karara karşı davalı … vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin birlikte olmak üzere davalı … vekiline belgelerin tebliği konusunda meşruhatlı davetiye hazırlandığı, ancak bu hususta tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. HMK’nın 341. maddesi uyarınca, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararları ile bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Yine aynı Kanun’un 394/1. maddesi uyarınca, karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Ayrıca, HMK’nın 7251 sayılı Kanun’le değişik 341/1.b maddesi uyarınca yüze karşı verilen ihtiyati tedbir kararlarına karşı, aleyhine tedbir verilen taraf doğrudan istinaf kanun yoluna başvurabilir. Somut olayda az yukarıda bahsi geçtiği üzere 22/04/2021 tarihli ara karar davalı … vekiline tebliğ edilmemiş olmakla, bu bağlamda davalı … vekilinini istinaf başvurusunun süresinde olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. 03.03.2021 tarihli duruşmada verilen ihtiyati tedbir kararı, … LTD ŞTİ’ne yargılama devam ettiği süre boyunca hisselerin devredilemeyeceği hususunda mahkememizce ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Bu karara karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulması mümkündür. Davalı … Limited Şirketindeki davalı … hisseleri üzerine konulan tedbir yönünden istinaf incelemesi yapılmış olup, somut olayda davacı vekilinin böyle bir tedbir talebi bulunmadığı halde … Limited Şirketi’ndeki davalı …’e ait hisseler üzerine tedbir konulması usul ve yasaya uygun görülmediğinden, davalının bu konudaki istinaf talebinin kabulü gerekmiştir. Ancak 22/04/2021 tarihli ara kararın incelenmesinde; …’in her iki şirketi de borçlandırarak zarara uğratabilecek, mal varlığını eskitebilecek girişimlerin önlenmesi amacıyla şirketin yönetimi ile ilgili her türlü yetkilerinin dava sonuna kadar kısıtlanmasına, davalı … Ltd. Şti. hisse devirlerinin yargılama sonuçlanan dek devrinin engellenmesine, her iki ara karar yönünden Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılmasına ilişkin tedbir kararı ise davalının yokluğunda verilmiş olan ihtiyati tedbir kararı niteliğinde olduğundan, bu ara kararlara karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulamaz; HMK’nun 394. maddesi uyarınca itiraz yoluna başvurulabilir. Bu durumda, davalı vekilinin bu son ara kararlara karşı verdiği istinaf başvuru dilekçesinin ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi olarak kabulü ile itirazın ilk derece mahkemesince incelenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 ve 391/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-İlk derece mahkemesinin istinafa konu 22/04/2021 tarihli ara kararında davalı … Ltd. Şti.’ndeki davalı …’e ait hisselerin devrinin önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir kararına ilişkin davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.2 ve 391/3 maddeleri uyarınca kabulü ile davalı … Ltd. Şti.’ndeki davalı …’e ait hisseler üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, 2- 22/04/2021 tarihli ara kararı ile verilen diğer ihtiyati tedbirler yönünden davalı … vekilinin istinaf dilekçesinin ilk derece mahkemesince HMK’nın 394. maddesi uyarınca itiraz olarak kabul edilerek itiraz hakkında ilk derece mahkemesince bir karar verilmesine, 3-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru harcı olarak yatırılan 162,10 TL’nin Hazineye gelir kaydına; 59,30 TL istinaf peşin karar harcının, talep halinde davalıya iadesine, 4-Davalı tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan istinaf harç gideri ile posta giderinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince tebliğine, 6-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2 ve 391/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 391/3 maddeleri uyarınca karar kesindir.