Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1382 E. 2021/1056 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1382
KARAR NO : 2021/1056
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2021/360 Esas
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
DAVA : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sırasında ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı, ihtiyati haciz isteyen davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının İstanbul 24. İcra Müdürlüğünün.. Esas numaralı dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini ve takibin devamını, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte fiili ödeme günündeki TL karşılığının takibin devamı ile davalıdan tahsilini, haksız ve kötü niyetli itiraz eden borçlu aleyhine fiili ödeme günündeki TL karşılığının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, müvekkilinin hak ve alacaklarının güvence altına alınması için borçlunun icra takibine konu alacağı karşılayacak miktarda menkul ve gayrimenkul mallarıyla üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine öncelikli olarak teminatsız, aksi kanat halinde uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesinin, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 17/06/2021 tarihli ara kararıyla; “…Dava dilekçesinin ekinde bulunan taraflar arasındaki 30/09/2020 tarihli mutabakat mektubunun fotokopi olarak sunulması, mutabakat mektubunun borçlunun elinden çıktığının ve taraflar arasındaki borç alacak durumunun metinden anlaşılamaması, sevk irsaliyesi ve kabul tutanağının bulunmaması ile tüm bu hususlar dikkate alınarak İİK. 257/1 maddesi gereğince alacağın varlığına ilişkin yaklaşık ispat koşullarının bulunmadığı, ayrıca borçlunun mal kaçırmakta ve gizlemekte olduğu iddiasına ilişkin olarak hiçbir delil, bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı, soyut iddianın ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli olmadığı, dosya içeriği itibari ile İ.İ.K’nun 257 ve devamı maddelerinin ruhuna uygun ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmediği …” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebin reddine karar verilmiştir.
Bu ara karara karşı, ihtiyati haciz isteyen davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Davalı şirketin kaşeli imzalı borcu kabul beyanı içeren mutabakat mektubu bulunduğunu,
Günümüzde değişen ve gelişen teknoloji koşulları ve tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinden dolayı taraflar arasında yüz yüze görüşerek ticari hayatı sürdürmenin mümkün olmadığını, bunun yerine teknoloji çağına ayak uydurulup işlemlerin internet üzerinden mail yoluyla tamamlandığını, günümüz koşullarında online işlemlere öncelik tanınmamasının hukukun insan yaşamını kolaylaştırmasının önünü kapattığını, davalı tarafın mail adresi ve müvekkilinin mail adresi sabit olduğu üzere, iki tarafın mutabık kaldıklarını ve hesap ekstrelerini mail yolu ile ulaştırdıklarını, bu maillerde imza ve kaşe de bulunduğunu, mahkemenin mutabakat mektubunun fotokopi olarak sunulmuş olması gerekçesini anlamadıklarını ve adil yargılanma hakkını zedelediğini,
Dilekçede bilgileri sunulan ve emsal teşkil edecek bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay kararları incelendiğinde de görüleceği üzere, taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin ve alacağın varlığının fatura, davalı tarafça yapılan ödeme, mail yazışmaları, ihtarname ile yaklaşık olarak kanıtlandığını, sunulan belgelerin İİK’nın 258. maddesi anlamında, yaklaşık ispata yönelik yeterli delil olarak görülebileceği gibi, alacağın muacceliyetine de bir karine teşkil ettiğini,Yukarıda izah edilen nedenlerle ilk derece mahkemesinin 17.06.2021 tarihli ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ara kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, itirazın iptali davası içinde cari hesap alacağına dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İhtiyati haciz talep eden davacı, faturalara dayalı cari hesap bakiye alacağının ödenmediğini belirterek alacağına dayanak e-faturaları, taraflar arasındaki hesap mutabakatını ve e-mail yazışmalarını dosyaya sunmuştur. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmiş, bu ara karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257. maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre, “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır.O halde, dosya kapsamında sunulan e-faturalar, hesap mutabakatı, mail yazışmaları dikkate alındığında, alacaklı ile borçlu arasında süre gelen ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalar ve yapılan ödemeler sonucunda ortaya çıkan cari hesap bakiye alacağı talep edildiği, bu haliyle asıl alacağın varlığı ve miktarı konusunda yaklaşık ispat olgusunun gerçekleştiği dikkate alındığında, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257 ve 258.maddelerinde aranan koşulların gerçekleştiği, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin isabetsiz olduğu sonucuna varılmış ve davacı vekilinin istinaf başvursunun bu nedenle kabulü gerekmiştir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/son maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2. maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine dair istinafa konu 17.06.2021 tarihli ara kararınına kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;
1-İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü ile davalının, takipte istenen asıl alacak tutarı olun 40.572,62 Euro’nun TL karşılığı olarak belirlenen 416.315,65 TL alacağı karşılamaya yeterli miktardaki haczi kabil menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine,
2-İİK’nın 259. maddesi uyarınca takdiren %15 oranında belirlenen 62.447,34 TL nakdi teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında ya da aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibraz edildiğinde, kararın infazı için bir suretinin ilk derece mahkemesi tarafından, davacı vekiline verilmesine,
3-Kararın yetkili icra müdürlüğünce infazına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 59,30 TL istinaf peşin karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine,
7-Gerekçeli kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
8-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 09.09.2021 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.08.07.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 10/09/2021