Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/844 E. 2023/374 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/844
KARAR NO: 2023/374
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05.11.2019
NUMARASI: 2018/708 E. – 2019/778 K.
DAVANIN KONUSU: İtrazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil bankanın Emirgan/İstanbul Şubesi arasında taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi (tüketici kredisi sözleşmesi) imzaladıklarını, bu sözleşme kapsamında firmaya kredi kullandırıldığını, davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, borçlu ile akdedilen kredi sözleşmelerinden doğan mükellefiyete dahil ödemelerini aksatması üzerine, hesabın kat edilmesi suretiyle borçluların adreslerine Beyoğlu …Noterliğinin 31.03.2015 Tarih, … yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, muaccel hale gelen borcun ödenmesinin talep edildiğini, davalının adresine gönderilen ihtarnamelere rağmen borcun kapatılmadığını, davalı borçlunun kefil olarak imza attığı sözleşmelerden doğan borçları için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile yasal takibe geçildiğini, ancak davalı tarafından icra takibine itiraz edildiğini, bu nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı asil ve vekiline duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmesine rağmen duruşmalara katılmadığı, davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Somut olayda. Tüketici kredisine kefil olan davalıya yönelik takibe konu sözleşmenin tüketici kredisi olmakla 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici işlemi olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tüketici hakkında öncelikli uygulanması gereken özel nitelikteki 6502 sayılı TKHK uyarınca uyuşmazlığın Mahkememizin görevine girmediği, görevin tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin olması nedeniyle tüketici mahkemesine (TKHK m.73) ait olduğu, mahkemenin görevli olmasının(HMK m.114/1-c) dava şartlarından olduğu, mahkemece, dava şartlarının mevcut olup olmadığının, davanın her aşamasında kendiliğinden(HMK m. 115/1) nazara alınacağı, tespit edilen dava şartı noksanlığının giderilmesinin mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama harç ve giderleri görevli mahkemede değerlendirilmek üzere mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğuna, dosyanın HMK’nın 20. maddesindeki prosedür çerçevesinde başvuru halinde görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı oldukları düşündükleri kararın istinaf ettikleri belirtilerek kararın taraflarına tebliğinden itibaren gerekçeli istinaf dilekçesine arz edeceklerini, keza kararda vekalet ücreti hükmedilmemiş olmasının da istinaf nedeni olduğunu belirterek kararı istinaf etmişlerdir. Ancak yapılan incelemede gerekçeli istinaf dilekçesinin dosyaya ibraz edilmemiş olduğu anlaşılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, tüketici kredisi ve taşıt kredisi borcuna kefaletten kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine karşı itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, mahkemenin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.HMK’nın 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Bu hususu açıklayan aynı Kanun’un 342/2-e maddesinde istinaf dilekçesinde başvuru sebep ve gerekçelerinin gösterileceği; 352. maddesinde de başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği hallerde duruşma yapılmaksızın gerekli kararın öncelikle verileceği düzenlenmiştir. Bu açıklama çerçevesinde, istinaf incelemesine esas dava konusu somut olaya gelince, davacı banka tarafından davalı kefil hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında tüketici kredisi borcuna kefaletinden dolayı ve taşıt kredisi borcuna kefaletinden dolayı alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı davalının icra takibine karşı itiraz ettigi, davacının ise İİK’nın 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasını açmış olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa kapsamında olduğu ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davaya konu kredi sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğinde olduğu, 6502 sayılı Kanun’un 73.maddesi uyarınca görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu anlaşıldığından, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararı usul ve yasaya uygundur. Mahkemece, HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece hüküm tesis edilmesine karar verilmiştir. Mahkeme kararında da belirtilmiş olduğu üzere, HMK’nın 331. maddesinin üst başlığı “Esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri”dir. Maddenin 2.fıkrasında, görevsizlik veya yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde yargılama giderine o mahkemenin hükmedeceği belirtilmiştir. Bu durumda davalı vekilinin vekalet ücretine dair istinaf nedeninin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru ve peşin karar harçlarının Hazineye irat kaydına; bakiye 125,50 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın, HMK’nın 20. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU:HMK’nın 362/1.c maddesi uyarınca karar kesindir.