Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/715 E. 2023/337 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/715
KARAR NO: 2023/337
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/05/2018
NUMARASI: 2016/350 E. – 2018/546 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile dava dışı sigortalı … AŞ arasında 31/12/2013-31/12/2014 tarihleri arasında … numaralı ”Nakliyat Abonman Blok Poliçesi” düzenlediğini, poliçe ile dava dışı şirket tarafından yurt içindeki muhtelif bayi ve servislere gönderilmek üzere sevk edilen yedek parça emtialarının nakliyesinin rizikolarının sigortalandığını, dava dışı şirketin bu kapsamda yurt içindeki muhtelif bayi ve servislere gönderilmek üzere sevk edilen yedek parça emtialarının nakliye sırasında hasarlandığını, hasarın ihbarı üzerine ekspertiz incelemesi yapıldığını, ekspertiz raporunda hasarın nakliye sırasında meydana geldiğinin açıkça tespit edildiğini, delilleri arasındaki hasar tespit tutanaklarında hasarın meydana geldiğinin açıkça belirtildiğini ve imza altına alındığını, poliçe kapsamında sigortalıya 10.11.2014 tarihinde 5.408,02 TL ödeme yapıldığını, davalı taşıyıcı ile sigortacısı diğer davalı sigorta şirketine rücu şartlarının doğduğunu, rücuen tazminat alacağının tahsili için İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden taşıyıcı şirket ile onun sigortacısı konumundaki diğer davalı sigorta şirketi aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirketler tarafından icra dosyasında icra takibiyle istenen asıl alacağa ve ferilerine itiraz edildiğini, itirazların haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili, savunmasında özetle; davacı şirketin davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın müvekkili şirket yönünden reddi gerektiğini, müvekkil şirketin sigortalısı … ile davacı şirket sigortalısı … arasında imzalanan taşıma işleri sözleşmesi gereğince … aleyhine açılan İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/662 Esas sayılı dava dosyasının konusu ve taraflarının aynı olduğunu, davacı şirket tarafından seri dava olarak açılan tüm davaların İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/662 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiğini, davacı şirketin yedek parça hasarına dair taleplerinin hiçbir geçerli yasal dayanağı bulunmadığını, mali mesuliyet sigorta poliçesi ön şartına göre süresinde tespit edilmiş bir hasar bulunmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğini, davacı şirketin kendi poliçelerinin teminatı kapsamında olmayan lütuf ödemesi sayılabilecek ödemeler yaptığını, bu nedenle yaptığı ödemelerin rücu talebine konu edilemeyeceğini, davacı şirketin iddia ettiği sorumluluğun müvekkili şirket ve diğer davalı açısından her şekilde TTK ve/veya CMR konvansiyonunda düzenlenen şekilde sınırlı sorumluluk olduğunu, bu davanın İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/662 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı … AŞ vekili, savunmasında özetle; uyuşmazlığın eşya taşımaya ilişkin olduğunu, bunda ihtilaf olmadığınI, her bir taşıma için zamanaşımının dolduğunu, dava dışı … AŞ ile müvekkili arasında nakliye sözleşmesi bulunduğunu, hasar tespit tutanaklarında müvekkilinin yetkililerinin bulunup bulunmadığının anlaşılamadığını, müvekkilinin tutanaklarda onayının olmadığını, onayı görünen tutanakların da okunaklı olmadığını, yedek parçaların imhasına ilişkin bir videonun dahi bulunmadığını, hasara ilişkin bir belgenin bulunmadığını, sorumluluk olduğu kabul edilse dahi bunun CMR ve TTK’ya göre sınırlı sorumluluk olduğunu, ancak davacının eksik emtialara ilişkin ağırlık bilgisi sunamadığını, takibin ve davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Davacı … Sigorta şirketi tarafından düzenlenen davaya konu nakliyat abonman blok sözleşmesi blok sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya içerisine celb edilmiş yapılan incelemede 31/12/2013-31/12/2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Avrupadan Türkiye’ye gelen … otomobil yedek parçalarının Avrupa limanlarından Türkiyeye nakliyatı ve Türkiye içi dağıtımını teminat altına alınmasına ilişkin sigorta poliçesi düzenlendiği, sigorta poliçesinin zeyili genel zeyilde sefer başlangıcının Avrupa ülkeleri sefer bitişinin Türkiye olarak araç başı ve lokasyon limitinin revize edildiği anlaşılmıştır. Nakliyat-Tazminat makbuzu başlıklı 10/11/2014 tarihli belgenin davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı … A.Ş nin uğramış olduğu zarara ilişkin 6.489,62 TL tazminatın ödenmesi üzerine dava dışı sigortalının bu zarar nedeni ile davacı sigorta şirketini her türlü hak, dava ve alacakdan kesin olarak ibra ettiğini ve bu hasar sebebiyle yapılan hasar tutarı kadar bu hasara sebep olan 3. Kişiler hakkında haiz olduğu haklarına … Sigorta A.Ş nin halef olduğunun kabul ettiğine dair imzasız matbu belge olduğu anlaşılmıştır. Davalı … Sigorta şirketinin sigortacı olarak davalı …A.Ş nin sigortalı ve sigorta ettiren olarak aralarında düzenlenen yurt içi taşıyıcı mali ve mesuliyet sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya içerisine celp edilmiş yapılan incelemede 01/02/2014-01/02/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … marka araçların yedek parça ve aksesuarları Türkiye içi ve yurt dışı dağıtımı ve … depolarında stoklanmasının teminat altına alınmasına ilişkin sigorta poliçesi olduğu anlaşılmıştır. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi yönünden dosya üzerinden bilirkişi heyeti aracılığıyla inceleme yaptırılmış bilirkişi heyeti 23/01/2018 tarihli raporunu dosyaya sunmuştur. Sunulan rapor uyarınca ; davacının sigortalıcısı dava dışı şirketin 2014 yılı Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında farklı tarihlerde bayilerine gönderdiği oto yedek parçalarının taşımasının davalı … A.Ş tarafından yapıldığı diğer davalı … Sigorta şirketinin taşıyıcı davalının Yurt içi taşıyıcı mali ve mesuliyet sigortacısı olduğu davalı taşıyıcı tarafından taşımasının yapıldığı ihtilafsız olan oto yedek parçalarının alıcılarına teslim edildiği teslim esnasında düzenlenmiş hasar tutanağının bulunmadığı, alıcı emrine düzenlenen sevk irsaliyelelerinin çekincesiz olarak imzalandığı dava ve icra takibine konu hasara ilişkin her hangi bir şerhin olmadığı, yine taşımanın tamamlanması ve teslimden sonra hasarın oto yedek parçalarının bulunduğu depoda toplu olarak yapılan inceleme neticesinde eksper raporunun düzenlendiği, eksper raporuna konu ödediği ve ekonomik değerlerinin kalmadığını eksper raporunda hasarlı olduğu tespit edilen 19 adet otomotiv yedek parça ve aksesuarları için hasar miktarının 6.489,62TL olduğu, TTK 880.maddesi uyarınca kadri malik olduğunu davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 10/11/2014 tarihinde ödendiğini sigorta poliçesi genel ve özel şartlarında yer alan Rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının tazminat ödeme yükümlülüğünün doğduğunu, sigorta ettirenin kasti eyleminden kaynaklanmadığı sürece sigortalısı kusurlu olsa dahi sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı hasar için tazminat ödemekle yükümlü olduğunu sigortacının sigortalısına karşı bu yükümlülüğü yerine getirdikten sonra TTK 1472. Maddesi uyarınca halefiyet ilkesinden yararlanarak ödediği tazminatın zarar verene rucu edebilmesi için geçerli bir sigorta poliçesi kapsamında poliçe özel ve genel şartları ile gelişmeyen bir rizikonun gerçekleşmesi konusunda oluşan zararın gerçek hak sahibi ve onun gösterdiği kişinin ödemesi gerektiği yapılan ödemenin ex-gratia ödemesi olması veya teminat kapsamında kalmayan bir hasara yönelik olması halinde ve alınan ibranamenin alacağın temliki hakkı veren bir ibraname ya da temlikname olması halinde rucu edilebileceğini eşyanın taşıyıcıya teslim edildiği an ile alcısı emrine teslim edildiği an arasında ortaya çıkan hasarlarda alıcı taşıyıcının sorumlu olduğu somut olayda dava dışı sigortalarının farklı tarihlerde gönderdiğini alıcı emrine sevk irsayaliyelelerine göre alıcısına çekincesiz olarak teslim edilen oto yedek parçalarında hasarın davalı taşıyıcı …’nun sorumlu olduğu nakliye sırasında meydana geldiği hususu ispatlanamadığından taşıyıcı ve sigorcısının oluşan hasardan sorumlu tutulamayacağını ve icra takibine konu alacak yönünden halefiyet sorunlarının oluşmadığını bildirmiştir. Mahkememizce bilirkişi raporu denetlenerek dosya içeriğine uygun hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilmiştir. TTK 1472. Maddesi uyarınca sigortacının sigortalısının haklarına halefiyet hakkının gerçekleşebilmesi için sigortacının hukuken geçerli bir sigorta poliçesi teminatı kapsamında sigortacısına tazminat ödemiş olması ve sigortalının zarar sorumlusuna karşı dava hakkına sahip olması gerekir. Sigortacı ancak sigortalısının meydana gelen zarardan dolayı üçüncü kişilere karşı dava hakkı varsa bu hakka ödediği bedel oranında halef olacaktır. TTK 850.maddesi uyarınca taşıyıcı taşıma sözleşmesi ile eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir. Eşya her türlü yükü de kapsar. Taşıyıcı taşıma sözleşmesi ile eşyanın varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi buna karşılık gönderen taşıyıcı taşıma ücreti ödemeyi borçlanır. TTK 862.maddesi uyarınca eşyanın niteliği ambalaj yapılmasını gerektiriyor ise gönderen eşyayı ziya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır.TTK 863.maddesi uyarınca sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teammülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen eşyayı taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olduğunu sağlamakla görevlidir. TTK 875 Maddesi uyarınca Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. Dosyanını bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; davacının sigortalıcısı dava dışı şirketin 2014 yılı Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında farklı tarihlerde bayilerine gönderdiği oto yedek parçalarının taşımasının davalı … A.Ş tarafından yapıldığı diğer davalı … Sigorta şirketinin taşıyıcı davalının Yurt içi taşıyıcı mali ve mesuliyet sigortacısı olduğu davalı taşıyıcı tarafından taşımasının yapıldığı ihtilafsız olan oto yedek parçalarının alıcılarına teslim edildiği teslim esnasında düzenlenmiş hasar tutanağının bulunmadığı, alıcı emrine düzenlenen sevk irsaliyelelerinin çekincesiz olarak imzalandığı dava ve icra takibine konu hasara ilişkin her hangi bir şerhin olmadığı, yine taşımanın tamamlanması ve teslimden sonra hasarın oto yedek parçalarının bulunduğu depoda toplu olarak yapılan inceleme neticesinde eksper raporunun düzenlendiği, eksper raporuna konu ödediği ve ekonomik değerlerinin kalmadığını eksper raporunda hasarlı olduğu tespit edilen 19 adet otomotiv yedek parça ve aksesuarları için hasar miktarının 6.489,62TL olduğu, TTK 880.maddesi uyarınca kadri malik olduğunu davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 10/11/2014 tarihinde ödendiğini sigorta poliçesi genel ve özel şartlarında yer alan Rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının tazminat ödeme yükümlülüğünün doğduğunu, sigorta ettirenin kasti eyleminden kaynaklanmadığı sürece sigortalısı kusurlu olsa dahi sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı hasar için tazminat ödemekle yükümlü olduğunu sigortacının sigortalısına karşı bu yükümlülüğü yerine getirdikten sonra TTK 1472. Maddesi uyarınca halefiyet ilkesinden yararlanarak ödediği tazminatın zarar verene rucu edebilmesi için geçerli bir sigorta poliçesi kapsamında poliçe özel ve genel şartları ile gelişmeyen bir rizikonun gerçekleşmesi konusunda oluşan zararın gerçek hak sahibi ve onun gösterdiği kişinin ödemesi gerektiği yapılan ödemenin ex-gratia ödemesi olması veya teminat kapsamında kalmayan bir hasara yönelik olması halinde ve alınan ibranamenin alacağın temliki hakkı veren bir ibraname ya da temlikname olması halinde rucu edilebileceğini eşyanın taşıyıcıya teslim edildiği an ile alcısı emrine teslim edildiği an arasında ortaya çıkan hasarlarda alıcı taşıyıcının sorumlu olduğu somut olayda dava dışı sigortalarının farklı tarihlerde gönderdiğini alıcı emrine sevk irsayaliyelelerine göre alıcısına çekincesiz olarak teslim edilen oto yedek parçalarında hasarın davalı taşıyıcı …’nun sorumlu olduğu nakliye sırasında meydana geldiği hususu ispatlanamadığından taşıyıcı ve sigorcısının oluşan hasardan sorumlu tutulamayacağını ve icra takibine konu alacak yönünden halefiyet sorunlarının oluşmadığını bildirmiştir. Kötü Niyet Tazminatı Yönünden ; Her ne kadar davacı davaya konu icra takibi yapmakta haksız ise de kötü niyetli olduğu hususu dosya kapsamındaki deliler ile ispatlanamadığından İİK 67/2 maddesinde düzenlenen ve yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur… ” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sigortalısı ile davalı … AŞ arasında akdedilen nakliye sözleşmesinin 7.maddesinde zarar halinde sorumluluğun düzenlendiğini, bu maddede herhangi bir ayırıma gidilmeksizin davalının yükleme, taşıma ve boşaltma sırasında meydana gelen tüm ziya ve hasarlardan sorumlu olduğunun hüküm altına alındığını, hasarlı emtiaların, sözleşmenin 7.maddesinin 6.paragrafı çerçevesinde davalı taşıyan … AŞ tarafından toplanarak kendisine ait … Tuzla Tesisleri’ne (depoya) konulduğunu, bunun sebebinin ise yine 7.maddenin 6.paragrafı icabı davalı taşıyana mal alıcısı bayiler nezdinde hasara uğrayan bütün malları ekspertiz raporunun hazırlanması amacıyla toplama hakkına sahip oluşundan kaynaklandığını, dolayısıyla davalı taşıyanın taşıdığı malların hasara uğradığını emtiaları deposunda tutması sebebiyle bilmekte olduğunu, kaldı ki, araç sürücülerin ifa yardımcısı olduğunu, davalı şirket anteti ile düzenlenmiş hasar tespit tutanaklarının ifa yardımcısı araç şöförleri tarafından imzalandığını, dolayısıyla taşıyanın hasardan haberdar olduğunu, nakliye sözleşmesi ile sözleşme taraflarının, davalı taşıyan … AŞ’nin tazminat sorumluluğununun TTK ve CMR’de düzenlenen brüt ağırlığının kg başına 8.33 SDR azami değeri yerine, malın uğradığı zarar kadar / mal değeri kadar kararlaştırmış olduklarını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne, karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, nakliyat abonman poliçesi kapsamında davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin, davalı taşıyan ile onun sigortacısından rücuen tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine vâki itirazların iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya kapsamında bulunan İstanbul Anodulu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalılar takip borçluları aleyhinde 6.489,62TL asıl alacak ve 290,00 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 6.779,62 TL alacak yönünden 30.03.2015 tarihinde icra takibi başlattığı, davalılar tarafından süresinde verilen itiraz dilekçesi ile borcun tamamına ve ferilerine itiraz edildiği itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın bir yıllık yasal hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır. Davacı ile dava dışı sigortalı … AŞ arasında 31/12/2013-31/12/2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı ”Nakliyat Abonman Blok Poliçesi” düzenlendiği, poliçe ile dava dışı şirket tarafından yurt içindeki muhtelif bayi ve servislere gönderilmek üzere sevk edilen yedek parça emtialarının nakliyesi sırasındaki oluşacak rizikoların sigortalandığı, sigortalının söz konusu yedek parçaların bayilere teslimi için davalı tarafça gerçekleştirilen taşıma sırasında hasarlandığı belirtilerek dava dışı sigortalıya davacı tarafından ödeme yapıldığı, davacının, davalı taşıyıcı ve onun sigortacısı diğer davalıdan ödediği bu bedelin rücuen tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, dava dışı sigortalının yurtiçindeki muhtelif bayi ve servislerine gönderilecek yedek parça emtiasının taşıma işini davalı … AŞ’nin gerçekleştirdiği ve bu taşıma işinin diğer davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalandığı ihtilafsız olup, uyuşmazlık, sigortalı emtia hasarının 12014 yılı Temmuz-Ağusto-Eylül aylarında gerçekleşen taşıma sırasında meydana gelip gelmediği, bu sırada meydana gelmiş ise davalıların sorumluluğu bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. TTK’nın 875.maddesi ”(1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır.” hükmünü içermektedir. Dava dışı sigortalı ile davalı … AŞ arasında akdedilen nakliye sözleşmesinin ”Zarar ve Ziyanlar Konusundaki Sorumluluk-Tazminat” başlıklı 7.madddesi ”… yüklenen kolilerin sayısından ve iyi durumda olmalarından sorumludur. Kendisinin bu sorumluluğu … mağazasında yük teslim formunun imzalanmasından itibaren başlar ve konuyla ilgili hiçbir şerhde bulunmayıp kaşelerini basan alıcılara teslimata kadar devam eder. … Alıcı tarafından gerektiği şekilde tespit edilen hasar veya zarar meydana gelmesi halinde alıcı …’a şikayette bulunacaktır. Bunun üzerine … alıcı adına tanzim edilmiş satış faturalarını esas alarak ilgili parçalar için tespit edilen zarar kadar alıcıyı tazmin edecektir. Bu referans fatura ve yine tazminat talebi, zararın … tarafından kendisine tazmin edilmesini isteyen …’ın tazminat talebi için kanıt teşkil edecektir. … kendi sigorta şirketi tarafından ekspertiz amacıyla bayiler nezdindeki bütün hasarlı malları masrafı kendisine ait olmak üzere toplama hakkını saklı tutar…” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Davacı tarafça, hasarlı emtialara ilişkin hasar tespit tutanakları sunulmuş ise de, sevk irsaliyelerine göre, taşımaya konu emtiaların alıcısı olan bayiilere ve/veya servislere çekincesiz olarak teslim edildiği, teslim belgelerinde hasara ilişkin herhangi bir şerhin bulunmadığı, hasarlanan emtialara ilişkin hasar tutanaklarının emtiaların gönderildiği alıcısı bayii ve servislerde değil, … AŞ tarafından kullanılıp kullanılamadığı ve davalı … AŞ’ye ait olup olmadığı anlaşılamayan depoda bulunduğu sırada tanzim edildiği, ve akabinde hasar tespit tutanakları düzenlendiği, hasar tespit tutanaklarında hasar ayrıntılarına ve hasarın ne zaman meydana geldiği konusunda ayrıntıya veya bilgiye yer verilmediği, nakliye sözleşmesinin 7. maddesinde düzenlenen prosedürün işletilmediği, hasara neden olduğu iddia edilen ilgili taşımanın kim tarafından ve hangi tarihte gerçekleştiğinin belli olmadığı anlaşılmaktadır. Emtianın alıcısına teslimi sırasında düzenlenen veya davalı taşıyanın imzasını içeren herhangi bir tutanak sunulmamış olup, bu durumda hasarın davalı taşıması esnasında meydana geldiğinin ispatlanamadığının kabulü gerekir. Kaldı ki bu tutanakların çoğunda kolinin sağlam olduğu, ancak içinden çıkan parçanın hasarlı olduğu belirtilmiştir. Oysa nakliye sözleşmesinin 6.maddesinde ambalajlama işinin davacının sigortalısı tarafından gerçekleştirileceği hüküm altına alınmış olup bazı tutanaklarda ”koli sağlam içinden çıkan parça hasarlı” seçeneğinin işaretlenmesi sebebiyle taşımaya konu emtiadaki hasarın ne şekilde meydana geldiği ambalajın yeterli olup olmadığı da belirlenememektedir. Davacı tarafça söz konusu emtianın ne şekilde ve hangi nedenle davalı … AŞ’ye ait depoya götürüldüğü, sigortalı ile … AŞ arasında taşıma sözleşmesi yanında depolama sözleşmesi de olup olmadığı hususlarına açıklık getirilmediği gibi, emtianın alıcısına teslimi sırasında düzenlenen veya davalı taşıyanın, hasarın taşıma esnasında meydana geldiği hususunda kabulünü içeren herhangi bir tutanak sunulmadığı, mevcut dosya kapsamına göre davaya konu hasarın davalının taşıması esnasında meydana geldiğinin davacı tarafından kanıtlanamadığı görülmektedir. Bu durumda emtiadaki hasarın davalı tarafından gerçekleştirilen taşıma sırasında meydana geldiği hususu kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararı usul ve yasaya uygun olup davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf başvuru ve peşin harçlarının Hazineye gelir kaydına, bakiye 135,50 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline Hazineye gelir kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 02.03.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.