Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/625 E. 2021/742 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/625
KARAR NO : 2021/742
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2019
NUMARASI: 2019/1236 E. – 2019/298 K.
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
Taraflar arasında görülen şirketin ihyası davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükme karşı, davalı tasfiye memuru tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ihyası istenilen … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 2018/389 Esas sayılı dosyası ile rücuen tazminat davası bulunduğunu, söz konusu davanın yargılaması sırasında İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından ihyası istenilen şirketin resen ticaret sicilinden terkin edildiğini, mahkemece davalı şirketin ihyası için süre verildiğini ileri sürerek, devam eden davanın görülebilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması için …San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalılar süresinde davaya cevap vermemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Somut olayda, davacı tarafından, ihyası istenilen şirkete yönelik açılmış esasında görülmekte olan rücuen tazminat davası mevcuttur. Bu davanın görülebilmesi ve verilecek kararın infazı işlemlerinin yapılması TTK’nın 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemi niteliğinde olup, söz konusu ek tasfiyenin sağlanması için şirketin ihyasının gerektiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğundan, … San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı şirketin sicildeki terkin kaydının Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 2018/389 Esas sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleriyle sınırlı olarak iptali ile, TTK 547. maddesi gereğince aynı ünvanla ticaret siciline tescili sureti ile ihyasına ve ek tasfiye işlemlerini yürütmek üzere TTK 547/2 maddesi gereğince şirketin son yetkilisi olan … ‘ın tasfiye memuru olarak atanmasına, şirketin son yetkilisi olması nedeni ile tasfiye memuru için takdiren ücret tayinine yer olmadığına ve davalı … Müdürlüğü yasal hasım olduğundan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden bu davalı aleyhine harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, davalı şirket sicilden Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından re’sen sicilden terkin edildiğinden, şirketin ihyası için açılacak davada husumetin Ticaret Sicil Müdürlüğüne yönetilmesi gerektiğinden ve ihyasına karar verilmesi gereken şirkete, ortağına ve yetkilisine husumet yöneltilemeyeceğinden davalı şirket ve yetkilisi hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle nedeniyle usulden reddine…” gerekçesiyle, davalılar …San. ve Tic. Ltd. Şti. ve … aleyhine açılan davanın HMK’nın 114/1-d ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, davalı … Müdürlüğüne yönelik davanın kabulü ile 24.09.2013 tarihinde resen terkin edilen …’nin Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 2018/389 Esas sayılı dosyası ve dosyanın infazıyla sınırlı olmak üzere ihyasına, ihyasına karar verilen şirkete son yetkili …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, karar verilmiştir.Bu karara karşı, davalı … istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … istinaf başvuru dilekçesinde;Yargılama sırasında hiçbir şekilde savunma yapma şansı olmaksızın ve gıyabında kaydı resen terkine edilen şirketin ihyasına ve son temsilci olarak tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğini, kendisinin şirket yetkilisi olmadığından böyle bir görevi kabul etmediğini, rızası alınmaksızın tasfiye memuru olarak atanmasının hatalı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilmiş olan şirketin ihyası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, şirket ve son yöneticiye karşı açılan davanın usulden reddine, ticaret sicil memurluğuna yönelik davanın kabulü ile şirketin ihyasına ve şirketin son yetkilisi olan davalının tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş; bu karara karşı, davalı tasfiye memuru tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut uyuşmazlıkta, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü müzekkere cevabı ve kayıtlarıyla ihyası istenilen şirketin, 24.09.2013 tarihinde, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden kaydının silindiği anlaşılmaktadır. TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi ile Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp ticaret siciline bildirmelerinin ihtar edileceği, aynı maddenin 11. bendi uyarınca, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının ticaret sicilden re’sen silineceği, aynı maddenin 15. bendinde “…ticaret sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketi veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği,” düzenlemeleri yer almaktadır.Mahkemece derdest davası bulunan şirketin terkin edildiğini, terkin edilmesi nedeniyle davalı … memurluğuna yönelik davanın kabulüne karar verilerek ihyası istenen şirketin Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 2018/389 Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmiş olduğundan, ihyasına karar verilmesi halinde şirketin tasfiye haline gireceğine ilişkin yasal düzenleme bulunmadığından ve silinme sebebine göre de tasfiyeye tabi tutulmasına gerek olmadığından, şirkete tasfiye memuru atanması doğru olmamıştır. Bu nedenle hükmün 3 nolu bendinin hükümden çıkarılarak ilk derece mahkemesinin kararının düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir (Emsal Bkz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 20/11/2017 tarih ve 2016/8629-2017/6341 E.K ve aynı Dairenin 25/01/2017 tarih ve 2016/14991 – 2017/481 E.K.sayılı ilamları ).Davalı gerçek kişinin davalı sıfatı (pasif husumet ehliyeti) bulunmadığından, bu davalı hakkındaki davanın husumet yönünden reddine karar verilmelidir. Husumetin dava şartı gibi değerlendirilip hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı bulunduğundan bu husus, HMK’nın 33 ve 355.maddeleri uyarınca resen düzeltilmiştir.Davalı olarak gösterilen şirketin ise tüzel kişiliği terkinle sona erdiğinden HMK’nın 50.maddesi anlamında taraf ehliyeti bulunmamaktadır. HMK’nın 114 /1.d maddesi uyarınca taraf ehliyetinin bulunması dava şartı olduğundan, ilk derece mahkemesince bu davalı yönünden davanın HMK’nın 115/2.maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiş olması isabetlidir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 33,355 ve 353/1.b.2. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 33, 355 ve 353/1.b.2. maddeleri uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, bu doğrultuda;1-Davalı … aleyhindeki davanın, pasif husumet ehliyeti (davalı sıfatı) bulunmadığından, husumet yönünden reddine,2- Davalı …ne yönelik davanın taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle, HMK’nın 114/1-d ve 115/2. Maddeleri uyarınca usulden reddine,3- İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yönelik davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince sicilden terkin edilmiş olan …’nin, Bakırköy 4. İş Mahkemesinin 2018/389 Esas sayılı dosyasının görülüp sonuçlandırılması ve infazı işlemleriyle sınırlı olmak kaydıyla, Ticaret Siciline yeniden tescili suretiyle ihyasına,4-Kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına,5-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığını, 6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 7-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının, HMK’nın 333. maddesi uyarınca, yatıran tarafa iadesine, 8-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden; a-Davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; peşin istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,b-Davalı tarafça sarf edilen 148,60 TL istinaf başvuru harcı ve ayrıntısı UYAP’ta kayıtlı olmak üzere 29,50 TL posta gideri toplamı 178,10 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan tahsiliyle davalı …’a verilmesine, c-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,9-Gerekçeli kararın, ilk derece mahkemesi tarafından taraf vekillerine tebliğine,10-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 33, 355 ve 353/1.b.2. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 10.06.2021 tarihinde, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.