Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/547 E. 2023/96 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/547
KARAR NO: 2023/96
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2019
NUMARASI: 2017/935 E. – 2019/1277 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 20.07.2016 tarihinde düzenlenen bayilik sözleşmesinin, müvekkilince 07.06.2017 tarihli ihtarla haklı nedenle feshedildiğini, fesih ihbarında 15.08.2016 tarihinde davalıya konsiye olarak bırakılan 2 adet grup kahve makinesi ile 1 adet kahve makinesinin 7 gün içinde iadesinin talep edildiğini, cevabi ihtarda, taraflar arasında bayilik sözleşmesi bulunmadığı gibi davalıya kahve makinesi ve değirmenin de verilmediğinin bildirildiğini, oysa belirtilen ürünlerin davalıya teslim edildiğinin irsaliyeli fatura ve bayilik sözleşmesi ile sabit olduğunu ileri sürerek, davalıya teslim edilen Fıamma markalı 2 grup kahve makinesinin ve 1 adet kahve değirmeni bedeli olan 9.850,00 TL ile 20.000 TL cezai şartın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Davacının taraflar arasında 20/07/2016 tarihli bayilik sözleşmesi akdedildiğini, 07/06/2017 tarihli ihtarname ile tek taraflı olarak sözleşmenin feshedildiğinin ve bayilik ilişkisi gereği teslim edilen kahve makinesi ve değirmeninin iadesinin davalıya ihtar edildiğini, iade gerçeklemediğinden de makine bedellerinin ve cezai şartın davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının taraflar arasında bayiliğe dair bir sözleşme olmadığını ve ihtara konu edilen kahve ekipmanının kendilerinde olmadığını savunduğu görülmüş, taraflar arasında 20/07/2016 tarihinde 3 yıl süre ile bayilik sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmenin 3. Maddesinde davaya konu kahve değirmeni ve makinesinin davalıya teslim edileceğinin düzenlendiği, 15/08/2016 tarihli faturaya 8.250 TL bedelli … Kahve Makinesi ve 1.650,00 TL değerinde Kahve Değirmenin konsinye olarak bırakıldığı, ayrıca 2.376,00 TL değerinde 30 kg miktarında … konu edildiği, ancak bu faturanının ve fatura içeriğinin davalı yana teslim edildiğine ilişkin imzalı bir belgenin dosya kapsamında mevcut olmadığı, diğer yandan sözleşmenin 6. mddesinde haklı sebeplerle fesih halinde talep edilebilecek cezai şartın, davacının talebindeki gibi 20.000 TL olarak düzenlendiği, ancak davacının feshini tam olarak hangi nedene dayandırdığını açık bir şekilde açıklayıp bilgi ve belge ile de desteklemediği görülmekle, davacının gerek sözleşme kapsamında konsinye olarak verilen kahve değirmeni ve makinesinin davalıya teslim edildiğini, gerek ise sözleşmeyi tek taraflı olarak feshinde haklı olup cezai şart talebi şartlarının oluştuğunu ispatlayamamış olduğu kanaatine varılmakla davacının davasının reddine.. ” gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kararda, davaya uygulanması gereken hukuk kuralların hiç veya gereği gibi uygulanmadığını, gerekçeli kararda hangi kanun maddelerine dayanarak kanaate varıldığının gösterilmesi gerektiğini, başka bir anlatımla kararın hukuki esaslara dayalı olarak açıklayıcı ve taraflara yol gösterici nitelikte olması gerektiğini, ancak mahkemenin hangi hukuki gerekçeye ve/veya kanun maddesine dayandığını açıklamadığını; Yargılama sırasında ortaya konulan somut delillerin incelenmeden karar verildiğini, gerekçeli kararda, sözleşmenin 8. maddesi gereğince 20.000 TL cezai şart talep edilebileceği, ancak feshin hangi nedene dayandığının belli olmaması nedeniyle cezai şartın reddine karar verildiğini, oysa gerekçenin aksine 20.07.2016 tarihli sözleşmede, tarafların yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde ne şekilde işlem yapılacağının açıkça belirtildiğini, sözleşmenin 3/5. maddesinde, davalı tarafın sözleşmede belirtilen sorumluluklarına aykırı davranması halinde müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceğinin düzenlendiğini, davalının da sözleşme gereğince yüklendiği edimleri yerine getirmediğini, bu nedenle taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin Beşiktaş … Noterliğinin 07.06.2017 tarihli ihtarıyla feshedildiğini, ihtarnamede sözleşmesinin 3/2.maddesineki davalı sorumluluklarının yazılarak, bunların yerine getirilmemesi halinde, sözleşmenin 3/5. maddesinin müvekkiline fesih imkanı verildiğinin belirtildiğini, buna rağmen davalının sözleşmedeki koşullara uymadığı ve sözleşmede yazılı miktarda kahve temin edilmemesi nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, buna rağmen fesih nedeninin açık olmadığının belirtilmesinin, mahkemece delillerin incelenmediğinin kanıtı olduğunu; Sözleşmenin tek taraflı feshi halinde, davalıya konsinye olarak teslim edilen … markalı 2 grup kahve makinesi ile 1 adet kahve değirmeninin müvekkiline iadesi aksi halde bedeli olan 9.850,00 TL ile 20.000,00 TL cezai şart alacağının ödenmesinin davalıya bildirildiğini, davalının bildirime rağmen bu gerekliliği de yerine getirmediğini, davalının ticari defterleri sunmayarak müvekkilinin iddialarını kabul ettiğini, sözleşmenin açık hükmüne rağmen cezai şart alacağı bulunmadığının kabul edilemeyeceğini, esasen kararda cezai şart alacağı ile makinelerin konsiye olarak bırakıldığının kabul edildiğini, 15.08.2016 tarih ve … numaralı irsaliyeli faturanın içeriğinde, taraflar arasında 20.07.2016 tarihinde düzenlenen bayilik sözleşmesin uyarınca makinelerin davalıya teslim edildiğinin açık olduğunu, davalının imzaladığı sözleşmeyi ve makineleri teslim aldığını dahi inkar ettiğini, mahkemece müvekkiline ait faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı konusunda inceleme yapmadan karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin usulüne uygun düzenlenen ticari defterleriyle alacağın sabit olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne, karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshine dayalı olarak, bayilik verence bayiye teslim edilen makine bedeli ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen 20.07.2016 tarihli bayilik sözleşmesi kapsamında, iki adet kahve makinesinin davalıya teslimi ve davacı tarafından satım ve dağıtımı yapılan kahve emtiasının davalıya satımı esasları düzenlenmiştir. Sözleşmenin 3.2. maddesi uyarınca bayi, 36 ay boyunca her ay en az 30 kğ kahve satın alacaktır. Sözleşmenin 3.4. maddesinde, belirtilen satış miktarına ulaşılması halinde bayiye konsiye olarak bırakılan makinelerin bedelsiz olarak bayiye devir edileceği kararlaştırılmıştır. Devam eden bentte ise, sözleşmeye uyulmaması halinde teslim edilen konsiye makinelerin bedelinin talep edilebileceği kabul edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme üç yıl için düzenlenmiş olup, sözleşme süresinin dolmasından bir ay önce tarafların sözleşmeyi uzatmak istememesi halinde sözlemenin kendiliğinden sona ereceği 5. maddede kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin haklı nedenle fesih nedeni bulunması halinde taraflarca sözleşmenin her zaman tek taraflı olarak feshedilebileceği ve süreden önce kendi kusuru ile feshe neden olan tarafın 20.000 TL cezai şart ödeyeceği taraflarca kabul edilmiştir. Haklı fesih nedenleri ise sözleşmenin 6.3. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, bayinin rakip ürünlerin satış ve üretimi ile uğraşması, sözleşmenin 3.maddesinde yazılı alım garantisine uymaması gibi hususlar haklı fesih nedeni sayılmıştır. Davacı tarafından keşide edilen 07.06.2017 tarihli ihtarla, bayilik sözleşmesinin 3 ve diğer hükümlerine aykırı davranılması nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle fesih edildiği bildirilerek iki adet makine bedeli olan 9.850 TL ile 20.000 TL cezai şart bedelinin ödenmesi talep edilmiştir. Davalının 19.06.2017 tarihli cevabi ihtarında taraflar arasında bayilik sözleşmesi bulunmadığı, makine teslim edilmediği bildirilmiştir. İlk derece mahkemesince davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, 3 yıllık bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle davacının iki makinenin fatura bedeli olan 9.850 TL ile 20.000 TL cezai şartı talep edebileceği belirlenmiştir. Davalı ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Uyuşmazlık, sözleşme kapsamında iki adet makinenin davalıya teslim edilip edilmediği ile sözleşmenin haklı nedenle fesih edilip edilmediği, bu kapsamda davacının cezai şart alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Taraflar arasındaki sözleşmede iki adet makinenin davalıya teslim edileceği belirtilmiş olup, makinelerin davalıya teslim edildiğine ilişkin fatura da düzenlenmiştir. Ancak faturada teslim alan imzası bulunmadığı gibi sözleşmede de bu makinelerin davalıya teslim edildiğine ilişkin bir açıklama bulunmadığından davacının iki adet makineyi, usulüne uygun delillerle davalıya teslim ettiğini kanıtlamadığı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesinin bu yöne ilişkin gerekçesi yerindedir. Bayilik sözleşmesi davacı tarafından sözleşmenin 3 vd maddelerine aykırılık nedeniyle fesih edilmiştir. Davacı, ihtar ve dava dilekçesinde ileri sürdüğü maddede, bayinin asgari alım miktarı belirlenmiş olup, bu miktarın alınmadığı sabittir. Ancak TBK’nın 97.maddesi uyarınca, karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kindi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir. Sözleşmede, davacının edimi kahve makinelerinin teslimi olup, bu makinelerin davalıya teslim edildiği konusunda bir kanıt bulunmadığından, davacının edimini yerine getirmeden davalıdan talepte bulunması yerinde değildir. Davacının, ilk edimi olan kahve makinelerinin teslimi edimini yerine getirdiğini usulüne uygun şekilde kanıtlayamaması nedeniyle, davalıdan edimini yerine getirmesini talep etmesi mümkün değildir. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, delillerin değerlendirilmesi ve varılan sonuç yerinde olup, gerekçede uygulanan kanun hükümlerinin madde numaralarının yazılmamış olmasının varılan sonuca bir etkisi bulunmadığından, davacı vekilinin tüm istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irat kaydına, bakiye 125,50 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.26.01.2023
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.