Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/491 E. 2021/770 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/491
KARAR NO: 2021/770
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/01/2020
NUMARASI: 2019/1257 E. – 2020/20 K.
DAVANIN KONUSU:Şirketin İhyası
Taraflar arasında görülen şirketin ihyası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükme karşı davalı … tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ihyası istenilen Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti. arasında İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/167, İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/129 Esas ve İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/929 Esas sayılı dosyaları ile istihkak davaları bulunduğunu gibi, Bursa … İcra Müdürlüğünün … Esas ve İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaları ile de icra takibinin bulunduğunu, yargılama ve takipler sırasında şirketin tasfiyesi sona ererek ticaret sicilinden terkin edildiğinin anlaşılması üzerine, mahkemece davalı şirketin ihyası için süre verildiğini ileri sürerek, devam eden davanın görülebilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması için Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti. ‘nin ticaret sicile yeniden tescili ile ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tasfiye memuru vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tasfiye memuru olarak tüm yükümlülüklerine yerine getirdiğini, terkin işleminin usulüne uygun olduğunu, ihyası istenen şirketin aktif veya pasif akışının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin kararında; “…. Somut olayda, davacı tarafından, ihyası istenilen şirkete yönelik açılmış İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/167, İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/129 Esas ve İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/929 Esas sayılı esasında görülmekte olan İstihkak davası mevcuttur. Bu davanın görülebilmesi ve verilecek kararın infazı işlemlerinin yapılması TTK’nın 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemi niteliğinde olup, tasfiye işleminin tam olarak tamamlanabilmesi için anılı dava dosyasının sonuçlanıp infazı gerekirken tasfiye işlemleri tamamlanıp ticaret sicilinde ilan edildiği tarihte şirketin herhangi bir borcunun bulunup bulunmadığını tasfiye memuru bilebilecek durumda olmasına rağmen tasfiyeyi kapattığı açık olup, davalı tasfiye memurunca bu dosyanın akıbeti beklenilmeden şirketin tasfiyesinin gerçekleştirildiği anlaşılmakla söz konusu ek tasfiyenin sağlanması için şirketin ihyasının gerektiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğundan, Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti. ünvanlı şirketin sicildeki terkin kaydının İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/167, İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/129 Esas ve İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/929 Esas sayılı Esas sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleriyle sınırlı olarak iptali ile, TTK 547. maddesi gereğince aynı ünvanla ticaret siciline tescili sureti ile ihyasına ve ek tasfiye işlemlerini yürütmek üzere TTK 547/2 maddesi gereğince şirketin son tasfiye memuru olan …’in tasfiye memuru olarak atanmasın….” gerekçesiyle davanın kabulü ile Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti.’nin İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/167 Esas, 2019/129 Esas, İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/929 Esas sayılı dosyalarının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleriyle, Bursa … İcra Müdürlüğünün … Esas İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyalarının yürütülmesi, takibe konu alacağın tahsili ve bu icra takibinden kaynaklanan davaların görülmesi ile sınırlı ihyasına tasfiye memurunun ek tasfiye için görevlendirilmesine, karar vermiştir. Bu karara karşı davalı tasfiye memuru vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; İhyası istenen şirketin faaliyetlerine son verildiğini, tasfiye şilemleri sonucunda şirketin bütün işletmelerinin kapatıldığını, şirket adına çalışan kimsenin kalmadığını, ihyası talep edilen şirketin aktif ve pasif akışının bulunmadığını, tasfiye işlemleri sırasında müvekkilinin, kanunun tasfiye memuru sıfatıyla kendisine yüklediği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ticari ilişkilerinden kaynaklı alacak veya borcun kalmamasına dikkate ettiğini, usulüne uygun işlem ve ilanlar sonucu şirketin terkin edildiğini, müvekkilinin tasfiyeyi eksiksiz yapması nedeniyle kusursuz olduğunu ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını mahkemece tasfiyenin eksiksiz yapıldığına ilişkin delillerinin değerlendirilmemesi nedeniyle kararın HMK’nın 297.maddesine aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın 547. maddesi gereğince, tasfiye sonucu terkin edilmiş bulunan şirketin ek tasfiye işlemlerinin yerine getirilmesi için sicil kaydının ihyası talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile talep edilen dava dosyasıyla sınırlı olmak üzere ihya kararı verilmiş, karara karşı davalı tasfiye memuru vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Mahkemece incelenen İcra mahkemesi dosyalarından, tasfiye tarihi itibariyle terkin edilen şirket aleyhine açılmış davalar ile aynı tarihte iki adet derdest icra dosyasının bulunduğu anlaşılmıştır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; … sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde … Ticaret Limited Şirketinin tasfiyesine karar verildiği tasfiyesinin 20.06.2019 tarihinde sona erdiğinin ilan edildiği, tasfiye memurunun davalı … olduğu anlaşılmıştır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketlerin terkin olmadan önce merkez adresinin İstanbul ili Beşiktaş ilçesi olduğu, buna göre mahkemenin TTK’nın 547/1. maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı tarafından tasfiye halindeki şirket aleyhine İstanbul 8.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/167 ve 129 Esas ile 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/929 Esas sayılı dosyalarında istihkak davaları açıldığı, aynı şekilde İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün … Esas ve Bursa … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarında takip bulunduğu, davacının taleplerin bu davalarda değerlendirilecek olması karşısında, derdest olan bu dava ve takiplerde taraf teşkilinin sağlanarak yargılama yapılması ve takip işlemlerinin yürütülmesinin sağlanması bakımından tasfiye halindeki şirketin ihyasını talep etmekte hukuki yarar bulunmaktadır. TTK’nın 547. maddesi uyarınca, tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olması halinde ilgililerin şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemlerin sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin talebi yerinde görmesi halinde tasfiye memurları veya yeni bir veya birkaç tasfiye memuru atayarak tescil ve ilan ettirecektir. Mahkemece, yasal şartların oluşması nedeniyle şirketin ihyasına karar verilmesinde ve yasa hükmü gereği davalının tasfiye memuru olarak atanmasında hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Mahkeme kararında yeterli gerekçenin bulunduğu, davalı yanca tasfiyenin eksiksiz yapıldığının savunulmasına rağmen, derdest dava ve takiplerin bulunması halinde sonucunun beklenmeden şirketin terkin edilmesinin eksik tasfiye niteliğinde olması nedeniyle ek tasfiyenin zorunlu olduğu, davalının diğer savunmalarının icra mahkemesindeki davalarda tartışılacak olması nedeniyle ilk derece mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmadığından davalı tasfiye memuru vekilinin tüm istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin gerekçesi ve kararı isabetli olmakla, davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, bakiye 4,90 TL istinaf harcının davalı tasfiye memurundan tahsiline, 3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 17.06.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.ç maddesi uyarınca, karar kesindir.