Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/279 E. 2020/249 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/279
KARAR NO: 2020/249
KARAR TARİHİ: 26/02/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/12/2019 tarihli ara karar.
NUMARASI: 2019/371 Esas
DAVANIN KONUSU: Şirket Müdürünün Azli/ Tazminat
Taraflar arasında görülen şirket müdürlüğünden azil/tazminat istemli asıl ve karşı davada ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davalı- karşı davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin olarak verilen ara karara karşı, davalı-karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili ile davalının … Limited Şirketi’nin müşterek imzaya yetkili müdürleri olup, aynı zamanda %50’şer paya sahip olan kurucu ortaklar olduğunu, … Limited Şirketi tarafından çok popüler olan “…” markasıyla bir işletmenin çalıştırıldığını, davalı müdürün şirketin kazandığı paraları şirket hesabına yatırmaması ve şirketin paralarını şahsi hesabında tutması sebebiyle davalı müdür hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının suç duyurusunda bulunulduğunu, tüm Türkiye’yi sarsan ve günlerce medyada önde gelen haber olan “Neden ayağa kalkmadın dayağı” veya “Patrondan çalışanlarına Neden ayağa kalkmadın dayağı” olarak bilinen hadisenin, davalının babası tarafından ve davalının huzurunda gerçekleştirilmiş olduğunu, davalı müdürün babasının sahibi olduğu … A.Ş.’nin şirket iç işlerine karıştığını, … A.Ş.’nin tahsil ettiği sponsorluk ücretinin nakit kısmı olan 3 milyon TL’nin … Ltd. Şti.’ne yatırılması gerekirken yatırılmadığnı, davalı-karşı davacı tarafından bu bedelin … A.Ş.’ye aitmiş gibi gösterilmeye çalışıldığını, davalı müdür … ve …’in birleşerek … Ltd. Şti.’nin içini boşaltmaya çalıştığını, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla takip ve haciz yapma cüreti gösterdiğini, davalı-karşı davacı müdür …’in bu uydurma alacak iddiasına itiraz dahi etmediğini, tüm bu nedenlerle davalı-karşı davacının yönetimde devam etmesinin çok sakıncalı olduğunu, şirketin borçlarını ödeyemediğini, …’in tehdit ve dayakları sonucu şirketin faaliyetinin durduğunu, şirkete yönetim kayyımı atanmasının her iki tarafın da açtığı davalar sonucunda zorunlu hale geldiğini belirterek, ihtiyati tedbir olarak yargılama süresince geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı müdür …’in müdürlük görevinin kaldırılmasına ve sonrasında terditli olarak müvekkili ile beraber görevli olacak bir yönetim kayyımı atanmasına, mahkemece bu talebin talebinin benimsenmesi halinde, … Ltd. Şti.’nin yönetiminin tamamen yönetim kayyımına devredilmesine, şirketin ticari defterlerinni tedbiren mahkemeye veya yed-i emine teslim edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı -karşı davacı vekili, müvekkili ile davacının, … Ltd. Şti.’nin müşterek imza yetkili şirket müdürleri olduğunu, davacı tarafça dava konusu edilen müvekkili …’in ortağı ve şirket müdürü olduğu bu şirketteki yönetim hakkı ve temsil yetkilerinin kaldırılması, müvekkili şirket müdürlüğünden azledilmesi ve şirkete yönetim kayyımı atanmasına dair davacı taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafça ileri sürülen hususların gerçeklerle bağdaşmadığını, İstanbul ili Beşiktaş ilçesinde bulunan gece kulübü, restoran, otel ve konser hizmetlerinin verildiği işletmeyi işlettiklerini, davacının bu ortaklığa İstanbul ili Kadıköy ilçesinde faaliyet göstermekte olan ve aynı zamanda davacının sahibi olduğu … Ltd. Şti.’nin bünyesinde bulunan işletmenin markası olan … markasını getirmiş olduğunu, tüm harcama ve finans giderlerinin müvekkili tarafından ortaklığa konulan sermaye ile karşılandığını, müvekkili ile davacı arasında kurulan ortaklık ilişkisinde işletmenin bütün hesaplarının tutulması işlerinin ve işletme için yapılan harcamalar ve elde edilen gelirlerin kontrolünün ve personel görevlendirmelerinin yalnız davacı tarafından yapılmış olduğunu, davacının ortaklığın zararına faaliyetlerde bulunduğunu, davacının aynı zamanda şirket müdürü olmasından kaynaklı özen ve bağlılık yükümüne aykırı faaliyetlerinden dolayı işletmenin zarara uğradığını belirterek, davacının işletmeyi kötü idaresinden kaynaklı olarak ortaklığın daha fazla zarara uğramaması ve telafisi imkansız zararlara sebebiyet verilmemesi açısından, yargılama süresince davacının yönetim hakkının ve temsil yetkisinin ihtiyati tedbir olarak kaldırılmasına, haksız ve hukuka aykırı asıl davanın ve asıl davadaki tedbir talebinin reddine; karşı davasında ise davacı- karşı davalının şirket müdürlüğünden azline, davacı karşı davalının ortaklık yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına, davacı- karşı davalının ortaklığa vermiş olduğu zararlar karşılığı şimdilik 20.000 TL’nin davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili, 10/12/2019 havale tarihli dilekçesi ile ihtiyati tedbir talebini yineliyerek davacı-karşı davalı …’in müdürlük görevinden azledilmesine ve müvekkili ile birlikte görev yapacak bir yönetim kayyımı atanmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, 20/12/2019 tarihli ara kararıyla, yaklaşık ispat koşulu oluşmadığından, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davalı-karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı-karşı davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı ve onun menajeri olan … hakkında şirketteki usulsüz işlemlerinden dolayı savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, davacı-karşı davalı …’in bizzat kendisine ait olan diğer bir şirketi … Ltd.Şti. aracılığıyla … Şirketi’ne yönelik olarak icra takibi başlattığını, özen ve bağlılık yükümüne aykırı davrandığını, şirket hesaplarından aldığı paraları harcadığı sanatçı, grup, konser ekipmanı gibi hususlarda şirkete bilgi ve belge vermediğini, tedbir koşullarının oluşmasına rağmen ilk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE Asıl ve karşı dava, TTK’nın 630/2. maddesi uyarınca, şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılması istemine ilişkin olup, karşı davada, buna ilaveten, yöneticinin sorumluluğu iddiasına dayalı maddi tazminat istenmiştir. Asıl ve karşı dava içinde her iki taraf, karşı tarafın yönetim ve temsil hak ve yetkilerinin, HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca, ihtiyati tedbir yoluyla kaldırılmasını istemiş, ilk derece mahkemesince her iki tarafın ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacı- karşı davalı vekili, ihtiyati tedbir taleplerinin reddine dair 05.11.2019 tarihli ara kararına karşı, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuş, Dairemizin 14/02/2020 tarih, 2019/2636 Esas- 2020/171 Karar sayılı ilamıyla; “HMK’nın 353/1.b.2. ve 391/3. maddeleri uyarınca davacı- karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin tedbir talebin reddine dair 05.11.2019 tarihli ara kararının kaldırılmasına, davacı- karşı davalı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin Dairemizce karara bağlanmasına, bu doğrultuda; 1-HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca, davacı- karşı davalı vekilinin ihtiyati tedbir taleplebinin kabulü ile tarafların ortağı olduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … LİMİTED ŞİRKETİ’nde davacı- karşı davalının ve davalı- karşı davacının yönetim, temsil ve ilzam yetkilerinin ihtiyati tedbir yoluyla kaldırılmasına, 2-… LİMİTED ŞİRKETİ’ne yönetim kayyımı olarak, bilirkişi listesinden resen seçilen … TC kimlik numaralı Mali Müşavir …’ın atanmasına, 3-Kayyımın, münferit imzayla, şirket müdürlerinin tüm yetkilerini kullanmak üzere yetkilendirilmesine…” karar verilmiştir. Hal böyle olunca, davalı-karşı davacı vekilinin davacı – karşı davalı …’in yönetim hakkı ile temsil yetkisinin tedbiren kaldırılarak davalı-karşı davacı … İle birlikte görev yapacak bir yönetim kayyımı atanmasına ilişkin tedbir istemininin reddine dair verilen istinafa konu 20/12/2019 tarihli ara kararı yönünden istinaf incelemesi konusuz kaldığından, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İstinaf başvurusu konusuz kaldığından, davalı/karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, 2-Davalı/karşı davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davalı/karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 26/02/2020
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f maddesi uyarınca karar kesindir.