Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/26 E. 2020/91 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/26
KARAR NO : 2020/91
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 22019/663 D. İş
KARAR TARİHİ: 01/10/2019
TALEP : İhtiyati Haciz Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle talebin reddine dair verilen karara karşı ihtiyati haciz isteyen vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz isteyen vekili talep dilekçesinde özetle; borçlu şirket ve diğer borçlu kefil ile müvekkili arasında imzalanan cari hesap sözleşmesi uyarınca ticari ilişki bulunduğunu, davalılara noter ihtarı gönderilmesine rağmen 143.279,77 TL borcun ödenmediğini, alacağın hiçbir teminata bağlı bulunmadığını, ödeme zamanı gelmiş olmasına rağmen borcun bugüne kadar ödenmediğini belirterek, borçluların borcu karşılar miktarda menkul ve gayrimenkul mallarıyla üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, istinafa konu 01/10/2019 tarihli D. İş sayılı kararıyla; “…yaklaşık ispat koşulunu yerine getirecek belge bulunmadığı ve bu şekilde gerçeğe benzerlik karinesinin oluşmadığı, mevcut delil durumuna göre alacağın varlığının ve miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiği…” gerekçesiyle, koşulları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin kararında her ne kadar yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçeyle ihtiyati haciz başvurularını reddetmiş ise de taraflar arasında 19/12/2018 tarihinde yazılı şekilde akdedilmiş olan cari hesap sözleşmesinin, müvekkili şirket yetkilisi tarafından 09/08/2019 tarihinde kat edilerek borçlu muhataplara ihtar gönderildiğini, bu ihtarların muhataplarına 19/08/2019 ve 24/08/2019 tarihlerinde tebliğ edildiğini, ihtarlar üzerine 30 günlük itiraz süresinin geçmesi üzerine cari hesap sözleşmelerinin İİK’nın 68. maddesinde sayılan belgeler statüsüne girdiğini, dosyaya sunulan cari hesap sözleşmesi, cari hesap kat ihtarnamesi, tebliğ mazbataları, faturalar ve irsaliyeler yine dosyada mübrez olan Yargıtay ve İstinaf kararları ışığında taleplerinin haklılığının ortada olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 257. maddesi uyarınca, ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiş, bu karara karşı alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK’nın 355 maddesi uyarınca istinaf nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Yargıtay 19 HD’nin 2015/4882 E 2015/12767 K 30.09.2015 T. ve Yargıtay 11. HD’nin 2016/2214 E 2016/2481 K 07.03.2016 tarihli emsal kararında da belirtildiği üzere; İcra ve İflas Kanunu’nun 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin, alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken, alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delillerin gösterilmesi yeterli kabul edilmektedir. Bu açıklamadan sonra somut olaya gelindiğinde; alacaklının, borçlularının imzalarının bulunduğu cari hesap sözleşmesi, noter ihtarı, borçlu imza ve kaşesi taşıyan sipariş formları, fatura, borçlu imza ve kaşesi bulunan hak ediş raporu sunduğu, alacağın varlığı ve miktarının tespiti bakımından yaklaşık ispat olgusunun gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Sonuç olarak, alacaklı vekilinin sunduğu belgeler, İİK’nın 258. maddesi anlamında, alacağın varlığ ve miktarı konusunda yaklaşık kanaat oluşturmaya yeterli olup, talebin kabulü gerekirken reddine karar verilmiş olması isabetsiz bulunmuş, bu nedenle alacaklı vekili tarafından ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri haklı bulunmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/3. Maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının kaldırılarak ihtiyati haciz talebinin dairemizce karara bağlanmasına ve talebin teminat karşılığı kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2. maddeleri uyarınca kabulü ile ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin istinafa konu 01.10.2019 tarihli kararın kaldırılmasına; ihtiyati haciz talebinin Dairemizce karara bağlanmasına, bu doğrultuda; 1-İİK’nın 257 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne; davalıların 143.279,77 TL alacağı karşılamaya yeter miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE, 2-İİK’nın 259. maddesi uyarınca takdiren %15 oranında belirlenen 21.492,00 TL nakdi teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında ya da aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı halinde, kararın infazı için bir suretinin ilk derece mahkemesi tarafından davacı vekiline verilmesine, 3-İhtiyati haczin yetkili icra müdürlüğünce infazına, 4-Alacaklı tarafından ilk derece yargılamasın sırasında yatırılan harçların Hazineye gelir kaydına, 5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre 775,00 TL maktu avukatlık ücretinin ve dosyadaki yargılama giderinin, esas hakkındaki takip veya dava sonucuna göre, borçlulara yüklenmesine, 6-Alacaklı vekili tarafından istinaf aşamasında yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 44,40 TL peşin harcın, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 7-İstinaf başvurusu için yapılan 121,30 TL başvuru harcı gideri, 45,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 166,30 TL istinaf giderinin, esas hakkındaki takip veya dava sonucuna göre, borçlulara yüklenmesine, 8-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine derhal gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 30/01/2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.f ve İİK’ nın 258/son maddeleri uyarınca karar kesindir.