Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/245 E. 2023/67 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/245
KARAR NO: 2023/67
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/09/2019
NUMARASI: 2016/825E. – 2019/805 K.
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/08/2016
MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İSTANBUL 4. ATM’NİN 2017/768 ESAS, 2017/669 KARAR SAYILI 05/09/2017 KARAR TARİHLİ DOSYADA;
DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 25/08/2017
MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN MERSİN 2. ATM’NİN 2017/467 ESAS, 2018/361 KARAR SAYILI, 18/04/2018 KARAR TARİHLİ DOSYADA;
DAVA: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki itirazın iptali – menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı…karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı … Elektrik Malzemeleri San ve Dış Tic. Ltd.Şti vekili davalı … Elektrik-… aleyhine açmış olduğu 03.08.2016 tarihli davadaki dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin elektrik malzemeleri üreten ve toptan satışını yapan bir firma olduğunu, davalı ile cari hesap ilişkisi çerçevesinde satmış olduğu ürünlere karşılık faturalar düzenleyerek teslim ettiğini, fatura bedelleri olarak cari hesaba ilişkin 27.284,76 TL alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhinde İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe yapmış olduğu itirazının haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; Mersin icra dairelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirket ile davacı arasında 2013 yılından bu yana hukuki ve ticari ilişki bulunduğunu, mal alışverişi olduğunu, müvekkili şirketin davacıdan alacaklı olduğunu ve ödediği çek bedellerinin karşılığı olan malların müvekkiline teslim edilmediğini savunarak davanın reddi ile yüzde yirmiden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞTİRİLEN İSTANBUL 4.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2017/768 ESAS, 2017/669 KARAR VE 05.09.2017 TARİHLİ KARARI; Davacı … 25.08.2017 tarihli davalı … San. Ve Tic Ltd.Şti aleyhine açmış olduğu davadaki dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığını, mal teslimi yapılmadığı halde davalının doğmayan alacağa için hem bu davanın konusu çekleri talep ettiğini, hem de cari hesaba katarak olmayan alacağını mükerrer şekilde talep ettiğini iddia ederek, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; “…Derdest 2017/768 esas sayılı dosyamız ile İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/825 esas sayılı dosyasının taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/825 esas sayılı dosyasında verilecek kararın derdest dosyamızı etkileyeceği, usul ekonomisi yönünden her iki dosyanın yargılamasının birlikte görülmesinin zorunlu olduğu anlaşılmakla derdest dosyamızın İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/825 esas sayılı dosyası ile HMK 166 maddesi uyarınca birleştirilmesine…” karar verilmiştir.
BİRLEŞTİRİLEN MERSİN 2.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2017/467 ESAS, 2018/361 KARAR VE 18.04.2018 TARİHLİ KARARI İLE; Davacı … 09.08.2017 tarihli dava dilekçesi ile davalı … Dış Ticaret Ltd. Şti’ye karşı açmış olduğu davadan özetle; davalı tarafından İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığını ancak itirazlarının kabulü ile Mersin …İcra Dairesinin … Esas numarasını aldığını, takibin çeke dayalı olduğunu, borcun sebebinin bayilik sözleşmesi olduğunu davalının ikrar ettiğini, mal tesliminin yapılmadığını, davalının doğmayan alacağını hem bu davanın konusu hem de cari hesaba katarak mükerrer şekilde talep ettiğini iptal ederek, Mersin …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu borca ilişkin olarak borçlu olmadığının tespiti ile %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddi gerektiğini, derdestlik itirazında bulunduklarını, davacı iddiasının gerçek dışı olduğunu, takip konusu çekin müvekkiline tevdi edildiğini, cari hesaba işlendiğini, talep edilen alacağın çek bedelinin mahsup edilmesinden sonraki müvekkilinin kısmi bakiye alacağı olduğunu savunarak ,davanın usul ve esastan reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Dosya, dosyadaki deliller ve asıl dosya davacısı birleşen dosyalar davalısı defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılması için mali müşavir bilirkişiye verilmiş, asıl dava yönünden takip tarihi itibariyle asıl dava davacısının davalıdan 44.284,76 TL alacaklı olduğu, ancak davacının 27.284,76 TL talep etmiş olduğu, birleşen davada … tarafından … tahsilat makbuzu ile tahsil edilen 15.000 TL tutarlı 2 adet çekin davacı şirketin kayıtlarına davalı adına alacak kaydı yapıldığı, çeklerin ödenmemesi nedeniyle davacı …tarafından davalı … hesabına borç kaydedildiği, … tarafından davacı … Elekt. Mal. San. ve Dış. Tic. Ltd. Şti. ‘ye ödeme yapıldığı ileri sürülen toplam 43.500 TL tutarlı 4 adet çekin asıl dava davacısı birleşen dosya davalısı … adına tahsilat makbuzu ya da çek alış bordrosu ve tahsil edildiğine ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığının rapor edilmiş olduğu görülmüştür. Dosya içerisinde bulunan tahsilat makbuz örnekleri, çek örnekleri, icra takip dosyaları ve taraf defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan inceleme sonucunda bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; asıl dava davacısı ile asıl dava davalısı ve birleşen dava davacısı arasında elektrik malzemesi alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişki kapsamında asıl dava davacısının elektrik malzemesi satımından dolayı davalıdan cari hesap itibariyle 27.284,76 TL alacaklı olduğu, birleşen İstanbul 4. ATM’nin 2017/768 esas sayılı dosyasına ilişkin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu çek ile birleşen Mersin 2. ATM’nin 2017/467 esas sayılı dosyasında Mersin … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu çeklerin asıl dava davacısı birleşen dosyalar davalısına teslim edildiğine dair ve bu şirkete çıkışının yapıldığına dair ve bu şirket tarafından çeklerin tahsil edildiğine dair kayıt ve belge bulunmadığı tespit edilmiş olduğundan, düzenlenen raporun dosyadaki delillerle uyumlu ve denetime açık olduğu kabul edilmiş, asıl davada davacının davasının kabulüne, birleşen davalarda birleşen dosya davacısının davalarının reddine karar verilerek, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğnün … Esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 27.284,76 TL alacak üzerinden devamına, alacağın takip tarihinden itibaren %11,5 oranı geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan alacak miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, birleşen (İstanbul 4. ATM’nin 2017/768 Esas) dosyada davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle, asıl davada davacının davasının kabulüne, davalının İstanbul … İcra müdürlüğnün .. Esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 27.284,76 TL alacak üzerinden devamına, alacağın takip tarihinden itibaren %11,5 oranı geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan alacak miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, birleşen (İstanbul 4. ATM’nin 2017/768 Esas) dosyada davacının davasının reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı- birleşen davalarda davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı- birleşen davalarda davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tarafınca açılan iki adet menfi tespit davasının davacının açmış olduğu dava ile birleştirildiğini, davacının çekleri icra takibine koymakla birlikte sözleşmeyi göstererek cari hesap alacaklısı olduğu iddiasıyla dava açtığını, mal tesliminin yapılmadığını, tanık ifadesinin alınmadığını, birleşen Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/467 Esas, 2018/361 Karar sayılı dosyası ile ilgili bir karar verilmediğini belirterek, kararın kaldırılmasını asıl davanın reddi ile açmış olduğu menfi tespit davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Asıl dava, faturadan kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili amacı ile başlatılan ilamsız icra takibine karşı itirazın iptali, birleşen davalar ise icra takibine karşı açılan menfi tespit davalarıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda asıl davanın kabulüne birleştirilen İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/768 esas sayılı davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı- karşı davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut davada mahkeme başlığında da gösterilmiş olduğu üzere, asıl dava dosyası ile HMK’nın 166. maddesi uyarınca birleştirilmiş olan iki ayrı dava mevcuttur. Ancak ilk derece mahkemesince asıl dava ile birleştirilen İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/768 Esas sayılı davası hakkında hüküm kurulduğu halde, birleşen Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/467 esas sayılı davası hakında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. 6100 sayılı HMK’nun 166. maddesine göre ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları halinde birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Ancak, birleştirme kararı, taraflar arasındaki uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Bu karar, sadece birleştirilen davaların yargılama safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurup, her dava, ayrı ayrı hükme bağlanmalıdır. Davaların birbirlerinin içerisinde erimesi, tek bir davaya dönüşmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Başka bir anlatımla, birleştirmeye konu davalar bağımsız kimliklerini korurlar. Yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde bulundurularak her bir dava için ayrı ayrı hüküm tesis edilmesi gerekirken anılan ilkelere aykırı olarak birleşen Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/467 Esas sayılı dava dosyası hakkında ayrı hüküm kurulmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. HMK’nın 353/1.6.6 maddesi uyarınca davadaki taleplerden biri hakkında hiç karar verilmemesi hâlinde, işin esası incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmelidir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, birleşen dava hakkında karar verilmemesi nedeniyle davalı birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve asıl ve birleşen davaların yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında asıl ve birleşen davaların yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Başvuran vekili tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Başvuran tarfından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 26.01.2023
KANUN YOLU:HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.