Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1623 E. 2020/1125 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1623
KARAR NO : 2020/1125
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/03/2020
NUMARASI : 2020/223E. – 2020/222 D.İş.Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı, borçlu şirket yönünden ihtiyati haciz isteminin kabulüne, borçlu … yönünden reddine, ilişkin karara karşı ihtiyati haciz isteyen vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, talep dilekçesinde özetle; borçlularca düzenlenen 11.04.2019 düzenleme ve 31.12.2019 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli bononun ödenmediğini, alacaklıların takipten haberdar olması halinde mal kaçırabileceklerini, borçlu şirket yetkilisi tarafından bononun ön yüzüne iki imza atıldığını, TTK’nın 701. maddesi uyarınca ikinci imzanın aval niteliğinde olduğunu, aval için imzanın yeterli olup, ayrıca ad ve soyadın yazılmasının gerekmediğini ileri sürerek, borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, masraf ve vekalet ücretinin borçluya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 17.03.2020 tarihli, 2020/223/1617 Değişik iş sayılı kararında; “…Borçlu … Limited Şirketi yönünden talebin itiraz yolu açık olmak üzere %15 teminat ile kabulüne, borçlu … senet üzerinde borçlu, kefil veya ciranta olarak kimlik bilgileri bulunmadığından bu borçlu yönünden ihtiyati haciz isteminin istinaf yolu açık olmak üzere REDDİNE, Dilekçe ve mübrez vesikalar incelenip gereği düşünüldü. Yukarıda hüviyeti yazılı alacaklının borçludan alacağı olan 20.000,00 TL’nin ifasının temin bakımından vaki isteği İcra iflas kanunun 257 nci md.sinin 1.fıkrasına uygun bulunmuş, alacak rehinle temin edilmemiş ve diğer tarafla üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşı kafi teminat da alınmış bulunduğundan adı geçen borçlu (nın/ların) yukarıda gösterilen malları ile alacaklarının; İcra iflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı, ihtiyati haciz isteyen alacaklı alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince borçlu … hakkında reddedilen talep yönünden istinaf istinaf yoluna başvuruda bulunulduğunu, mahkemece, senet üzerinde borçlunun kefil veya ciranta olmadığından bahisle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş ise de senette borçlunun isminin bulunması senedin zorunlu unsurlarından dolmadığını, TTK’nın 776. Maddesi uyarınca düzenleyenin imzasının yeterli olup adının veya kimlik bilgilerinin bulunmasının zorunlu olmadığını, borçlu şirket yetkilisi tarafından senedin ön yüzüne iki imza atılması nedeniyle ikinci imzanın TTK’nın 701. maddesi gereğince aval niteliğinde olduğunu, aval için sadece imzanın yeterli olup ayrıca ad ve soyad yazılmasının gerekmediğini, yerleşik Yargıtay kararları gereğince senette bulunan ikinci imzanın, imza sahibini şahsi olarak sorumluluk altına soktuğunu belirterek, ilk derece mahkemesince … yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, bu borçlu hakkında da ihtiyati haczin kabulüne, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca, kambiyo senedine dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, borçlu şirket yönünden ihtiyati haciz isteminin kabulüne, … yönünden ise anılan kişinin bono metninde borçlu, kefil veya ciranta olarak kimlik bilgilerinin bulunmaması nedeniyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş, alacaklı vekili tarafından, yasal süresi içinde kararın redde ilişkin kısmına yönelik istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. 2004 sayılı İİK’nın 257. maddesi gereğince ;”Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1 – Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” düzenlemesi bulunmaktadır. Anılan Kanun’un 258. maddesinde ise, ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verileceği, alacaklının, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecbur olduğu düzenlenmiştir.İhtiyati haciz talebinin dayanağı 11.04.2019 düzenleme tarihli, 31.12.2019 vadeli, 20.000.00 TL tutarlı bonodur. Bonoda aleyhine ihtiyati haciz istenen şirkete ait kaşe bulunmakta olup, kaşenin dışına, düzenleme tarihinin altına denk gelecek şekilde iki adet imza bulunmaktadır. Şirket kaşesi üzerinde ise imza bulunmamaktadır. İhtiyati haciz isteyen tarafından, talep ve istinaf başvurusuna eklenen 09.012013 tarih … numaralı ticaret sicil gazetesine göre, aleyhine ihtiyati haciz istenen … Sivas …. Noterliğinin 20.12.2012 tarih ve … yevmiye nolu işlemi ile borçlu şirketteki diğer paydaşın, payını devir alarak şirketin tek ortağı olduğu anlaşılmıştır. TTK’nın 701/2.maddesi gereğince, muhatabın veya düzenleyenin imzaları hariç olmak üzere, poliçenin yüzüne atılan her imza aval şerhi sayılır. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 03.05.2018 tarih ve 2016/13207 E.,2018/4145 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, TTK’nın 776/1-g maddesi gereğince, takip konusu belgenin kambiyo vasfını taşıması için “senedi düzenleyenin imzasını” içermesi zorunludur. Anılan maddede, sorumluluk için sadece imzadan söz edilmiş, birden fazla imzanın bulunması koşul olarak öngörülmemiştir. TTK’nın 778. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 678. maddesi gereğince; şirket yetkilisinin, şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu ikinci imza, bizatihi kendisini sorumlu kılar. Yine TTK’nın 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 701 ve 702. maddeleri gereğince, keşideci imzası dışında bononun ön yüzüne konulan her imza aval şerhi sayılır. Aval için sadece imza yeterli olup, ayrıca ad ve soyadın yazılması gerekli değildir.Senedin, keşideci bölümünde, şirket temsilcisinin (aynı kişinin) elinden çıkmış iki imzasının bulunması halinde ve imzalayanın şirket temsilcisi olması durumunda, imzalardan birinin şirket adına, açığa atılan diğer imzanın da imza sahibinin şahsı adına atılmış olduğunun kabulü zorunludur. Her iki imzanın kaşe dışında olması halinde de, birisinin şirket adına, diğerinin de aval olarak atıldığının kabulü gerekir. Zira, senetteki borçtan sorumlu olmak için, keşidecinin tek imzası yeterli olup; birden fazla imza atılmasına gerek bulunmamaktadır.Bu açıklamalar ışığında sorumluluk doğması için, keşidecinin atacağı tek imza yeterli olup, bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığından, şirket kaşesi dışına atılan imza aval olarak değerlendirilir (HGK. nun 05/10/2011 tarih ve 2011/12-480 sayılı kararı).Somut olayda, takibe konu bonoda, düzenleyen olarak …Limited Şirketi’nin yazılı olduğu, senedin, borçlu şirket yetkilisinin şirket kaşesi basılarak kaşe dışına attığı imzası ile keşide edildiğinin mahkemece kabul edildiği, bonodaki her iki imzanın aynı olduğu, bononun geçerliliği için atılacak tek imzanın yeterli olması karşısında açıkta bulunan ikinci imzanın aval olarak atıldığının ve dolayısıyla şirket yetkilisi … borçtan şahsen sorumlu olduğunun kabulü gerekirken, anılan kişi yönünden istemin reddine karar verilmesi yerinde olmadığından mahkeme kararının kaldırılarak, yukarıda açıklanan gerekçeyle talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir.Açıklanan bu gerekçelerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 26.11.2019 tarihli ara kararının, İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2. maddeleri uyarınca kaldırılarak, ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine ve talebin kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; İlk derece mahkemesinin istinafa konu, borçlu … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddine dair 17/03/2020 tarihli ara kararının İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2 maddeleri uyarınca kaldırılmasına, bu kişiyle ilgili ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;1-İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca alacaklı vekilinin … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin kabulü ile borçlu … 20.000,00 TL alacağı karşılar miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE, 2-İİK’nın 259. maddesi uyarınca takdiren %15 oranında belirlenen 3.000,00 TL nakdi teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında ya da aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı halinde, kararın infazı için bir suretinin, ilk derece mahkemesi tarafından, alacaklı vekiline verilmesine,3-Kararın derdest takip dosyası üzerinden icra müdürlüğünce infazına,4-İlk derece mahkemesince davacı yararına avukatlık ücretine hükmedildiğinden yeniden hükmedilmesine yer olmadığına,5-İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 44,40 TL istinaf peşin harcının talep halinde alacaklıya iadesine,6-Davacı vekili tarafından harcanan 121,30 TL istinaf harcı gideri, 117,88 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 239,18 TL’nin, esas hakkındaki dava veya takip kapsamında borçlu borçlu … tahmiline,7-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,8-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 22/10/2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.