Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1520
KARAR NO: 2020/1311
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2017/1111 Esas – 2020/308 Karar
TARİHİ: 07/07/2020
DAVA: İtirazın İptali
Taraflar arasında görülen itirazın davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 28/08/2012 tarihinde imzalanan … Ltd. Şti.’nin kredi genel sözleşmesi kapsamında vermiş olduğu kefalete dayandığını, sözleşmeye dayanılarak dava dışı firmaya kredi tahsis edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine ihtarname gönderildiğini, buna rağmen borç ödenmediğinden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya ile takip başlattıklarını, dosyaya itiraz edildiğinden takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; şirketi olan … Ltd. Şti.’nin 2014 yılında Suriye krizi nedeniyle iflas ettiğini, tüm varlıklarını kaybettiklerini, …’a borçlarının 135.000,00-TL civarında olduğunu, 03/12/2014 tarihinde Didim’deki tapusunu 90.000,00-TL bedelle sattığını, geri kalan borç için de … marka araç rehinli olduğundan satışına izin verilmediğini, aracın haczedilerek trafik tarafından yediemin parkına teslim edildiğini, 2014 yılından beri satışı yapılmayan aracın değeri düştüğünü için zarara uğradıklarını, satış zamanında yapılsaydı borçlarının büyümeyeceğini ve borcun kapanacağını beyan ederek, mağduriyetlerinin giderilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin 07/07/2020 tarihli, 2017/1111 Esas – 2020/308 Karar sayılı kararıyla,”…Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık, bankacılık işleminden kaynaklı alacağın tahsili yolunda başlatılan icra takibinde, icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davacı banka tarafından, davalı kefilin de arasında bulunduğu borçlular aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında, 09.09.2015 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı-borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilip 16.09.2015 havale tarihli itiraz dilekçesi ile birlikte borca, ferilere itiraz edildiği, 14.12.2017 tarihinde de Yasal 1 yıllık süresi içerisinde Mahkememizdeki iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama aşamasında taraf teşkili sağlanarak, taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve dosyamız bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. Tüm dosya kapsamı, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli 12.09.2019 10.10.2019 tarihli bilirkişi ve 06.02.2020 tarihli ek bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, alacaklı banka ile takip borçlularından olan ticaret şirketi arasında, 28.08.2012 tarihli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, davalı-borçlunun da kefil sıfatıyla sözeşmeyi imzaladığı, icra takibine yapılan itirazda, imzaya itirazın olmadığı, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, bilirkişi ve ek bilirkişi raporlarıyla davacının talep edebileceği alacak miktarları ve faiz oranları belirlendiğinden bu miktarlar üzerinden davacının alacaklı olduğu sonucuna varılmış, davalı-borçlunun likit bir alacağa kötüniyetle itirazda bulunduğu sonucuna varılmakla davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek…” gerekçesiyle, davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında, davalı-borçlunun yaptığı itirazların kısmen iptaline, icra takibinin; tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, 51.078,17-TL asıl alacak, 1.914,70-TL takip öncesi işlemiş faiz, 95,74-TL BSMV ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %39 oranında temerrüt faizi ile faizin %5’i oranında BSMV işletilerek devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak tutarının %20’si üzerinden hesaplanan 10.617,72-TL icra inkar tazminatının, davalı-borçludan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Sözleşmede yer almasına, taleplerine ve bilirkişi raporlarında da belirtilmesine rağmen davalının ödemesi gereken “akdi faiz” ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmadığını, verilen kararın bu yönüyle hukuka aykırı olduğunu, Davacı müvekkili bankanın ödenmeyen tutarlar için bileşik faiz uygulayabileceğini, vadesinde ödenmeyen krediler için müşterinin temerrüdü durumunda bankanın kredilere uygulamış olduğu en yüksek faiz oranının, %50 fazlası oranında temerrüt faizi uygulayabileceğinin görülmekte olduğunu, Nitekim bilirkişi raporlarında da davalı …’nun temerrüt faizi ile birlikte akdi faizden de sorumlu olduğu belirtildiğini, bu yönüyle İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin vermiş olduğu kararın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, Gerekçeli kararın 5. maddesinde “Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T. gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine” şeklinde hüküm tesis edildiğini, davalı …’ nun davanın hiçbir safhasında kendini vekille temsil ettirmediğini ve verilen kararın bu yönüyle de hukuka aykırılık teşkil ettiğini, İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararının bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunru belirterek, kararın istinaf sebepleri doğrultusunda düzeltilerek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davacı tarafından dava dışı şirkete kullandırılan kredi borcunun davalı kefilden tahsili için başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Temmerrüt tarihine kadar kredi borç hesabında davacı bankanın kredi kullandırım aşamasında kendisi tarafından uygulanana akdi faiz oranı ile hesap yapılması isabetli olup, bu yöndeki davacı vekili istinaf nedeni yerinde değilse de; davacı takipte davalı kefilden 51.078,17 TL asıl alacak 7.170,62 TL işlemiş akdi faiz, 2.495,35 TL temerrüt faizi ve 483,30 TL BSMV olmak üzere toplam 61.227,44 TL nin tahsilini talep etmiştir. Alınan bilirkişi kök ve ek raporunda, davacı bankanın kredi kullandırım tarihlerinde uyguladığı akdi faiz oranı dikkate alınarak yapılan hesaplama doğrultusunda davalının takip tarihinde 55.044,02 TL asıl alacak, 1.914,70 TL işlemiş faiz ve 95,74 TL BSMV olmak üzere toplam 57.054,46 TL den sorumlu olacağı hesaplanmıştır. Yukarıda belirtildiği üzere davacı tarafından takip talebinde işlemiş akdi faizin ayrı bir kalem olarak belirtildiği, ancak bilirkişi raporunda işlemiş akdi faizin de asıl alacak tutarı belirlenmesinde hesaplanarak sonuca gidildiği gözetildiğinde, davacının takip tarihinde 55.044,02 TL asıl alacak, 1.914,70 TL işlemiş faiz ve 95,74 TL BSMV olmak üzere toplam 57.054,46 TL alacağın tahsilini talep edebileceği anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece bu husus dikkatten kaçırılarak kurulan hüküm sonucu itibariyle hatalı olmakla kararın bu yönüyle dairemizce düzeltilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Yine, davalı, yargılamanın hiç bir aşamasında vekil ile temsil olunmamıştır. Buna rağmen kurulan hükümde davalı yararına vekil ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur. Bu yönden de davacı vekilinin istinaf başvurusu yerindedir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusununu kısmen kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararın kaldırılarak, davanın esası hakkında yeniden hüküm verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusununu kısmen kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararın kaldırılarak, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; 1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız icra takibine davalı tarafça yöneltilmiş olan itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca kısmen iptali ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; 55.044,02 TL asıl alacak, 1.914,70-TL takip öncesi işlemiş temerrüt faizi, 95,74-TL BSMV olmak üzere toplam 57.054,46 TL’nin, asıl alacak tutarına icra takip tarihinden itibaren yıllık %39 oranında akdi temerrüt faizi ve faizin %5′ oranında BSMV yürütülmek suretiyle tahsili için takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-Alacak tutarının %20’si üzerinden hesaplanan 11.410,89 TL icra inkar tazminatının, davalı-borçludan alınarak davacıya verilmesine, 3-Alınması gerekli 3.897,39 TL harçtan peşin alınan 857,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.039,86 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 4-Hüküm tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T gereğince belirlenen 8.217,08 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, 5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ile 857,53 TL peşin harç toplamı olan 888,93 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yapılan 750,00 TL bilirkişi ücreti, 143,40 TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 893,40 TL yargılama giderlerinin, kabul ve ret oranına göre belirlenen 832,50 TL’lik bölümünün davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, 7-Kullanılmayan gider avanslarının yatıran tarafa iadesine, 8-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden; a-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 54,40 TL istinaf peşin harcının talep halinde davacıya iadesine, b-Davacı tarafından sarf edilen 148,60 TL istinaf başvuru harcı ile 61,50 TL posta tebligat ve dosya gönderim gideri olmak üzere toplam 210,10 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 10-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 11-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 26.11.2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.