Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1503 E. 2020/1109 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1503
KARAR NO : 2020/1109
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/06/2020 tarihli, tedbir talebinin reddi hakkındaki ara karar.
NUMARASI : 2020/255 Esas
DAVANIN KONUSU: ÇEK İSTİRDADI- DAVA İÇİNDE İHTİYATİ TEDBİR
Taraflar arasında görülen istirdat davası içinde talep edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara karara karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yetkili hamili olduğu birçok kıymetli evrakın kargo şirketi aracılığıyla müvekkili şirketin genel müdürlük adresine gönderilirken, kargo aracında kimliği belirsiz kişiler tarafından gerçekleştirilen hırsızlık neticesinde çalındığını, bu nedenle savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını ve ayrıca İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/221 esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açtıklarını, çalınan çeklerden biri olan …Bankası Konak/İzmir şubesine ait, keşidecisi …. A.Ş. olan, … seri numaralı, 05/05/2020 keşide tarihli, 100.000,00 TL bedelli çekin davalı … tarafından bu dosyaya ibraz edildiğini, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/221 esas sayılı dosyasından verilen ödeme yasağı kararı gereği bir işlem yapılamadığını, mahkeme tarafından taraflarına istirdat davası açmak üzere süre verildiğini, bu nedenle iş bu davayı açtıklarını, davalının çeklerin çalıntı olduğunu bile bile iktisap ettiğini ve kötü niyetli olduğunu, yerleşik Yargıtay kararlarına göre kötüniyet iddiasının her türlü delil ile ispat edilebildiğini, davalının çeki .. A.Ş.’den ciro yolu ile aldığını iddia ettiğini ancak müvekkilinin söz konusu çeki … A.Ş.’den bizzat temlik aldığını, bu şirket tarafından müvekkiline gönderilirken kargoda çalındığını, çek müvekkilince faktoring işlemi ile devralındığından davalının açıkça kötü niyetli olduğunu, çekte ödeme yasağı bulunmasının çekin icra takibine konu edilmesine engel olmadığını, çekin davalı tarafça takibe takibe konulmasını ve tahsil edilmesi halinde müvekkilinin büyük bir zarar göreceğini beyanla, çekin istirdadını ve dava sonuçlanıncaya kadar çekin HMK’nın 389-390 maddelerine göre icra takibine konu edilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle ; müvekkilinin belirtilen çekin iyiniyetli meşru hamili olduğunu, çeki nakit para alacağına karşılık … A.Ş.’ den ciroyla alındığını, ilk cirantanın … San. Ve Tic. Ltd. Şti., ikinci cirantanın Arte Seramik A.Ş. olduğunu, en sondaki cironun ise müvekkiline ait bulunduğunu, dava açmadan önce dava şartı olan arabuluculuk yoluna başvurulmadığını, müvekkilinin alacaklısı ve hamili olduğu, … Bankası A.Ş., Konak Şubesi /İzmir, 05.05.2020 keşide tarihli, … seri numaralı 100.000.00-TL’lik, hesap sahibi …San. Ve Tic. A.Ş. tarafından keşide edilmiş çek hakkında mahkemenizce verilen ödeme yasağı-ihtiyati tedbir kararı konulmuşsa kaldırılmasına, davanın usulden ve esastan reddine, davaya konu çekin miktarı üzerinden %20 icra inkar/kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir talebinin değerlendirildiği 18/06/2020 tarihli ara kararıyla; ”… Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389/1. maddesi ‘Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.’ hükmünü içermektedir. Davacı tarafın iddia ettiği hususların yargılamaya muhtaç olduğu, bu aşamada sunulan deliller kapsamında Mahkememizde tedbir kararı verilmemesi halinde hakkın elde edilmesinin zorlaşacağı veya imkansız hale geleceği hususunda kanaat oluşmadığı, … ” gerekçesiyle, tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.Bu ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde önceki beyanlarını tekrarla;Faktoring sözleşmesine göre yetkili hamilin gerçekte müvekkili olduğunu,Çekteki ciro silsilesine göre davalının çeki iktisapta açıkça kötüniyetli olduğunu,Çekteki ciro silsilesi incelendiğinde çekin keşidecisinin ….A.Ş. olduğunu, lehtarın …Ltd. Şti. olduğunu, sonraki cirantanın … A.Ş. olduğunu ve ondan sonraki cirantanın da çeki elinde bulunduran davalı … olduğunu,Davalının İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/221 esas sayılı dosyasına vermiş olduğu beyanında dava konusu çeki davadışı…. şirketinden aldığını iddia ettiğini, Müvekkilinin bir faktoring şirketi olduğunu ve dava konusu çekin dava dışı …şirketi ile imzalanan faktöring sözleşmesine istinaden müvekkili şirket tarafından temlik alınmış olduğunu, müvekkili şirketin şube adresinden genel müdürlük adresine kargo firması aracılığıyla taşınması sırasında da çekin çalındığını,Dava konusu çekin müvekkili tarafından temlik alındığının dosyaya sunulan faktoring sözleşmesi, alacak bildirim formu, çek tevdi bordrosu ve alacağı tevsik eden fatura ile sabit olduğunu,Davalının bu çek bedelini tahsil etmesi durumunda müvekkilinin hiçbir güvencesi olmayan davalıdan bu parayı tahsil etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağını hatta belkide imkansız hale geleceğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 18/06/2020 tarihli ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, çek istirdadı davası içinde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.Davacı vekili, istirdat davasıyla birlikte ihtiyati tedbir talep etmiş, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, bu ara karara karşı davacı vekili yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, davacı vekili tarafından ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda davacının meşru hamili olduğu çekin kaybolduğundan bahisle zayii nedeniyle açılan iptal davasında çeki ibraz eden davalı aleyhine TTK’nun 665(1) maddesi uyarınca istirdat davası açılması için mehil verilmesi üzerine elde ki dava açılmıştır.İstinafa konu karar çekin icra takibine konulmasının önlenmesi talebinin reddine ilişkin 18.06.2020 tarihli ara kararıdır. İstinaf başvurusundan sonra ilk derece mahkemesince 27.07.2020 tarihli ara kararla, davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda istinaf incelemesi konusuz kaldığından, istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İstinaf incelemesi konusuz kaldığından, davacının istinaf başvurusunun reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.22.10.2020