Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1395 E. 2023/1037 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1395
KARAR NO: 2023/1037
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/03/2020
NUMARASI: 2016/794 E. – 2020/284 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen satım sözleşmesi kapsamında müvekkilince … Gaziosmanpaşa Şubesine ait 02.06.2016 tarihli … numaralı 32.500 TL bedelli ve 09.06.2016 tarih … numaralı ve 47.500 TL bedelli iki adet çekin keşide edilerek davalı şirkete teslim edildiğini, ancak taahhüt edilen emtianın müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilince keşide edilen ihtarla bedelsiz kalan çeklerin iadesinin istenildiğini, buna rağmen davalı şirketin çeklerin keşide tarihlerinde tahrifat yaparak davalı bankanın Topçular Şubesinden alınan kredinin teminatı olarak bankaya verildiğini, müvekkilince İstanbul Cumhuriyet Savcılığının 2016/86712 soruşturma sayılı dosyasında şikayette bulunulduğunu, şikayet sonrası … numaralı 32.500 TL bedelli çekin, bankadan alınarak müvekkiline iade edildiğini, ancak diğer çekin bankada kaldığını, bankanın tahrif edilen çeke ilişkin araştırmaları yapmadan ve keşideci ile irtibata geçmeden tahrif edilen çeki teminat olarak kabul ederek çekin iktisabında kötü niyetli ve ağır kusurlu davrandığını, mal teslimi karşılığı alınan çeklerin bedelsiz kaldığını, çeklerin tahrif edilmesi nedeniyle çek vasfını yitirdiğini, müvekkilinin davalı banka ve davalı şirkete kambiyo senedinden kaynaklanan borcunun bulunmadığını, güncel bir tehdit bulunması nedeniyle menfi tespit ve borçtan kurtulma davası açılabileceğini ileri sürerek, dava konusu çek nedeniyle müvekkilinin, davalılara borçlu olmadığının tespitine, tahrif edilen çekin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili, savunmasında özetle; … Gaziosmanpaşa Şubesine ait 02.06.2015 tarihli … seri numaralı 32.500 TL bedelli çekin, davalı şirketin talimatı gereğince işlem yapılmadan davalı şirkete teslim edildiğini, … Gaziosmanpaşa Şubesine ait 09.06.2016 tarihli … numaralı 47.500 TL bedeli çekin ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/86712 soruşturma numaralı dosyasındaki 28.07.2016 tarihli yazı gereğince işlem yapılmadan iade edildiğini ve iade edilen çeke buna ilişkin ibarenin yazıldığını, iade davasına konu edilen iki adet çekin, işlem yapılmadan ve herhangi bir hak kaybına sebebiyet verilmeden iade edildiğini, müvekkili bankanın tarafları hak kaybına uğratabilecek hiçbir işlemi bulunmadığını, çek bedellerinin ödenmemesi nedeniyle, sahte veya tahrif edilmiş çeke ilişkin bankanın kusursuz sorumluluğunu kabul eden TTK’nın 812.maddesinin uygulanamayacağını, çeklerdeki tahrifatın basit bir kontrol ile anlaşılamayacağını ve müvekkilinin özen yükümlülüğüne aykırı davranışının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı … İth. İhr. Ltd. Şti. usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Huzurdaki davada … Gaziosmanpaşa Şubesi nezdindeki, …’e ait … IBAN sayılı hesaptan, günü (02) olan, ayı net okunamayan, yılı ise (2016) olarak belirtilen tarihte 32.500 TL tutarlı … numaralı çek keşide edilmiştir. Davacı yan, çekin tarihindeki ay bölümünde altı (6) rakamının üstü kapatılarak (8) haline getirildiğini ve tahrifat yapıldığını ileri sürmüştür. Çekin üzerinde ‘Tacir Olmayan’ ibaresi mevcuttur. Yine … Gaziosmanpaşa Şubesi nezdindeki aynı hesaptan, 32,500 TL tutarlı çeke benzer şekilde … numaralı 47.500 TL tutarlı çek tanzim edilmiştir. Her iki çekin de, davalılardan … İth. İhr. Ltd, Şirketi emrine davacı … tarafından keşide edildiği görülmektedir. … T.A.Ş. Gaziosmanpaşa Şubesine 06,04.2018 tarihli müzekkereye verilen 12.04.2018 tarihli cevabi yazıda ise, … numaralı çek yaprağının …’e ait olduğu, çek sistemlerinde aktif statüde bulunduğunu ve ibraz edilmediği, ibraz edilmediği için çekin fotokopisinin kendilerinde olmadığı bildirilmiştir. Davalı … ile, davalılardan … Oto. İth, İhr. Ltd. Şirketi arasında 13.04.2016 tarihinde Alım Satım Sözleşmesi başlıklı bir belgenin imzalandığı görülmektedir. Bu belgede … alıcı, davalılardan … Oto. İth. İhr. Ltd. Şirketi ise satıcı olarak yer almaktadır. Sözleşme içeriğinde özetle; ‘Satıcı taraf kilosu 4,50 TL’den olmak üzere toplamda 80.000 TL tutarındaki 17.777,77 Kg hurda alüminyum iş bu sözleşme ile alıcıya satacak, satılan mal sözleşmeyi takiben en geç yedi gün içerisinde alıcıya testim edilecektir. Alıcı taraf ise iş bu sözleşme yapıldığı sırada, … Gaziosmanpaşa şubesine ait 02.08.2016 tarihli … nolu 32,500 TL’tik, … Gaziosmanpaşa şubesine ait 09.06.2016 tarihli … nolu 47.500 TL’lik 2 adet çekin alacağı malı karşılığı olarak peşinen satıcı tarafa verecektir. Sözleşmeye konu olan matlar süresinde alıcıya teslim edilmediği takdirde yapılan bu sözleşme geçersiz sayılacak satıcı taraf peşinen aldığı iki adet çeki alıcıya iade edecektir…’ şeklinde beyanlara yer verilmiştir. Bu durumda, dava konusu çeklerin, davacı … tarafından davalılardan … Oto. İth, İhr. Ltd. Şirketine mal alımı için verildiği anlaşılmaktadır. Davacı …’in, Kadıköy …Noterliği aracılığıyla davalı Şirkete ihtarname gönderdiği çeklerin iadesini talep etmiştir. Davacı ile davalılardan … Oto. İth. İhr. Ltd. Şirketi arasında 13.04.2016 tarihinde Alım Satım Sözleşmesi başlıklı bir belgenin imzalandığı, bu belgede …’in alıcı, davalılardan … Oto. Ith. Ihr. Ltd. Şirketinin ise satıcı olarak yer aldığı, Sözleşme içeriğinde özetle; “Satıcı taraf kilosu 4,50 TL’den olmak ürere toplamda 80,000 TL tutarındaki 17.777,77 Kg hurda alüminyum iş bu sözleşme ile atıcıya satacak, satılan mat sözleşmeyi takiben en geç yedi gün içerisinde atıcıya teslim edilecektir. Alıcı taraf ise iş bu sözleşme yapıldığı sırada, … Gaziosmanpaşa şubesine ait 02.06.2016 tarihli … notu 32.500 TClik, … Gaziosmanpaşa şubesine ait 09.06.20J6 tarihli … nolu 47.500 Tt’lik 2 adet çekin alacağı malı karşılığı olarak peşinen satıcı tarafa verecektir. Sözleşmeye konu olan mallar süresinde alıcıya teslim edilmediği takdirde yapılan bu sözleşme geçersiz sayılacak satıcı taraf peşinen aldığı iki adet çeki alıcıya iade edecektir..şeklinde beyanlara yer verildiği, bu durumda, dava konusu çeklerin, davacı … tarafından davalılardan … Oto. İth. İhr. Ltd, Şirketine mal alımı için verildiğinin anlaşıldığı, yine dosya kapsamına göre, bu çeklerin davalı şirket tarafından diğer davalı bankaya çeklerin teminat amaçlı verildiği anlaşılmaktadır. Davalı Bankanın davaya cevap dilekçesinden görüleceği üzere, iki çekten diğeri olan 47,500 TL tutarlı çekin ise, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 28.07.2016 tarihli talebine istinaden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, bu durumda ise, davalı banka uhdesinde dava konusu çeklerin bulunmadığının anlaşılmıştır. Dava konusu çeklerin, davalı Banka uhdesinde bulunmadığı ve davalı Bankaca bu çeklerin tahsiline yönelik herhangi bir işlem de yapılmadığı, dolayısıyla, bu çeklerin tahsil edilmemesi nedeniyle davacının bu çeklerden dolayı maddi bir zararının ortaya çıkmadığı, Dava konusu çeklerde herhangi bir tahrifat olup olmadığı ve bu çeklerin davalı Banka tarafından teslim alınmasında bankanın herhangi bir kusurunun bulunup bulunmadığı hususunun Cumhuriyet Savcılığının 2016/86712 sayılı soruşturmasına bağlı bulunduğu, ancak çeklerde tahrifat ve bundan dolayı davalı bankanın kusuru olsa dahi davalı bankanın davacıya nasıl bir zarar verdiğinin anlaşılamadığı, Bu çeklerin taraflar arasında akdedilen Sözleşmeye göre iade edilmemesinden dolayı davacının ortaya çıkan başkaca bir zararının olup olmadığının ise dosya kapsamından anlaşılamadığı, Tüm bu nedenlerle çeklerin banka uhdesinde bulunmaması nedeniyle, anılan bankaca bunların iadesinin söz konusu olamayacağı, yanı sıra, çeklerden birisinin davacıya iade edilmesi, diğerinin ise Savcılıkta soruşturma dosyasında bulunması nedeniyle, bunların bundan sonra da davalı şirket ya da 3,kişilerce tedavülünden ve tahsilata konu olmasından, dolayısıyla davacının zararından da söz edilemeyeceği…” gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dilekçesinde anlatıldığı üzere satım sözleşmesinin avansı olarak iki adet çeki düzenleyerek davalı şirkete teslim ettiğini, sözleşme konusu emtianın teslim edilmesi nedeniyle çeklerin bedelsiz kaldığını ve çeklerin iadesi için davalıya ihtarname gönderildiğini, davalı şirketin çeklerin keşide tarihinde tahrifat yaparak, bu çekleri davalı bankadan alınan kredinin teminatı için bankaya verdiğini, müvekkilinin şikayeti üzerine davalı şirket yetkilisince … numaralı 32.500 TL bedelli çekin iade edildiğini, ancak diğer çekin iade edilmediği, bankanın ise yasal gereklilikleri yerine getirmeden tahrif edilmiş çeki alarak müvekkilinin zarara uğramasına neden olduğunu, mahkemece yapılan inceleme alınan raporun yetersiz olduğunu, dava açıldığı tarihte … nolu 47.500 TL tutarındaki çekin halen davalı bankanın uhdesinde bulunduğunu, bankaca tahrif edilmiş sahte çekin alındığını, tahrifatta imza ve paraf kontrolü yapılmadığını, müvekkilinin güncel icra tehdidi nedeniyle menfi tesit talep etmesinde hukuki yararı bulunduğunu, tahrifat nedeniyle İstanbul 15.Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/553 esas sayılı dosyasında davalı şirket yetkilileri hakkında kamu davası açıldığını, bankanın iktisabında ağır kusurlu ve kötü niyetli olması nedeniyle menfi tespit isteminin yerinde olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davacı tarafından keşide edilen çek nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava, davacının … AŞ. Gaziosmanpaşa şubesine ait 09.06.2016 düzenleme tarihli … nolu 47.500 TL bedelli çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespiti ve çekin istirdadı istemine ilişkindir. Davada, menfi tespit istemi dışında bir alacak veya zarar tazmini talep edilmemiştir. Bu nedenle davanın menfi tespit davasına ilişkin ilkelere göre çözümlenmesi gerekir. Davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen 13.04.2016 tarihli satım sözleşmesi ile 80.000 TL tutarındaki 17.777,77 Kg hurda alüminyum alımı konusunda tarafların anlaştığı ve sözleme konusu emtianın en geç yedi gün içerisinde alıcıya teslim edileceği, davacının sözleşme kapsamında … Gaziosmanpaşa şubesine ait 02.08.2016 tarihli … nolu 32,500 TL bedelli ve 09.06.2016 tarihli … nolu 47.500 TL bedelli iki adet çekin davalı şirkete verildiği, emtianın teslim edilmemesi halinde çeklerin iade edileceği kararlaştırılmıştır. Satım sözleşmesinin ifa edilmemesi üzerine 05.04.2018 tarihli ihtarla çeklerin iadesi talep edilmiştir. Sözleşme kapsamında davacı tarafından verilen 32,500 TL tutarlı çek dava tarihinden önce davacıya iade edilmiş olup, bu çek dava konusu değildir. Dava konusu olan çek 47.500 TL bedelli çektir. Dava konusu çek, davalı şirketin, davalı bankadan aldığı kredi karşılığı, bankaya teslim edilmiştir. Banka vekilince sunulan cevap dilekçesinde dava konusu çekin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı genel soruşturma bürosunun 2016/86712 Soruşturma numaralı dosyasında yazılan 28.07.2016 tarihli yazıya istinaden “Çek üzerinde tahrifat yapıldığından herhangi bir işlem yapılmamıştır” şerhi ile takas merkezinden iade edilerek soruşturma dosyasına teslim edildiği bildirilmiştir. Davacı ise çekin dava tarihinden sonra iade edildiğini ve dava tarihi itibariyle güncel bir icra tehdidi altında bulunan davacının menfi tespit davası açma hakkının bulunduğunu ileri sürmektedir. Çekin Cumhuriyet Savcılığına dava tarihinden sonra iletilmiş olması ve çekin henüz davacıya iade edilmemiş olması nedeniyle, menfi tespit davası açılmasından davacının hukuki yararı bulunmaktadır. İİK’nın 72. maddesi gereğince, icra takibinden önce veya takip sırasında menfi tespit davası açılabilir. Bu nedenle, henüz hakkında icra takibi başlatılmamış olan bir borçlu güncel bir icra tehdidi altında bulunduğu takdirde borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep edebilir. Davacının, dava konusu çeki düzenleyerek davalı şirkete teslim ettiği ve bu çekin davalılar arasındaki kredi sözleşmesine istinaden davalı bankaya verildiği sabittir. Davacının iddiası çekin bedelsizliği ve tahrifatı iddiasına dayanmakta olup kural olarak bu tür bir davayı açmakta davacının hukuki yararı bulunmaktadır. Bu nedenle davacı ile davalı şirket arasındaki ilişkide sözleşme ve kambiyo hukukunun tahrifata ilişkin ilkelerinin, banka yönünden ise tahrifata yönelik ilkelerinin değerlendirilerek ve çekin dava tarihi ile dava tarihinden sonraki akıbeti araştırılarak, bu çek nedeniyle davacının ayrı ayrı davalılara borçlu olup olmadığının değerlendirilerek karar verilmesi gerekir. Davacı tarafından ileri sürülen sahtelik iddiası mutlak defi olup herkese karşı ileri sürülebilir. Mahkemece menfi tespit ilkelerine göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, bir tazminat davası bulunmadığı halde çekten kaynaklı bir zarar bulunup bulunmadığı ile bankanın çekleri iade etmesi nedeniyle bir zarar bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece davacı talebinin bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince kararın kaldırılması nedeni olup, mahkemece deliller toplanarak ve ceza soruşturmasının sonucu ile çekin davacıya iade edilip edilmediği, edilmiş ise dava tarihinden önce veya sonra iade edildiği dikkate alınarak menfi tespit istemi hakkında bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerekmiştir.Açıklanan bu nedenlerle, dosya üzerinden yapılan incelemede, eksik incelemeyle karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görüldüğünden HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca, esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle: 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep hâlinde, ilk derece mahkemesince iadesine,4-Davacı vekili tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair;HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 08.06.2023
KANUN YOLU:HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.