Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1343 E. 2020/1353 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1343
KARAR NO: 2020/1353
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/01/2020
NUMARASI: 2017/49E. 2020/56K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hükme karşı dava vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkilinin davalı bankanın Beşiktaş şubesinden 04/09/2015 tarihinde 70.000,00 TL bedelli 2 yıl vadeli ticari kredi , 11/11/2013 tarihinde 200.000,00 TL bedelli konut teminatlı kredi, 03/02/2014 tarihinde 150.000,00 TL bedelli 4 yıl vadeli ticari kredi, 22/02/2013 tarihinde 46.000,00 TL bedelli 18 ay vadeli ticari finans teminatlı araç kredisi kullandığını, bu krediler için fahiş tutarlarda komisyon masraf adı altında ücretler tahsil edildiğini, yapılan kesintiler hesaplanarak şimdilik 6.000,00 TL’nin müvekkilinden tahsil tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanarak müvekkiline iadesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; davacının haksız olarak tahsil edildiğini öne sürdüğü tutarlardan bloke çözümü için kesilen 1.260,00 TL, 1.050,00 TL, 367,50 TL ve 450,00 TL limit tahsis ücretinin iade edildiğini, kalan masrafların davacı ile mutabakat sağlanarak tahsil edildiğini, davaya konu edilen ücretlerin TTK ve Bankacılık Kanuna göre uygun olduğunu, davacının basiretli tacir olarak borçlarını takip etmekle yükümlü olduğunu, davacının iddalarının dürüstlük ilkesine aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Dosya mahkemece resen belirlenen bankacı bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda ‘Davalı Bankanın Beşiktaş Şubesi ile davacı kredi asıl borçlusu … ltd.şti.’nin müşteri dava dışı … ve …’ın ise Müteselsil Kefil sıfat ile imzalamış oldukları ve raporumuzun ilgili bölümünde açıklanan Genel Kredi Sözleşmeleri karşılığında davacı bankaca davalıya, Nakit ‘Ticari Finans Teminatlı’ taksitli taşıt kredisi -Ticari Finans Teminatlı Kredisi ve İşyeri Konut Teminatlı Ticari Kredisi, olarak çeşitli krediler kullandırılmış olup taraflar arasında bu konuda bir ihtilafın bulunmadığı ,Davacı şirketin davalı bankadan ; … Referans Nolu , 46.000,00 TL lık ANAPARA TUTARI üzerinden,Ticari Finans Teminatlı kredi ile ifgili ofarak; 26.02.2013 tarihinde 367,50TL Kredi Dosya Ücreti 24.10.2013tarihinde 249,39TL Kredi Limit Tahsis Ücreti 06.11.2013 tarihinde 577,50TL Kredi Ekspertiz Ücreti TOPLAM’1.194,99TL 909 -TT-121291 Referans Nolu , 150.000,00 TL lık ANAPARA TUTARI üzerinden, Ticari Finans Teminattı Kredi ile ilgili olarak; 24.01.2014 tarihinde 630,00TL Kredi Ekspertiz Ücreti 05.02.2014 tarihinde 1.050.00TL Kredi Dosya Ücreti TOPLAM 1.680,00TL … Referans Nolu , 70.000,00 TL lık ANAPARA TUTARi üzerinden, Ticari Finans Teminatlı Kredi ile ilgili olarak; 09.09-2015 tarihinde 630.00TL Kredi Tahsis Ücreti Olmak üzere,1.194.99 +1.680,00 +630,00=3.504.99TL borç kayıt edilerek davacının hesabindan toplamda 3.5û4:99tl tenzil olunduğu hesap ekstresinden tespit edildiği, borç kayıt edilerek davacının hesabindan değişik tarihlerde tenzil olunduğu tespit edilmiş olan : Toplam; 3.504,99TL tutan talep edebileceğinin tespit edildiği, talebinin .tespitimiz olan alınmamış olup keyfiyetin Davacı şirketin dava dilekçesindeki 3.504,99TL den fazla olan 2.495,01 TL Sayın Mahkemenin takdirlerinde kaldığı talebi olan 6.000,00TL alacak değerlendirmeye Bankaların, konut kredisi kullandırmaları aşamasında talep edebilecekleri zorunlu masrafların, taşınmazın değerinin tespit edilebilmesi için ödenen Ekspertiz ücreti, Dask poliçe bedeli, kırtasiye masrafları, komisyon ve ücretler Üzerinden yasal olarak kesin %5 BSMV bedelleri ve taşınmaz üzerinde tapuda ipotek tesis edilmek üzere yetkilendirilen 3. Kişilere ödenen ipotek tesis ücretlerinin zorunlu masraflar kapsamında olduğu, netice olarak mahkememizce yapılan değerlendirmede; bilirkişi … tarafından sunulan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olduğu değerlendirilerek, bu rapora itibar edilmiştir, zira bu raporda diğer banka emsal uygulamaları da değerlendirilmiş, davalı banka tarafından TCMB’ye bildirilen ücret ve komisyon tarifesi de gözetilmiştir. Davacının talebi tahsil edilen dosya masrafına ilişkin olup, TTK 20.madde (eTTK 22) tacir olan veya olmayan bir kimseye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacirin uygun bir ücret isteyebileceği düzenlenmiştir. İmzalanan sözleşmelerde davalı bankanın açtığı kredilere ilişkin olarak her nevi komisyon hesap işletim ücreti ve masrafı tahsile yetkili olduğu belirtilmiş olup, bu kapsamda davacıdan tahsil edilen bedellerin bankacılık teamülleri, ticari hayatın işleyişi ve piyasa uygulamalarına uygun olduğu, fahiş olmadığı kanaatine varıldığından bu yöndeki talebinin reddine gerektiği, …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Mahkemenin 27.12.2016 tarih ve 2016/319 E, 2016/…..K sayılı ilamının istinaf incelemesi ile kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, kredi sözleşmesi kapsamında dosya masrafı adı altında haksız şekilde alındığı söylenilen bedelin iadesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. HMK’NIN 342/2. maddesi istinaf dilekçesinde bulunması gereken hususları düzenlemektedir. Anılan maddenin e fıkrasına göre, istinaf yoluna başvuran taraf istinaf dilekçesinde, başvuru sebeplerini ve gerekçesini göstermek zorundadır. İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, istinaf dilekçesinde başvuru sebeplerini ve gerekçesini göstermemiştir. HMK’NIN 342/3. maddesi uyarınca, istinaf sebebi içermeyen dilekçeler, HMK’nın 355. maddesine göre değerlendirilir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, kamu düzenine aykırılık varsa, resen dikkate alınır. HMK’nın 352/1. maddesi ise, ”Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince …. başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir ” hükmünü düzenlemiştir. Bu kapsamda, istinaf dilekçesinde başkaca istinaf sebebi ileri sürülmediği anlaşılmakla, somut olayda sadece kamu düzenine aykırılık olmadığı yönünde denetim yapıldığından, istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmektedir (Yargıtay 11. HD, T: 07.01.2019, 2017 . 2657 E, 2019 .85 K sayılı ilamı). Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 madesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.03.12.2020
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.