Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/129 E. 2020/258 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/129
KARAR NO: 2020/258
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2019/530 D. İş – 2019/530 Karar
KARAR TARİHİ: 23/07/2019
TALEP: İhtiyati Haciz
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerle talebin reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; asıl kredi borçlusu şirket ile imzalanın genel kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, diğer borçlunun ise müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzalayıp, borçtan sorumlu olduğunu, Beyoğlu … Noterliğinin 28/02/2019 tarihli, … nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek borçlulara tebliği edildiğini, buna göre müvekkillinin 50.306,83 TL alacaklı olduğunu, şirketin 12.877,49 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla, borçluların borçlarına ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, istinafa konu 23/07/2019 tarihli, 2019/530 D. İş sayılı ilamıyla; ” …asıl borçlu … Ltd. Şti.’ne alacaklı banka tarafından kredi kullandırılmış, aleyhine ihtiyati haciz talep edilen … da kredi sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış, kredi borcu vadesinde ödenmediği için borçluya hesap kat ihtarnamesi gönderilmiştir. Kredi borcunun teminatı olarak asıl borçlu şirket adına kayıtlı … aracın üzerinde rehin tesis edilmiş ise de, söz konusu rehin asıl borçlunun borcunu teminat altına almak üzere verilmiş olup, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2017/2465 esas, 2017/4383 karar nolu ilamında belirtilen; “rehinle temin edilmiş alacak için ayrıca müteselsil kefil varsa, rehin alacaklısı müteselsil kefile karşı haciz yoluyla takip yapabilir. Bir başka ifadeyle, İİK’nın 45. maddesi hükmü, müteselsil kefiller hakkında uygulanamaz. Asıl borç için ipotek teminatı verildiği halde kefalet borcu için herhangi bir teminat verilmediğine göre mahkemece, asıl borç için ipotek teminatı verilmesinin müteselsil kefil olan karşı taraf için ihtiyati haciz talebinde bulunulmasına engel olmayacağı” görüşü Mahkememizce de benimsenmiş olmakla kefil yönünden rehin verilmiş olması ihtiyati haciz kararı verilmesine engel değilse de borçlu yönünden engeldir. Müteselsil kefil yönünden talebin incelenmesine gelince; Türk Borçlar Kanunun 586 madde hükmü gereğince kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehni paraya çevirmeden kefili takip edebileceği, ancak bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarı sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçlüğü içinde olması gerekeceği değerlendirilmekle; dosya içeriğinde borçluya ihtarnamenin tebliğ edildiğine dair tebliğ mazbatası bulunmadığı, Noterlikçe verilen şerh üzerinden tebliğin Tebligat Kanunu’na uygun olarak yapılıp yapılmadığının tetkikinin mümkün olmadığı…” gerekçesiyle yasal koşulları bulunmayan ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Borçlu … Ltd. Şti. ile müvekkili banka arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca müvekkilİ tarafından kredi kullandırıldığını, …’ın da bu krediye, şirket yetkilisi sıfatıyla müteselsılen kefil olduğunu, hem asıl borçlu hem de müteselsil kefil hakkında yapmış oldukları ihtiyati haciz taleplerinin mahkeme tarafından reddedildiğini, rehinli aracın kasko değeri dışında kalan tutar yönünden şirket aleyhine talepte bulunulduğunu, diğer borçlu kefil yönünden kat ihtarının tebliğine ilişkin noter imzalı tebliğ şerhinin sunulduğunu, buna rağmen ilk derece mahkemesince talebin reddine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve her iki borçlu hakkındaki ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararın İİK’nın 258/3. maddesi uyarınca istinafına ilişkindir. Banka kredi alacağı nedeniyle, kredi sözleşmesi asıl borçlusu şirket ve kefil … aleyhine İİK’nın 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz talep etmiş, mahkemece yazılı gerekçe ile talebin her iki borçlu yönünden reddine karar verilmiş, karara karşı alacaklı banka vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK’nın 257/1. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Aynı Yasa’nın 45. maddesi hükmüne göre, rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı, yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabilir. 6098 sayılı TBK’nın 586. maddesi uyarınca da kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip dahi etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir. Alacak, teslime bağlı taşınır rehni veya alacak rehni ile güvenceye alınmışsa, rehin paraya çevrilmesinden önce kefile başvurulamaz (Yargıtay 11. HD 2016/13086 E 2016/9051 K 22.11.2016 T. Yine Yargıtay 19 HD 2012/4803 E 2012/10127 K 14.06.2012 T. Ve 2010/6302 E 2010/10114 K 22.09.2010 tarihli emsal kararı). Somut olayda, asıl borçlu … Şti.’ne alacaklı Banka tarafından kredi kullandırılmış, … kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış, kredi borcu vadesinde ödenmediği için asıl borçlu ve kefille hesap kat ihtarnamesi gönderilmiştir. Dosyaya sunulan noter tebliğ şerhine göre, asıl borçluya ve kefil …’a kat ihtarının tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İhtiyati haciz talebi yönünden TBK’nın 586. maddesindeki “ihtarın sonuçsuz kalması” koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. … kredi sözleşmesinin müteselsil kefilidir. TBK’nın 586. maddesi uyarınca, alacaklının rehni paraya çevirmeden önce, müteselsil kefil hakkında takip yapmasına ve bu bağlamda ihtiyati haciz talep etmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Buna göre mahkemenin kefil yönünden talebin reddi gerekçesi isabetsiz olup, alacaklı vekilinin kefil yönünden istinaf başvurusu yerinde görülmüştür. Dosya kapsamına göre, asıl kredi borçlusu …. Şti. yönünden borcun, şirket tarafından verilen rehin ile teminat altına alındığı, ihtiyati haciz talep tarihinde rehin tutarının alacak tutarını karşılayıp karşılamadığı hususunda alacaklı vekilince kanıt sunulmadığı da dikkate alındığında, asıl borçlu … Şti. aleyhinde istenen ihtiyati haciz talebinin İIK’ın 45. maddesi kapsamında mevcut delillere göre reddi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır. Yukarıdaki gerekçe doğrultusunda, HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/3 maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; İlk derece mahkemesinin istinafa konu ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararının İİK’nın 258/3. ve HMK’nın 353/1.b.2. maddeleri uyarınca kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda; 1-İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinin borçlu … yönünden kabulüne; bu borçlunun 50.306,83 TL alacağı karşılar miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE, 2-İİK’nın 259. maddesi uyarınca takdiren %15 oranında belirlenen 7.547,00 TL nakdi teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında ya da aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı halinde, kararın infazı için bir suretinin, ilk derece mahkemesi tarafından, alacaklı vekiline verilmesine, 3-Kararın yetkili icra müdürlüğünce infazına, 4-Borçlu … ŞTİ. aleyhindeki ihtiyati haciz talebinin İİK’nın 45. maddesi uyarınca reddine, 5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan … uyarınca 755,00 TL maktu vekalet ücretinin, kesinleşecek takip veya dava sonucuna göre, borçlu …’dan alınarak alacaklıya verilmesine; ilk derece aşamasında yatırılan 123,90 TL (44,40 TL başvuru harcı, 73,10 TL peşin harç ve 6,40 TL vekalet harcı toplamı) harç giderinin, kesinleşecek takip veya dava sonucuna göre, borçlu …’dan alınarak alacaklıya verilmesine, 6-İstinaf kanun yoluna başvuran alacaklı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 44,40 TL istinaf peşin harcının talep halinde alacaklıya iadesine, 7-Alacaklı vekili tarafından harcanan 121,30 TL istinaf harcı gideri, 161,60 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 282,80 TL’nin, kesinleşecek takip veya açılacak dava sonucuna göre, borçlu …’dan alınıp alacaklıya verilmesine, 8-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 9-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2 ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3.maddeleri uyarınca karar kesindir.