Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/127 E. 2020/1288 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/127
KARAR NO : 2020/1288
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/10/2019
NUMARASI : 2018/356 E. – 2019/1083 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi kapsamında davalıya ait emtianın yurt dışına taşındığını, taşıma hizmeti karşılığı düzenlenen faturaların ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyadan ibaşlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, davalının haksız itirazının iptaliyle takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin taşımadan kaynaklı ödenmemiş borcunun bulunmadığını, takip konusu faturaya itiraz edilerek kabul edilmediğini, taşıma hizmetine ilişkin düzenlenen fatura borcunun ödendiğini, fatura düzenlenmesinin borcun varlığı için yeterli olmadığını, faturaya konu alacağın ve ticari ilişkinin varlığının davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini, faturaya konu davacı alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “Dava hukuki niteliği itibariyle İtirazın İptali davasıdır. Mahkememizde görülmekte olan davada dosyanın 16/07/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı görülmüştür.Dava dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde yenilenmemesi halinde HMK. 150/5. maddesi uyarınca mahkemece re’sen açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Dava dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”gerekçesiyle, davanın HMK’nın 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yargılamanın HMK’ya aykırı yapıldığını, 16.07.2019 tarihli duruşmada beş ayrı mahkemede duruşması bulunması nedeniyle mazeret sunulduğunu, mahkemece vekalette birden çok avukatın bulunması nedeniyle mazeretin kabul edilmeyerek davanın işlemden kaldırılmasına ve açılmamış sayılmasına karar verildiğini, ancak davacının bir avukatı bulunduğunu, vekaletteki diğer isimlerin SGK’lı çalışan avukat olduğunu, zaman zaman çalışanların değiştiğini, duruşma sırasında aynı büroda çalışan sadece iki avukat olduğunu, bu nedenle mazeret sunulduğunu; mahkemece HMK’nın 331.maddesine göre davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin belirlenmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu; önceki oturumda mazeretin kabul edilerek duruşma günün UYAP sisteminden öğrenilmesine karar verildiğini, yeni duruşma gününün tebliğ edilmeksizin duruşma gününün UYAP sisteminden öğrenilmesine karar verilmesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2018/1066 Esas, 2019/566 Karar sayılı ilamına aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi hükmünün ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, taşıma alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İtirazın iptali davasında, mahkemece yazılı yargılama usulüne göre tensip zaptı düzenlenerek dilekçelerin teatisi aşamasının tamamlandığı, 22.11.2018 tarihinde taraf vekillerinin katılımıyla ön inceleme duruşması yapılarak bilirkişi incelemesi konusunda ara karar oluşturularak 30.04.2019 tarihinin yeni oturum günü olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Belirtilen günde, davacı vekilinin duruşmaya katılmadığı, mazeretinin kabul edilerek yeni duruşma gününün tebliğine karar verilemiş duruşma 16.07.2019 tarihine ertelenmiştir. Yeni duruşma gününden haberdar edilen davacı vekili tarafından 16.07.2019 tarihli oturum için mazeret sunulmuş ise de mazereti belgelendirecek belgenin mazeret talebine eklenmediği görülmüştür. Bu durumda, davanın işlemden kaldırılmasına ilişkin mahkeme takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili istinaf başvurusunda, mazeretin kabulünden sonra duruşma gününün UYAP sisteminden öğrenilmesine karar verilmesinin usulsüz olduğu belirtilmiş ise de, mahkemece, 30.04.2019 tarihinde mazereti kabul edilen davacı vekiline yeni duruşma gününün tebliğine karar verildiği, duruşma gününden haberdar edilen davacı vekilinin davanın işlemden kaldırıldığı 16.07.2019 tarihli oturum için yeniden mazeret sunması karşısında, ileri sürülen istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi karısında HMK’nın 331/3.maddesi gereğince yargılama giderinden davacının sorumlu tutulamasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda, dosyada bulunan vekalette birden fazla avukatın vekil olarak yetkilendirilmesi, vekalette tevkil yetkisi bulunmasına ilişkin mahkeme gerekçe ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin tüm istinaf nedenlerinin reddi gerekmiştir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5-Gerekçeli kararın birer örneğinin ilk derece mahkemesince, taraflara tebliğine,6-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK.353.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 26.11.2020