Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1228 E. 2020/760 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1228
KARAR NO : 2020/760
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21.02.2020 tarihli ek karar
NUMARASI : 2019/1617D.İŞ 2019/1617K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasında görülen ihtiyai haciz talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, karada yazılı nedenlerle verilen ihtiati haciz kararına karşı, borçlu vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin verilen ek karara karşı, borçlular vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati Haciz talep eden vekili 04.09.2019 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Esentepe şubesi ile …Ticaret A.Ş. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye … (Eski Ünvan: …), …A.Ş., … ve….Tic. A.Ş.’nin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, borcun muaccel hale geldiğini, gönderilen kat ihtarnamelerinde ve düzenleme şeklinde kayıtsız şartsız kredi borcu ikrarını havi resmi senet sözleşmesinde müvekkili bankanın 15.608.034,34 TL nakit 2.750.000 TL gayrinakit alacağının bulunduğunu, asıl borçlu tarafından müvekkiline İstanbul ili … ilçesi … Mah. … ada … parsel … blok … nolu bağımsız bölüm üzerinde 20.925.000 TL bedelle 2. derece ipotek verildiğini, ihtiyati haciz başvurusunun yapıldığı tarihte müvekkili bankanın 24.342.618,87 TL alacağının olduğunu, asıl kredi borçlusu … Ticaret A.Ş. yönünden ipotek ile teminat altına alınmayan 3.417.618,87 TL üzerinden, … (Eski Ünvan: …) ve … A.Ş. yönünden 24.342.618,87 TL , … yönünden ise 24.313.301,78 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmesini, borçluların borca yeter miktardaki menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini istemiştir.İlk derece mahkemesi, ihtiyati haciz talebini değerlendirdiği 25.12.2019 tarihli kararında; ihtiyati haciz talebinin kabulü ile borçluların, borçlarını temin etmeye yeterli miktardaki mal, hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir.Bu karara karşı, borçlular vekili tarafından, İİK’nın 265. maddesi uyarınca, süresinde itiraz edilmiştir.İhtiyati Hacze itiraz edenler vekili 10.01.2019 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; verilen kararın İİK’nın 257. maddesi şartlarını taşımadığını, müvekkilinin ekonomik durumunun bozulduğu iddiasının gerçeklikten uzak olduğunu ve alacaklılarından mal kaçırmak gibi bir amacının kesinlikle olmadığını, hukuka ve genel ilkelere aykırı verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini belirterek ihtiyati hacze itiraz etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 21.02.2020 tarihli ek kararında; “… Somut olayda; Mahkememizin 2019/1617 D.İş 2019/1617 Karar sayılı 25/12/2019 tarihli kararı ile … Bankası A.Ş. ile itiraz edenler arasında bağıtlanan 13/02/2018 ve 27/03/2014 tarihli genel kredi sözleşmeleri gereğince İhtiyati Haciz kararı verilmiştir. İncelenen İstanbul ….İcra Müdürlüğü nün … esas sayılı icra takip dosyası gereğince itirazın öğrenmeden itibaren yasal süre içinde olduğu anlaşılmıştır. İtiraz eden borçlular vekili;Genel kredi koşullarının gerçekleşmediğine ve borç miktarından daha fazla mal ve alacağa haciz konulduğu, müvekkillerinin mal kaçırmak amacının olmadığı itirazında bulunmuştur. Açıklanan itirazların İİK 265 de sayılan mahkemenin yetkisi,teminat ve ihtiyati haczin dayandığı sebepler konusunda olmadığı, itiraz eden borçluların kat ihtarından sonra borcu ödemeyerek temerrüde düşmekle İİK 257 de aranan yasal koşulları gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır.Bu nedenle karşı taraf borçluların itirazlarının reddine…” karar verilmiştir.Bu ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, istinaf başvuru dilekçesinde; Alacaklı taraf, müvekkil şirketin “ekonomik durumunun bozulduğunu ve alacaklıIarından mal kaçırma amacıyla hareket etmiş olduğunu” asılsız bir şekilde ileri sürerek söz konusu karann alınmasını sağladığını,Bu şekilde bir iddiada bulunan alacaklı tarafından, bu iddiayı ispat edecek herhangi bir beyan ya da delil sunmadığını,İhtiyati Hacze İtirafın reddine ilişkin kararın bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, İİK’nın 265. maddesi uyarınca ihtiyati hacze itiraza ilişkindir. İlk derece mahkemesince, itirazın reddine dair verilen ek karara karşı, borçlular vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.İlk derece mahkemesince kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun ödenmemiş olduğundan bahisle kat ihtarının usulüne uygun olarak yapıldığı ve gerek asıl borçlu gerekse müteselsil kefiller yönünden ihtiyati haczin koşullarının oluştuğu, yani yaklaşık ispat düzeyinde alacağın muaccel olduğu kanaatine varılarak ihtiyati haciz kararı verilmekle, borçluların mal kaçırma şüphesi içinde oldukları hususu ihtiyati haciz kararına dayanak yapılmamıştır. Vadesi gelen alacaklarda, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için borçlunun mallarını kaçırma hazırlığı içinde olduğunun ayrıca kanıtlanmasına gerek yoktur. Bahsi geçen sebeplerle ve ilk derece mahkemesinin gerekçesi itibariyle, borçlular vekilinin istinaf başvuru sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Borçlular vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Borçlular tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Borçlular tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.17/07/2020